Skip to main content

İstanbul sahip olduğu nüfusla birçok ülkeyi geride bırakmış durumda. Dolayısıyla toplu ulaşım başta olmak üzere birçok sorunla mücadele ediyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne şehirde verileri kullanarak toplu taşımayı nasıl yönettiklerini sorduk.

İstanbul toplu taşıma trafiğini yönetirken topladığınız verileri nasıl kullanıyorsunuz?

İstanbul’da kent içi toplu taşımanın en etkin ve verimli olarak hizmet verebilmesi için, anlık olarak tüm toplu ulaşım modları hareketlilik bilgileri gerçek-zamanlı olarak, konum bilgileri ile birlikte toplanıyor. Bu veriler, toplu taşıma araçlarının hat/sefer bilgilerinin düzenlenmesinde, mevsimsel olarak hareketlilik değişimleri göz önünde bulundurularak gerekli güncellemelerin yapılmasında, duraklardaki bekleme sürelerini optimize edecek şekilde seferlerin düzenlenmesinde kullanılıyor. Ayrıca, kent içi ulaşım planlamasında, akademik çalışmalarda, belediyemizin yürüttüğü ulusal ve uluslararası projelerde toplanan veriler de kullanılıyor.

Bu verileri sefer aralıklarını belirlerken nasıl kullanıyorsunuz? Örnek vererek anlatabilir misiniz?

Sefer aralıkları, toplu ulaşımda kullanılacak aktivite (iş, seyahat, eğlence, okul, spor vb), toplu ulaşımın türü, bu türde kullanılacak araç kapasitesi ve kullanıcılarının konfor beklentileri ile orantılı olarak şekilleniyor. Örneğin herhangi bir bölgeden bir eğitim tesisine düzenlenecek hat için, okul giriş-çıkış saatlerinde seferlerin sık, gün içinde ise seyrek olarak düzenlenmesi gerekiyor.

Aşağıdaki tabloda, Aslantepe Galatasaray Futbol Stadyumuna gelecek taraftarlar için M2 Yenikapı-Hacıosman metro hattının Seyrantepe İstasyonunun bakım, arıza gibi haller nedeniyle kapalı olduğu durumlarda kullanılmak üzere gerekli otobüs sayısını görebilirsiniz. Hesaplama için gereken verileri hizmet verilecek mesafe, süre, yolcu sayısı, kullanılacak araç tipine ait ticari hız, yolcu kapasitesi oluşturuyor. Söz konusu veriler yardımıyla -gecikmeler dâhil- hesaplanacak sefer süresi ve sefer sayısına göre gereken araç sayısı belirleniyor.

Elinizdeki veriye bakarak İstanbulluların en çok hangi toplu taşıma araçlarını kullandığını açıklayabilir misiniz?
İstanbul bütününde günlük hareketlilik 30 milyona ulaştı. Bu yolculukların yaklaşık yarısı yaya olarak gerçekleştiriliyor. Araç ile gerçekleştirilen yolculukların yarısından fazlası ise toplu ulaşım aracı ile sağlanıyor. Toplu taşıma türleri açısından baktığımızda karayolu ile toplu taşımacılık yıllar itibariyle oransal olarak hızla azalmakla birlikte yüzde 72,4 ile hâlâ en büyük paya sahip.

İstanbulkart kullanımı sayesinde ücret entegrasyonu sağlanan raylı sistemler, denizyolları ve otobüslerde en çok hangi toplu ulaşım türlerinin kullanıldığı tespit edilebiliyor. Toplu ulaşım yolculuklarının yaklaşık yüzde 17,5’i raylı sistemler (metro, tramvay, Marmaray) ile karşılanıyor. İETT’ye ait otobüs ve metrobüs yolculukları yüzde 12,3, halk otobüsleri yüzde 11, İstanbul Otobüs tarafından işletilen otobüsler ise yüzde 6 oranında paya sahip. Henüz İstanbulkart entegrasyonu bulunmayan minibüs, taksi ve taksi dolmuşların toplu ulaşımdaki payı yaklaşık yüzde 25.

Topladığınız verilerle yeni hat açılış-kapanış kararı veriyor musunuz? Veriyorsanız, örnekle açıklayabilir misiniz?

