Instagram hem kullanıcılar hem de işletmeler için adeta bir nimet. Instagram’ı kullanan 25 milyon marka var. Üstelik önümüzdeki yıllarda bu sayının katlanarak artması bekleniyor. Platform, yıl boyu sunduğu yenilikler ile kullanım alışkanlıklarımızı değiştiriyor, bakış açılarımızı tazeliyor. Instagram, 800 milyonun üzerinde aktif kullanıcıya sahip ve yetişkin kullanıcı sayısı her geçen gün artıyor. Şu anda platformun 13-17 yaşlarındakilerden daha fazla 54-54 yaş grubu kullanıcısı bulunuyor. Instagram kullanıcılarının büyük çoğunluğu ise Z kuşağından.
Biz Türklerin Instagram’a olan ilgisi ise her daim yükselişte. Sabah bu platformla uyanıp, akşam yatana kadar hesaplarımızı tekrar tekrar kontrol ediyoruz. Sunulan yenilikleri denemek, benimsemek ve geliştirmek konusunda öncü durumdayız. Instagram, görsel ağırlıklı ve ilham veren bir sosyal ağ. Bu özelliğiyle toplumsal katılımı sağlamaya çalışan işletmelerin ilgisini bir hayli çekiyor. Artık herkes fotoğraf ve videoların, sosyal pazarlama stratejilerindeki değerinin ve gücünün farkında. Öyle ki Instagram; çeşitli ilgi çekici fotoğraf ve video içeriği paylaşabilmek ve hedef kitleyle iletişime geçebilmek için en avantajlı platformlardan biri olarak karşımıza çıkıyor.
Tıpkı benim gibi
Instagram kullanıcı alışkanlıklarını değiştirirken, markaları da dönüştürüyor. Adeta hayatın merkezinde ve sosyalleşmeye imkân tanımanın da ötesinde; ilham veren, satın alma güdüsünü tetikleyen, duygulara hitap eden, kendi fenomenlerini yaratan bir konumda.
Kullanıcılar diğer kullanıcılarla kendisini özdeşleştiriyor. Çocuğu var ise diğer çocuklu annelerle çabucak kaynaşıyor. Gençler kendi yaşıtları öncü kullanıcıları bulmakta zorlanmıyor. Çünkü sorunlar, ihtiyaçlar ve duygular ortak. Samimiyet ve güven telkini sonrası ise duygusal bağ hızlıca oluşuyor.
Instagram’ın hâkimi kadınlar ve burası onlar için adeta bir mutfak gibi. Sıcak yemek beklentisinin farkındalar, mutfak önlüklerini üzerlerinden hiç çıkarmıyorlar.
Haberler, diğer platformlar, TT listeleri, Google trend ekranımıza ne sıralarsa sıralasın, kadınların farklı bir gündemi var. “Tıpkı ben gibi” diyerek kendisini özdeşleştirdiği kullanıcılar üzerinden yepyeni bir güven endeksi yaratıyorlar. Bu platformda hemen her kullanıcının ihtiyacı farklı, çözüm önerileri ise yine kullanıcılardan bekleniyor.
- Kilo vermek mi istiyor? Öncesi / sonrası fotoğrafları eşliğinde değişimini ve önerilerini paylaşan kadın kullanıcılar,
- Çocuğunu uyutmakta mı zorlanıyor? Bu sorunu çözmüş ve tavsiyeleri ile hayat kurtaran kadın kullanıcılar,
- Saçları mı dökülüyor? Sonuç aldığı ürüne dair marka yönlendirmeli paylaşım yapan kadın kullanıcılar,
- Akşam ne yapacağını mı bilemiyor? Denenmiş reçeteleriyle lezzet garantili öneriler sunan yine kadın kullanıcılar…
Örnekler elbette çoğaltılabilir. Burası stok görsellerden, bildik isim ve markalardan, standart metinlerden bıkan herkes için tam bir çeşitlilik ve keşfe davet eden bir bilgi havuzu sunuyor.
