Skip to main content

Sıra beklemeyen müşterilerden tutun da satıcı içi çalıntısız, kayıpsız geçen bir alışveriş sürecine kadar kusursuz bir deneyim vaat eden Amazon Go alışverişte taşları yerinde oynatacağa benziyor. Ama aynı zamanda insanların işlerini ellerinden alacağı konuşulan otomasyonun getireceği kaçınılmaz sonun da başlangıcı Amazon Go.

Amazon dünyanın en büyük online satış kanal markasıyken artık offline tarafa da yatırımlar yapmaya başladı ve ilk fizikî mağazasını açtı. Kasiyersiz satış sistemi olan bu mağazada müşteriler firmanın mobil uygulaması olan cep telefonları ile içeri girebiliyor, alışverişini yapıyor, mağazadan çıktığında alışveriş tutarı müşterinin sistemde tanımlı kredi kartından çekiliyor ve fatura mobil uygulamaya gönderiliyor. Bir devrim niteliğindeki bu mağaza doğal olarak yanında bir sürü soruları ve tartışmaları da gündeme getirdi.

Amazon Go adı verilen bu mağazaya daha girerken daha en başta bir farklılık olduğunu hissediyorsunuz çünkü sizi karşılayan normal bir kapı yok. Cep telefonunuzu turnikeye okutup bunların sağa sola açılması ile içeri giriyorsunuz. Raflardan alışveriş sepetinize koyduğunuz ürünler faturaya eklenirken rafa geri koyduğunuz ürün hesaptan düşüyor. Bu tip büyük mağazalarda genelde belli bir yüzde kayıp ve çalıntı mal olarak ayrılır. Bu mağazada bir ürün çalmak neredeyse imkânsız çünkü mağazanın her yerinde olan sensörler tüketicilerin ne alıp almadığını görüyor ve hesaba işliyor. Mağazada raflar boşaldıkça dolduran bir görevli, alkol standında 21 yaş zorunluluğundan dolayı kimlik kontrolü yapan bir çalışan ve dışarda mağaza torbalarını alıp düzenleyip soruları cevaplayan bir kişiden başka çalışan yok. Tüketicilerin bu deneyimden oldukça memnun kaldığı gözlemlenmiş. Çünkü kasada kuyruk beklemeden alışverişini yapıp çıkabilmek çok hoşlarına gitmiş. Çalışan insan sayısının azalması ve çalıntı ürün gibi bir sorunun neredeyse kalmamasından dolayı maliyetlerinde tasarruf sağlanacak olunması firma için de son derece sevindirici bir haber. Bunun yanında böyle prestijli bir mağaza açıp marka algısını da farklılaştırması da firmaya ayrı bir artı katıyor.

Bugün kasiyerler, yarın farklı mesleklerden insanlar işsiz kalacak

Tabii madalyonun bir de diğer yüz var, işsizlik rakamları. New York Times tarafından yayımlanan habere göre ABD’de 2016 senesinde saatte 9,70 dolar kazanan 3,5 milyon civarında kasiyer var ve Amazon’un kullandığı bu teknoloji yaygınlaşırsa işsizlik rakamları hızlı bir şekilde artış gösterecek. Her ne kadar Amazon kullandığı teknoloji hakkında bilgi paylaşımında bulunmasa da, ABD’deki yetişmiş insan gücü kısa zamanda bu teknolojinin benzerini hatta belki de daha iyisini ortaya çıkartıp kullanıma hazır hale getirecektir. Otomasyonun insanların işlerini tehlikeye sokacağı hep konuşuluyordu ve artık kaçınılmaz noktaya gelindi. Bugün kasiyerler, yarın başka sektörden insanlar işlerini kaybetmeye başlayacak ve bunun toplumda yaratacağı psikolojik baskı belki de daha büyük yaralar açacak. Bu hızlı değişim belki de farklı iş alanlarının doğmasına yol açacak.

Yeni Amazon Go mağazalarının açılacağı ile ilgili bir şey söylenmemesi Amazon’un bu teknolojiyle ne yapacağı sorusunu sıkça gündeme geldi. Bir süre önce satın aldığı Whole Foods market zincirinde bu teknolojiden faydalanıp orada kasiyersiz bir deneyim yaşatması çok yüksek bir ihtimal olarak değerlendirildi ama bu haber yalanlandı. Bir başka söylenti de Amazon’un bu sistemi diğer perakendecilere satabileceği ve bunun yanında diğer servislerini de bu pakete ekleyebileceği yönündeydi ama bunun planlanmadığı söylendi. Peki, bu uygulama yayılsa her ülkede tutar mı? Bunun mümkün olamayacağını düşünüyorum. Mesela ülkemizde bazı süpermarketlerde kasiyersiz geçişler var ve insanların bunu kullanmakta zorluk çekmesinden dolayı buraya bir çalışan personelin konduğunu görüyoruz. Kullanılacak teknoloji Amazon Go gibi kullanıcı deneyimi dostu bir uygulama olsa bile bu seferde insan faktörü devreye girecektir. Her reyonda bir görevli görmeye alışkın insanlar birdenbire bu ortadan kalkınca bundan hoşnut kalmayabilirler.

Özetlersek teknoloji güzel kullanıldığında harika bir şey ama onun şekillendirdiği hayatımızın değiştiği de bir gerçek. Kimisi bu tip gelişmelere hızlıca adapte olmakla kalmayıp çok sevecek kimisi ise her zaman markette sipariş verirken tezgâhtarla yaptığı sohbeti özleyip bu yeniliklere alışamayacak. Neler olacağını hepimiz zamanla göreceğiz ve belki de 5 sene sonra burada yazdığım uygulamaların yaşayacaklarımızın yanında çocuk oyuncağı gibi basit kaldığını göreceğiz. Temennim, yaşanan hızlı değişim içinde işsizlik konusuna da hızlıca alternatif çözümler bulunuyor olması ve bu çağa hepimizin en iyi şekilde adapte olmasıdır.

Murat Erdör, Dijital Dönüşüm Danışmanı