Herhangi bir ürünün gerçek, fiziksel dünyadaki davranışlarını sergileyen sanal bir kopyasının oluşturulması fikrine dayanan dijital ikiz konsepti uzun zamandır biliniyor. Ancak IoT cihazlarının farklı sektörler tarafından sanal ve gerçek dünyaları eşleştirmek için giderek daha fazla kullanılmaya başlaması, dijital ikiz konseptini yeniden gündeme taşıyor.
Dijital ikiz kavramıyla tanışıklığımız otomotiv ve enerji endüstrileriyle başladı. Makine bileşenlerinin dijital kopyalarını oluşturan üreticiler, fiziksel makinelerde değişiklik yapmadan önce bunları dijital kopyalar üzerinden test edebilir duruma gelmişti. Ürettiği her araç modeli için bir dijital ikiz geliştiren Ford ve farklı tesislerde 40 binden fazla türbini izlemek için dijital rüzgâr çiftliği kullanan General Electric, karşılaştığımız ilk örnekler arasındaydı. Bu sektörlerde geliştirilip kullanılmaya başlanan dijital ikizler, artan otomasyon ihtiyacının yanı sıra nesnelerin interneti (IoT) ve yapay zekâ gibi teknolojilerin hayatımıza girmesiyle başta şehir planlama olmak üzere, birçok alanda çok daha geniş bir uygulama yelpazesine sahip hale geldi.
Akıllı şehir planlaması
Dijital ikizler; şehirler, binalar veya altyapı ağları gibi fiziksel ortamların davranışını simüle ederek analizde bulunmak için güçlü bir yol sunuyor. Bu gerçek zamanlı dijital temsiller, insanların ve araçların nasıl hareket ettiğini, enerjinin nasıl tüketildiğini ve doğal afetlerin etkisini gözlemlenebilir hale getiriyor. Dijital ikizler aynı zamanda fiziksel ortamların tasarımına, geliştirilmesine ve yönetilmesine dahil olan ekipler arasında işbirliğini ve iletişimi teşvik etmede de itici bir güç. Dijital ikizler sayesinde çevre hakkında ortak bir anlayışa sahip olan herkes, ortak bir amaç ve hedef doğrultusunda sorunsuz bir şekilde birlikte çalışarak süreci çok daha verimli hale getirebilir. Bu yöntemlerin çoğu daha sonra sürdürülebilir ve vatandaş dostu şehir politikaları üretilmesi için kullanılabilir. Son olarak ABI Research, 2025 yılına kadar dünya çapında dijital ikize sahip 500 akıllı şehir olacağını öngörüyor.
Bankacılık
Dijital ikizler, bankaların operasyonlarını optimize etmesine, müşteri deneyimini iyileştirmesine ve riskleri daha etkin bir şekilde yönetmesine yardımcı olarak dijital dönüşümün zorluklarını daha başarılı bir şekilde yönetmelerini sağlayabilir. Dijital ikizlerin bankacılık sektörüne olası etkilerine dört farklı açıdan bakmak mümkün.
Operasyonel verimlilik: Dijital ikizler, bir banka şubesi için en uygun düzeni ve personel seviyelerini belirlemek amacıyla müşteri trafiğindeki değişiklikler veya yeni hizmetlerin sunulması gibi farklı senaryoları simüle ve analiz etmek için kullanılabilir. Böylece, işlemleri kolaylaştırmaya ve fiziksel şubenin verimliliğini artırmaya yardımcı olabilir.
Varlık performansı: Dijital ikizler, ATM’ler veya kredi portföyleri gibi varlıkların performansını izlemek ve tahmin etmek için kullanılabilir ve bankaların olası sorunları proaktif olarak ele almasına olanak tanıyabilir. Böylece, bu varlıkların güvenilirliğini ve kullanılabilirliğini artırmaya yardımcı olabilir, arıza süresini azaltabilir ve müşteri memnuniyetini artırabilir.