Onun gibi olabilirim
Instagram özgünlüğü ve samimiyeti ile kalabalık grupları etkileyen kullanıcılardan fenomenler yaratıyor. Kozmetik, giyim ve mutfak gibi alanlardan çıkan fenomenlerin artık pek çok benzeri veya rakibi var. Empati kurmaya imkân veren, yeniliklere öncülük eden, duygulara odaklanarak hayran kitlesini artıran fenomenlerin rakipleri ise genellikle kendi takipçileri arasından çıkıyor. Fenomen adayları “tıpkı onun gibi” ise neden onun yaptıklarını tekrar etmesin ve hesabını “tıpkı onun gibi” büyütmesin. Ekranlarımızı adeta canlı bir moda dergisine dönüştüren kullanıcılar birbirine ilham veriyor ve paylaşım yarışına girişiyor. Özgünlüğünü koruyamayan veya samimiyetini kaybeden fenomenlerin yerine kısa sürede bir başkası geçiveriyor.
Neyi farklı yapabilirim?
Canlı yayınlardan hikâye paylaşımlarına, hediye çekilişlerinden marka işbirliklerine, etkinlik organizasyonundan video paylaşımlarına dek uzanan çeşitlilik “Neyi farklı yapabilirim,” sorusunun çözümünü kullanıcılara sunuyor. Çevresini genişletmek, beğeni ve yorumlarını artırmak isteyenler platformun tüm özelliklerini denemekten çekinmiyor. Ciddi mesailer harcanan bu paylaşımların odağında daha fazla ilgi, beğeni ve belki bir gelir modeli oluşturma isteği var. Kullanıcıların kendi gündemini yaratma çabaları, talepleri ve cesareti, markaları da zorluyor. Markaların rakipleri de artık sadece diğer bir marka değil. Kendi takipçileri ile de rekabet etme durumundalar. Hem kullanıcıları daha fazla beslemek hem de taleplerine yanıt vermek için daha fazla yenilik sunmak ve iletişimlerini sağlam stratejilerle kurgulamak zorundalar.
Influencer’lar adeta alışveriş merkezleri gibi
Bu platform, kullanıcı ihtiyaçlarını karşılamak konusunda tam bir arama motoru işlevi görüyor. Gerçek kullanıcı deneyimleri, tavsiyeleri, özgün fotoğraf ve içeriklerle desteklenerek burada paylaşılıyor. Bu paylaşımlara erişebilmeleri için kullanıcılara hashtag ve konum desteği sunuluyor. Üstelik bu havuz bizzat kullanıcılar tarafından beslenerek, zenginleşiyor.
Kullanıcıların “tıpkı ben gibi” deyip güven bağı kurduğu, kendine yakın hissettiği ve yakından takip ettiği, günlük hayatlarının bir parçası haline getirdiği influencer’lar adeta alışveriş merkezleri gibi. Instagram’ın kaydet düğmesi ise bireysel alışveriş sepeti. İhtiyaç halinde kaydet düğmesi ile stoklanan ürünler, zaman içinde gözden geçiriliyor. Yemek masasında şık duracak servisler, yağlı cildini parlatmayacak nemlendiriciler, kıyafetlerinin altına tam uyacak ayakkabılar, fotoğrafların daha güzel çekilmesini sağlayacak yepyeni telefon, çocuklarını mutlu edecek oyuncaklar, okumaktan keyif alacağı kitaplar, fazlalıklarından kurtulmasını sağlayacak mucize kremler… tümü kullanıcının uygulamasında zaten kayıtlı ve elinin altında. Ne ek bir öneriye ve içerik bilgisine, ne de farklı açıdan çekilmiş görsellere ihtiyacı var. Üstelik bu ürünleri kullanarak duygusal açıdan yakınlaştığı “o kişiler” gibi görünebilir ve kendince yorumlayıp bir paylaşım yaparak “o gruba” dâhil olabilir.
Bu kullanım alışkanlığı bir restoran veya otel rezervasyonu yaparken de değişmiyor. Kullanıcılar konum özelliği sayesinde mekân ve beldelerin pek çok farklı açıdan çekilmiş fotoğraf ve videolarına ulaşabiliyor, yapılan yorumlar üzerinden genel bir fikre sahip oluyorlar. Mekânın veya beldenin sahibi kim olursa olsun, albeni katan ve merak edilmesini sağlayanlar yine kullanıcılar. Turizm sektöründe de fiyat politikanız veya sunduğunuz hizmetler ne olursa olsun, bunları onaylayanlar ve önerenler yine kullanıcılardan başkası değil.
