Skip to main content

Birçok uluslararası etkinliğin çekimini Türkiye’de izleyicilerle buluşturan HD Protek’in Genel Müdürü Yücel Özacar ile gelişen teknolojinin canlı yayın işine etkilerini konuştuk.

HD Protek’in kuruluş hikayesini kısaca özetleyebilir misiniz?
1992 yılında Alen Elektronik firmasını kurdum. Associated Press’in temsilciliğini yapan şirketimiz, özel TV kanallarının kurulmasıyla, televizyon yayıncılığı teknolojileri alanında faaliyet göstermeye başladı. Alen Elektronik, Türkiye’de ilk kez canlı yayında spor analiz grafikleri kullanımını sağlayan tek Türk markası olarak tüm dünyaya hizmet sağladı. Daha sonra 2008 yılında Saran Group bünyesi altında hizmet vermeye başlayan HD Protek’in kuruluşunda yer aldım. HD Protek, şuanda 16, 12 ve 6 kameralı toplam 6 aracı ve 70 kişilik kadrosu ile ulusal ve uluslararası birçok organizasyonunun sinyal servisini üstleniyor.

Gelişen teknoloji canlı yayın işini ve iş yapma biçiminizi nasıl değiştirdi?
Yeni teknolojilerin her geçen gün gelişmeye başlamasıyla en önemlisi ekipmanlar küçülmeye başladı. Böylece daha önce çekimi zor olan veya daha fazla maliyet gerektiren etkinliklerde farklı çekimler yapabilmeye başladı.

Ekonomik krizle birlikte yayın maliyetlerindeki değişim sektörü nasıl etkiledi?
Geçen yıla oranla lojistik maliyetlerinde ciddi bir artış oldu. Müşteri tarafında ise yine kriz öne sürülerek kalitede herhangi bir değişiklik olmadan indirimler talep ediliyor. Bahsettiğim bu değişimler de ciddi açmazlar yaratıyor. Bu açmazın sonucu olarak da bazı etkinliklerin ya tamamen iptal olduğunu, ya da işin prodüksiyon tarafının iptal edildiğini gözlemliyoruz.

Canlı yayın pazarının geleceği hakkında neler söylemek istersiniz?
Teknolojinin global dünyada hızla gelişen ivmesini göz önüne aldığımızda içerik tarafında aynı şekilde büyüme söz konusu olacaktır. Günümüzde, içerik pazarlaması gittikçe değerli ve yaygın bir pazarlama aracı olduğunu kanıtladı. Hal böyle olunca her şirketin yeni medya çağında bir yayıncı olabilme kabiliyetine sahip olması gerektiği de ortaya çıkıyor. Artık sadece en yeni teknolojilere sahip olmak değil, en kullanışlı, en verimli teknolojiye sahip olmak ve bunu kullanabilecek tecrübeye sahip olmak daha da önem kazanacak. Sürekli kendini geliştiren ekipler, müşteri memnuniyetini öne çıkaran markalar, teknolojiyi akıllı kullanan markalar pazardan pay alacak.