Skip to main content

Silikon Vadisi’nde Verb Surgical’da yapay zekâ ve medikal robotik üzerine çalışmalarını sürdüren Dr. Tutkun Şen’e göre, robotların cerrahları işsiz bırakacağı günlere henüz epey zaman var.

Medikal robotlar, ortopedi ameliyatlarında cerrahın kemikleri daha hassas bir şekilde işlemesine, göz ameliyatlarında el titreşimini yok edip göz doktorunun hissiyatının geliştirilmesine, beyin ameliyatlarında doktorun endoskopik bir şekilde beyine ulaşımını sağlayıp görme, konuşma ve yürüme gibi yaşamsal faaliyetleri yöneten dokulara zarar vermeden müdahale etmesine yardımcı oluyor. Johns Hopkins Üniversitesi’nde Bilgisayar Mühendisliğinde Medikal Robotik alanında doktorasını tamamladıktan sonra Silikon Vadisi’nde Google ve Johnson & Johnson’ın ortak projesi olan Verb Surgical’da çalışmalarını sürdüren Dr. Tutkun Şen ile medikal robotik üzerine konuştuk.

Medikal robotik nedir?
Medikal robotik, görüntüleme ve robotik olarak iki farklı kategoride incelenen bir sağlık teknolojisi alanıdır. Bu iki kategoriden medikal görüntüleme X-Ray, ultrason ve MR gibi değişik görüntüleme yöntemlerinden oluşurken, robotik ise kendi içerisinde diagnostik (teşhis edici) ve terapatik (tedavi edici) robotik olarak ikiye ayrılır.

Kullanım alanları hakkında bilgi verir misiniz?
Diagnostik robotların kullanım alanları arasında prostat ve karaciğer gibi karın bölgesi organlarındaki anormal dokularda bulunan hastalıklı bölgelerin teşhisi yer alır. Terapatik robotlar ise kendi içerisinde rehabilitasyon robotları, ışın tedavisi ve cerrahî robotları gibi çeşitli dallara ayrılır. Rehabilitasyon robotları hastaların yürüme, koşma, yazı yazma, çevreleriyle iletişim kurma ve okuma gibi fonksiyonları daha hızlı ve etkili bir şekilde kazanmasını amaçlarken, ışın tedavisi robotları kanserli dokuların koordinatlarını tespit edip, tedavi sırasında sağlıklı dokuların radyasyondan minimum seviyede etkilenmesini ve kanserli dokuların daha hızlı yok edilmesini hedef alır. Son olarak cerrahî robotları ise cerrahi operasyonlarda doktorların yaşadığı zorlukların en aza indirilmesine yardımcı olur.

Şu anda bu teknolojide hangi seviyedeyiz? Endüstri 4.0’ın medikal robotik alanında gelişimi nasıl?
Son yıllarda teknolojideki dijitalleşme ve robotların endüstrideki rolünün etkin hale gelmesi cerrahi robotlarının da gelişme sürecini etkiledi. ‘Cerrahi 4.0’ dediğimiz bu yeni safhada medikal robotiğin öncelikli amacı robotlarla yapılan cerrahî müdahalelere dünyanın her yerinde hangi cerrah tarafından yapılırsa yapılsın bir standardizasyon kazandırıyor. Şu anda içinde bulunduğumuz cerrahî 4.0 bu standardizasyonu çeşitli basamaklara ayırarak yapmayı planlıyor. İlk basamakta hedef cerrahî müdahale sırasındaki medikal görüntülemeyi, cerrahın robota verdiği komutları, dikiş atma gibi rutin prosedürlerdeki robot hareketlerini, kritik doku ve organların ameliyat sırasındaki şekil deformasyonunu senkron ve organize bir şekilde dijital bilgi haline getirip saklıyor. İkinci basamakta dünyanın çeşitli yerlerinde farklı cerrahların yaptığı ameliyatlardan gelen robotik verilerin toplanılıp bu verilerle dijital bir kütüphane oluşturulması amaçlanıyor. Üçüncü ve son basamak ise bu dijital kütüphanedeki veri birikiminin cerrahlara ameliyat öncesinde ve ameliyat esnasında sunulması.

Medikal robotiğin geleceğinde bizi neler bekliyor?
Bu konudaki akademik çalışmaları göz önünde bulundurarak yakın gelecekte bizi medikal robotik alanında nelerin beklediğini birkaç ana madde halinde sıralarsak:

Robotik cerrahînin yaygınlaşması ve yapay zekâ uygulamalarının cerrahî prosedürlerde yerini alması öncelikle cerrahi robot şirketi sayısının artmasına sebep olacak. Büyüyen cerrahi robot marketi cerrahi robotların kullanımının daha ucuzlaşmasına sebep olacak ve bu da düşük gelirli bireylerin bu olanaklardan yararlanabilmesini kolaylaştıracak. Günümüzde ne yazık ki sadece yüzde 10 kadar ameliyatta robotlar kullanılıyor. Bu oran yakın gelecekte yüzde 70-80’lere çıkacak.

Dev teknoloji markaları medikal robotik alanında büyük yatırımlar yapıp sadece kendi ürünlerini içeren ameliyathaneler geliştirecekler. Hastaneler bu teknoloji firmaları ile anlaşıp onların reklam gücünü kullanarak hastaları tedavi yarışına girecekler.

Cerrahî 4.0 ile sağlanacak olan standardizasyonda yıllarca ameliyat tecrübesi olan cerrah ile yeni mezun cerrah arasındaki fark azalarak herhangi bir cerrahî işlem dünyanın her yerinde benzer şekilde en optimal yoldan gerçekleştirilecek.

Veri transferi hızının artmasıyla günümüzde cerrah kontrol kokpitinden hareket ettirilen robotlara başka şehirlerdeki, başka ülkelerdeki ve hatta başka kıtalardaki doktorlar bağlanıp cerrahi operasyonu gerçekleştirilebilecek.

İleri görüntüleme teknikleri ile cerrahlara hastalıklı dokunun konumu ve bu dokunun çevresindeki kritik dokuların hasar seviyesi daha ayrıntılı bir şekilde gösterilebilecek.

Rutinleşmiş cerrahî operasyonlarda ileri teknoloji, o prosedür için tasarlanmış ameliyat enstrümanları kullanılacak ve bu enstrüman o prosedürü otomatik bir şekilde çok daha güvenli ve tekrarlanabilir bir şekilde yerine getirebilecek.

Esra Öz, Sağlık Habercisi