Toplanılan veriler ile bir bölgeden diğerine günlük yolculuk talebi belirlenip mevcut toplu ulaşım sistemlerinin bu bölgedeki ulaşım ihtiyacını giderip gidermediği hesap ediliyor. Eğer veriler, bahsi geçen bölgede yeni bir hat oluşumunu gerekli kılıyorsa teknik değerlendirme raporunda hattın güzergâhı, araç tipi, çalışma saati ve sefer sayısı belirleniyor ve hazırlanan bu teknik değerlendirme raporu karar alınmak üzere Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) gündemine sunuluyor. Burada örnek olarak 2017/2-5.A sayılı UKOME kararıyla Beşiktaş bölgesini, Ortaköy, Nispetiye ve Etiler bölgelerine bağlayan Taksi Dolmuş hattının açılmasını verebiliriz.

İstanbul toplu taşıma trafiğini idare ederken mobil uygulamalardan nasıl faydalanıyorsunuz? Bu uygulamalardan elde ettiğiniz verilerin işinize katkıları neler?

İBB Trafik, İBB Toplu Ulaşım gibi uygulamalar ile hem kentin trafik yoğunluğuna ilişkin gerçek zamanlı veriler elde ediliyor hem de nereden nereye ve nasıl ulaşılabileceğine dair toplu ulaşım yönlendirmeleri yapılıyor. Bu çalışmalar gerçek zamanlı O-D matrisler (başlangıç ve bitiş odaklı erişimler) için bir veri seti olarak da kullanılabiliyor. Örneğin bir bölgede yer alan konser etkinliği dolayısıyla yoğunlaşan yollar ve bu yoğunluğu azaltmak için artırılacak toplu ulaşım araç ve sefer sayıları mobil uygulamalar üzerinden belirlenebiliyor.

Sosyal medyadan elde ettiğiniz verileri toplu taşıma trafiğini yönetirken nasıl kullanıyorsunuz? Sizin için yararlı bir platform mu?

Sosyal medya hesapları vasıtası ile vatandaşların genel veya güncel toplu ulaşım sistemine ilişkin sorun, öneri ve talepleri takip edilebiliyor. Bu sorun, öneri ve talepler vatandaş odaklı bir yaklaşımla değerlendirilip mevcut ya da henüz ortaya çıkmamış ihtiyaçların tespitinde kullanılabiliyor. Toplu ulaşım kullanıcısının toplu ulaşım yöneticisine en kısa sürede ulaşabileceği ve haber alma/yayma teknolojisini tümüyle şekillendiren sosyal medyanın daha yoğun kullanılmasına yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Aynı zamanda yapılan çalışmaların memnuniyet ve kullanımı açısından sosyal medya platformlarından aldığımız geri beslemeler yeni süreçlerin planlamasında tekrar kullanılabiliyor. Bu yönüyle tüm platformlar önemli bir veri kaynağı olarak fayda sağlıyor.

Kısa süre önce İBB tarafından taksi ve dolmuşlara da kamera takılacağı yönünde haberler okuduk. Hatta, 85’i minibüs, 87’si taksi-dolmuş olmak üzere toplam 172 aracın montajı tamamlandığını biliyoruz. Bu işlem sonucunda toplanacak verilerin sizce İstanbul toplu taşıması nasıl etkileyecek?

11 Nisan itibariyle kamera takılan araç sayısı 439’a ulaştı. Bu araçların 337’si minibüs, 102’si taksi dolmuşlar oluşturuyor. Minibüslerin ve taksi dolmuşların gerçek zamanlı ve etkin şekilde denetim ve yönetiminin tek elden sağlanması, yolculuk güvenliği sorunlarının en aza indirilmesi, proaktif ve vatandaş odaklı toplu ulaşım yönetimine geçilmesi amacıyla kurulacak olan Toplu Ulaşım Denetim ve Yönetim Merkezi ile entegre bir biçimde çalışması düşünülen bir kontrol merkezinden; minibüs ve taksi dolmuşların konumlarının takibi, güzergâh ihlallerinin tespiti ve kamera görüntülerinin izlenmesi amacıyla araç takip ve kamera sisteminin kurulumuna başlanmıştır. 6 bin 460 minibüsün ve 572 taksi dolmuşun tamamına bu yılsonuna kadar söz konusu kameraların montaj işleminin gerçekleştirilmesi planlanıyor.