Skip to main content
Teknoloji

Robotlar ve 2047’ye dair bir robot hikayesi

27 Haziran 2017No Comments

Robot teknolojiler şu sıralar neredeyse her yerde konuşuluyor. Şirketler inovasyona yatırım yaparken önlerine hep robotlara dayalı projeler geliyor. Hangi seminere gitseniz mutlaka bir robotun gündelik hayatımızı nasıl kolaylaştırdığı anlatılıyor.

Robotik dediğimiz konu biz iletişimciler ve pazarlamacılar için bir hayli teorik. Bu gelişmeleri izlerken tek düşündüğüm şey, “İnsan bazen hayret ediyor!” oluyor. Ancak bir taraftan konu oldukça ilgimi çekiyor. Çocukken oynadığım muhtemelen Çin malı ışıklı robotların bir gün gerçek olup olmayacağını merak ediyorum.

murat-tozDünyanın şimdi olduğundan farklı bir yere gittiğinin farkındayız, ancak 30 yıllık vizyonla nerede olacağımıza dair bir bilgiye ihtiyacım var. Çünkü temelde merak ediyorum. Örneğin Mars’a taşınmak zorunda kalacaksak hiç ev – arsa işlerine girmeyelim. Haplarla karnımızı doyuracaksak kilo almayı dert etmeden canımızın çektiğini yemeliyiz, belki de bu son sütlacımız olacak…

Bu yazının beni en çok heyecanlandıran kısmı, 2047 yılını öngörme niyetime destek olan İhsan Elgin, Alafortanfoni ve Elif Eşen ile çalışmak oldu. Kendisini “huzursuzun teki” olarak tanımlayan, yazar, konuşmacı, Girişimcilik Fabrikası’nın kurucusu ve melek yatırımcı İhsan Elgin, aynı zamanda girişimcilik ve inovasyon konularında kurumlara danışmanlık yapıyor.

Girişimcilik ve inovasyon kavramlarının robotik teknolojilerle önemli bir ortak zemini var: İkisi de fütüristik yaklaşım gerektiriyor ve yarını bugünden öngörme kaygısı taşıyor.

İhsan Elgin, bu yazı kapsamında 30 yıl sonraki dünyamız için robotik teknolojilere dayalı yepyeni bir ürün hayal etti. Onun bu hayalini ise interaktif mecralarda uzmanlaşmış Alafortanfoni ekibi, 30 yıl sonraki müşterisine pazarladı. Böylece ortak bir çalışma ile 2047’ye bir hikâye anlattık. Psikolog Elif Eşen ise robot korkusunu ve 2047’ye kadar bu korkuyu yıkacak psikolojik eşikleri yazdı.

Robotik teknolojilere kavramsal bir giriş

Robotik; mekanik, elektrik-elektronik ve bilgisayar gibi farklı mühendislik dallarının bir araya gelmesiyle oluşan bir alan. Bu konu, içinde tasarım, üretim, operasyon, robotların kullanımı, bilgisayar sistemleri ile kontrol, sensörler ve diğer veri işleme gibi süreçleri içinde barındırıyor.

Otonom olarak hareket eden makineler üretme kaygısı, eski zamanlara dayansa da 20. yüzyıla kadar bugünkü anlamda robotik teknolojilerle ilgili pek de bir gelişme olmadığını söylemek mümkün. Bugün ise teknolojinin de gelişmesi ile birlikte farklı tipte robotların üretimi de arttı.

Dünya tarihinde ilk otonom robot üretimi, 20. yüzyılın ikinci yarısına denk geliyor. Dijital olarak işleyen ve programlanabilir bu robot, döküm alanındaki sıcak metallerin taşınıp istiflenmesi için geliştirilmişti. Bundan sonra neredeyse her 2-3 yılda bir, daha çok endüstriyel alanda kullanmak üzere farklı robotların üretildiğine şahit oluyoruz. Sanırım burada 1967 yılında Waseda Universitesi tarafından üretilen WABOT-1 isimli ilk tamamen humanoid zekâlı ilk anroidden bahsetmek gerekiyor.

Devamı için sayfa numaralarını kullanabilirsiniz. 

Sayfalar: 1 2 3 4 5