1. Sadece güçlü yönlerime odaklanıyorum. Hangi tip işlerin bana daha uygun olduğunu/olacağını biliyorum ve kendimi kandırmıyorum. Zayıf yönlerimi ise geliştirmekle uğraşmıyor sadece güçlü olan yönlerime çelme takmasın diye onları törpülüyorum.
2. Sadece en iyilerle çalışıyorum. En iyiler benim için ikiye ayrılıyor. 1) Kendini ilgili sektörde kanıtlamış, ödüllü ve referanslı uzmanlar ya da şirketler. 2) İç motivasyonu ve gelişim potansiyeli yüksek olan kabiliyetli amatörler. Bir iş için bütçem yeterse ilkiyle yetmezse ikincisiyle çalışmayı tercih ediyorum.
3. Her türlü başarıyı her zaman çevremdekilerle paylaşıyorum. Özellikle de kendi ekibimle. Herkesin başarı duygusunu tatmaya ihtiyacı var.
4. Bir şeyi satın almadan evvel kendime 3 kez “Buna gerçekten ihtiyacım var mı?” diye soruyorum, gereksiz yere poğaçaya bile para vermiyorum. Paranın küçüğü olmaz!
5. Hayatın kısa olduğunu, bir gün öleceğimi biliyorum ve risk almamanın aslında en büyük risk olduğunun farkındayım. Çünkü zamanı durduramazsın! Bu hayatta başınıza gelebilecek en kötü şey ölmektir ve bir gün zaten öleceksiniz. Hayallerinizi yaşamaya teşebbüs edin öyleyse!
6. Bir işe girerken ne kadar para kazanacağımı ya da gelir modelini asla öncelikli olarak hesap etmiyor, öncelikle o işin insanlara ne ölçüde büyük bir değer katacağına bakıyorum. İnsanlara gerçekten değer katacak bir proje ortaya çıkarsa para zaten gelir. Para kazanma tedirginliği ile kurulan ve sürdürülen işler hızla batar.
7. Dünyadaki en sevdiğim şeylerden birisi derin derin hayaller kurmak. Orada ayrı bir dünyam var benim. Her şey de mümkün o dünyada. Ne yer çekimi, ne fizik kanunu var. Sadece sınırsız düşünce var orada. Projelerimi hayallerime borçluyum.
8. İşime tutku duyuyorum/sadece tutku duyacağım işler yapıyorum. O iş benim kalbimde yoksa masamda da olmuyor.
9. Kim ne demiş umurum değil. Fikir alıyorum ama nihaî kararımı kendim veriyorum. Çünkü, Türkler olarak bizler kötü gün dostuyuz. Bir yakınımız hasta olsa hemen yardımına koşarız. Ama maalesef iyi gün dostu olamıyoruz. En yakın arkadaşımızın başarısı bizi tedirgin edebiliyor, kıskandırabiliyor. Buna dikkat edin.
10. Kervanın yüzde 50’sini dizince yola çıkıyor, sonraki yegâne amacımı geri kalan yüzde 50’yi en iyi şekilde dizmek olarak görüyorum. Çünkü dönem her proje hiç her zaman zaten “beta” dönemi. “Yaptım, bitti, açtım artık ayakları uzatalım gelsin paralar” diye bir anlayış olamaz. Ayağını uzat, ikinci gün seni sollar geçerler. Sürekli iyileştireceksin kurduğun işi.
11. Bir işin bütün ayrıntılarını çok ciddi bir özen, titizlik ve soğukkanlılıkla yapılandırıyorum, en baştaki tüm kazancımı sürekli iş geliştirmeye harcıyorum. İlk kazandığım parayla da BMW almıyorum.
12. Durmadan çalışıyorum.
Yorumlar