Çıkarılacak dersler
KBC’nin ön ayaklık ettiği kampanya, ülkede yaşayan tüm halkı etkisi altına aldı ve bankanın kişisel hedefleriyle tanıştırdı. İyi bir medya stratejisi de fikrin yayılmasını ve insanların harekete geçmesini sağladı.
Gert Pauwels, TV’nin neden tercih edilmediğini şöyle açıklıyor:
“TV, hikâye anlatımı için iyi bir mecra ancak sanıldığı kadar çok da etkili değil. Genel olarak insanları harekete geçirmek istiyorsak; bu anlamda TV’yi kullanmıyoruz. Daha çok online ve doğrudan medyayı tercih ediyoruz.”
Ancak, tüm pazarlamacılar için en büyük ders ise TBWA\Brussels’in ana değerlerinde yatıyor. Bunu da ajans, KBC ile birlikte etkili bir şekilde yansıttı.
Gert Pauwels’in sözleriyle:
“Kampanyadan çıkarılacak en büyük ders, kişileri harekete geçirmenin ve onlara online-offline’da bir şeyler yapmalarına imkân vermenin, yalnızca bir hikâye anlatmaktan fazlasını sunduğu. Kampanya, toplumun yüksek kesimlerinde de halkın geneline de hitap ediyordu. Bence bu kombinasyon, kampanyadaki sihirli etkiyi yaratmış oldu.”
Not: Bu köşede yayınlanan reklam öyküsü IAB Türkiye’nin katkılarıyla Best Marketing International tarafından hazırlanıyor.
Yorumlar