Bir işletme olarak, platform üzerinden yeni müşteri bulabilmek için onlara hayal kurdurmanız ve uygulamanın kaydet tuşuna yerleşmeniz yeterli.
Yarının Instagram’ı nasıl olacak?
F8, Facebook Geliştirici Konferansı olarak bilinmesinin yanı sıra sosyal medya pazarlamacıları için birçok önemli duyuru ve oturuma ev sahipliği yapıyor. Mark Zuckerberg bu yıl gerçekleşen konferansta Instagram’la ilgili olarak aşağıdaki yenilikleri sunacaklarını açıkladı. Yarının stratejisini kurgularken bu yeni özelliklere yer vermemeniz büyük bir kayıp olur.
Hikâyelere eklenen özellikler geliştirilecek: Bu yıl beklenen yeniliklerden ilki, sanal deneyimleme imkânı sunan artırılmış gerçeklik filtreleri.
Kullanıcılar artırılmış gerçeklik destekli yeni filtreler sayesinde kendi yüz efektlerini oluşturarak daha kişiselleştirilmiş ve farklılıklarını ortaya koyabilecek bir deneyim yaşayacaklar.
İşletmeler böylelikle ürün veya hizmetlerini 360 derece görüntüler üzerinden tanıtma fırsatı bulacak.
Keşfet özelliği hashtag’lerle zenginleşecek: 2017 yılında hayatımıza giren keşfet ve hashtag takip özellikleri birleşecek. Keşfet özelliği hali hazırda yapay zekâ destekli algoritması üzerinden arkadaşlarımız ve arkadaşlarımızın arkadaşlarının ilgi alanları üzerinden şekilleniyordu. Yakın zamanda gelecek bir güncelleme ile keşfet’te hashtag’lere bağlı paylaşımları daha sık göreceğiz. Bu sayede daha kategorize edilmiş bir sıralama ile ve ilgi alanlarımıza ait farklı kullanıcıların paylaşımlarını görebilme imkânı bulacağız. İşletmelerin bu geçiş döneminde hashtag stratejilerine yoğunlaşması büyük katkı sağlayacaktır.
Canlı yayınlar yükselişe geçecek: Instagram, geçtiğimiz yıl kullanıcıların video izleyerek geçirdikleri sürenin bir önceki yıla oranla yüzde 80 oranında artış gösterdiğini açıklamıştı. Bir diğer artış ise 300 milyondan fazla kişinin rağbet gösterdiği Instagram Hikâyelerinden geldi. Ekranı kaydırmadan tek bir tuşla izleme şansı sunan canlı akışlara ilgi her geçen gün artıyor. Canlı akışların 2021 yılına kadar 15 kat artacağı tahmin ediliyor. Günümüzde işletmeler video ve canlı akış içerikleri üretiyor. Canlı akışların birer destek hattı olarak kullanılmaya başlanması ise sürpriz olmayacaktır.
Instagram’dan alışveriş yaygınlaşacak: Instagram, işletmelere ürün sergileme konusunda mükemmel fırsatlar sunuyor. Kullanıcılar ise genel olarak markaları keşfetmeye ve takip etmeye hevesliler. Tüm bunların bağlantı noktası ise alışveriş. Geçtiğimiz yıl kullanıma sunulan “Instagram’da alışveriş” özelliği pek çok ülkede onaylı işletmeler tarafından kullanılıyor. Bu özellik markalar için alışveriş deneyimini basitleştirerek, müşteriler için çekici bir vitrin sunma imkânı tanıyor. Instagram Hikâyelerde alışveriş şu anda test aşamasında. Bu özellik henüz Türkiye’de kullanılamıyor ve yıl içinde ülkemize de açılması ve onaysız markaların kullanımına sunulması da beklenen yeniliklerden.
Tüm bu yeniliklerin dışında zorbalığa karşı filtreleme, mikro ve makro influencer’lar için ücretli ortaklık çalışmalarının geliştirilmesi ile ilgili güncellemelerde 2018 yılında gerçekleşmesi beklenen yenilikleri arasında.
Funda Güleç Yalçın, Dijital İletişim Danışmanı
Yorumlar