Müşteri deneyimi: Müşteri etkileşimlerini simüle etmek için kullanılabilen dijital ikizler, bankaların hizmetlerini ve ürünlerini test etmelerine ve geliştirmelerine olanak tanır. Böylece bankaların, müşterilerinin ihtiyaçlarını ve tercihlerini daha iyi anlamasına ve daha kişiselleştirilmiş etkili ürün ve hizmetler geliştirmelerine yardımcı olabilir.
Risk yönetimi: Dijital ikizler, piyasa koşullarındaki değişiklikler veya müşteri davranışındaki değişiklikler gibi farklı senaryoları simüle etmek ve analiz etmek, potansiyel riskleri belirlemek ve bunları hafifletecek stratejiler geliştirmek için kullanılabilir. Bankaların risklerini daha iyi yönetmelerine ve varlıklarını korumalarına yardımcı olabilir.
Sağlık
Gartner Prediction, sağlık hizmeti veren kuruluşlarının yüzde 25’inin 2025 yılına kadar dijital dönüşüm stratejilerine resmileştirilmiş dijital ikiz girişimlerini dahil edeceğini öngörüyor. Grand View Research tarafından yapılan araştırmalar da bu veriyi destekler nitelikte. Buna göre, sağlık sektörü enfekte hastaların sanal kopyalarını oluşturmak ve bunları gelecekteki araştırmalarda kullanmak için dijital ikiz teknolojisine başvurmaya başladı. Dell Technologies’in kimlik bilgileri gizlenmiş hasta verilerini kullanarak dijital ikizler oluşturmak için i2b2 tranSMART Vakfı ile kurduğu ortaklık da raporda örnek gösteriliyor. Dijital ikizlerin pek çok hastalığın yayılma hızını azaltmaya yardımcı tedaviler için sayısız simülasyon gerçekleştirilmesine yardımcı olması bekleniyor.
Küresel dijital ikiz pazar hacminin 2030 yılına kadar 155,83 milyar dolara ulaşacağı ve 2023’ten 2030’a kadar yüzde 37,5’lik bir YBBO kaydedeceği tahmin ediliyor.
Dell Technologies Küresel Sağlık Hizmetleri ve Yaşam Bilimleri CTO’su Steven Lazer, “Dijital ikiz araştırması, gerçek hayatta bir araya getirilmesi imkânsız veya çok pahalı olan karşılaştırılabilir hasta kohortlarını bir araya getirmemize yardımcı olabilir. Kronik durumların her yönünü incelemek ve belki bir gün çözmek için karmaşık protokoller oluşturabileceğiz. Hasta dijital ikizleri, biyoteknoloji geliştirme sürecini her aşamada hızlandırarak klinik araştırmaları yepyeni bir düzeye taşıyacak. Bir insandaki tüm sistemlerin tam olarak modellenmesi şu anda mümkün olmasa da veri yakalama teknolojisinde ve izleme yeteneklerinde meydana gelen gelişmeler yakın gelecekte tam insan simülasyonunun yolunu açıyor. Bu fırsat, yalnızca hastalığı tedavi etmek için değil, aynı zamanda onu ortadan kaldırmamıza ve en baştan önlememize yardımcı olacak kişiselleştirilmiş farmasötikler ve hastaya özel tedaviler oluşturmamıza olanak tanıyacak” diyor.
Perakende
Dijital ikizler, pek çok sektörde gözlemlenebilir operasyonel maliyetleri azaltmak için optimize edilebiliyor. Satıcıdan müşteriye tedarik zincirlerinin optimize edilmesinde ve satış tahminlerinde bulunması konusunda pek çok fırsat barından bu teknolojinin perakende sektöründe yaygınlaşması bekleniyor.
Not: Bu makale ilk olarak MediaCat dergisinin Haziran 2023 sayısında yayımlanmıştır.
Yorumlar