Skip to main content

Facebook’un Libra’sı, kurumsal yatırımcı pazarının bitcoin’e artan ilgisi, TC Merkez Bankası’nın kriptopara çalışmaları derken 2019 hem dünyada hem Türkiye’de kriptopara ekosistemi açısından yoğun geçen bir yıl oldu. Biz de en önemli gündem maddelerini BtcTurk CEO’su Özgür Güneri’nin yorumlarıyla değerlendirdik.

2019 yılı dünyada ciddi ekonomik dalgalanmaların olduğu bir yıl oldu. haliyle kriptopara ekosistemi de bundan etkilendi. Kriptopara dünyasının en önemli aktörü olan bitcoin’e baktığımızda, bitcoin’in geçmiş senelere göre nispeten daha sakin ama yine iyi sayılabilecek bir performansla 2019’u kapadığını söylemek mümkün. Yılbaşında 4 bin dolar seviyesinde olan bitcoin bugün 7-8 bin dolar bandına gelmiş durumda. Arada 14 bin dolar bandını da görmüştük. Türk lirası bazında bakacak olursak yılbaşında yaklaşık 20 bin TL olan bitcoin fiyatı bugün 40-45 bin TL bandında hareket ediyor. Türk Lirası bazında da dolar bazında da çok ciddi bir getiri söz konusu. BtcTurk CEO’su Özgür Güneri 2019 yılını kriptopara ekosistemi ve bitcoin açısından şöyle değerlendiriyor: “Geçtiğimizi yılı değerlendirirken aslında 2 farklı bakış açısının hakim olduğunu söyleyebiliriz. Bunlar bir tanesi sadece fiyata odaklanan fiyattaki harekete göre sektörün ne kadar hareketli olduğunu, ne gibi gelişmeler olduğunu takip eden ‘aslında dışarıdan bakan’ bir kitlenin düşünceleri ve algısı. 2020’yi şekillendirecek asıl ve daha önemli olan diğer algı endüstride neler olup bittiğine, yatırım dünyasında neler olduğuna ve küresel finans piyasasında yaşananların kriptopara ve bitcoin’e olan etkileri bence.”

Kurumsal yatırımcı pazarının bitcoin’e ilgisi sürüyor

2019’un diğer önemli gelişmesi köklü finans kurumlarının kriptopara ekosistemi konusunda farkındalığının ve bu alana yaptıkları yatırımların artması. Örneğin dünyanın en büyük varlık yönetimi şirketlerinden olan Fidelity, 2019 yılı içinde kurumsal yatırımcılar için Bitcoin alım satımına başlayacağını açıkladı. Şirket Kasım 2019’da bitcoin alım, satım ve depolama hizmetleri sunmak için New York Eyaleti Finansal Hizmetler Departmanı’ndan (NYDFS) izin aldığını açıkladı. Kurumsal yatırımcılar 2019’a kadar Bitcoin endüstrisine güvenli bir mesafede durmuş olsalar da 2019 bunun değişmesi için bir milat oldu diyebiliriz. Bitcoin’e kurumsal yatırımcı pazarından olan ilginin bir diğer örneği New York Borsası’nın ana şirketi ICE’in Bakkt platformunun, Aralık ayında   nakit olarak düzenlenmiş Bitcoin vadeli işlemlerine başlaması oldu. Bitcoin’e artan ilgiyi ve devam eden yatırımları Özgür Güneri şöyle anlamlandırıyor: “Dünyada şu an inanılmaz bir likitide var. Gelişmekte olan ülkeler dahil, gelişmiş ülke merkez bankaları ciddi bir şekilde likitide musluklarını açmış durumda. O yüzden 2019 yılı tüm finans piyasaları açısından olumlu ve yukarı yönlü hareketlerin görüldüğü bir yıl oldu. Ama bizde fiyatın yanı sıra işe olan yatırım, yaklaşım adına pozitif yönlü değişimler olduğunu söyleyebiliriz.”

2020 yılı, Bitcoin’in fiyatında önemli bir artış beklentisini de beraberinde getirecek

Bu yıl kriptoparayla ilgilenenlerin büyük çoğunluğu için hareketli bir yıldı. Özellikle ilk çeyreğin sonundan itibaren yükselişe geçen Bitcoin’in yılın ikinci yarısına TL bazında en yüksek fiyata ulaşarak başlaması, kriptoparalara olan ilgiyi yeniden canlandırdı. Ödül Yarılanması ile birlikte, Bitcoin üretimi yarı yarıya azalırken, Bitcoin transferlerini onaylayan madencilerin gelirlerinin de büyük ölçüde azalmasına neden olacak. 2020 yılı, Bitcoin’in fiyatında önemli bir artış beklentisini de beraberinde getirecek. Ethereum blokzincirindeki önemli değişiklik de 2020’nin önemli konularından biri. Planlanan güncelleme hayata geçtiğinde, Ethereum madenciliği ve dolayısıyla üretim yöntemi değişecek. Cihazların işlemci gücü ile blok doğrulama yöntemi yerini, cüzdanda ETH tutarak onay işlemlerinden pay alma metoduna bırakacak. Söz konusu güncelleme, cüzdanlarda hareketsiz bekleyecek ETH miktarının artmasına ve dolayısıyla 2020’de dolaşımdaki ETH miktarının azalmasına neden olabilir.

Regülasyon açısından 2019’un en önemli gelişmelerinden biri Facebook’un Libra projesi idi. Haziran 2019’da tanıtılan ve bu yıl içinde piyasaya sürülmesi planlanan yeni kriptopara birimi Libra ile Facebook kullanıcılarının çevrimiçi finansal işlemlerini kolaylaştırmayı planlıyor. Küresel bir para birimi olarak sunulacak olan Libra, banka hesabı olmayan kullanıcıların alışveriş ve para transferi gibi işlemlerini gerçekleştirmelerini sağlayacak. Diğer yandan Libra ile birlilte tanıtılan dijital cüzdan Calibra vasıtasıyla da Libra kriptoparayı biriktirmek, başka bir kullanıcıya göndermek ve harcamak mümkün olacak. Calibra, uygulama olarak kullanılabilmesinin yanında Messenger ve WhatsApp’ta da entegre şekilde çalışabilecek. Calibra da tıpkı Libra gibi 2020 yılında piyasaya sürülecek.

ABD Senatosu’nun Libra için toplanması bitcoin’in değerini anlamamız adına önemli

Bununla birlikte Libra ile ilgili çok fazla karşı görüş ve tartışma söz konusu oldu. Özgür Güneri tartışmalar bir yandan Libra’nın tanıtılması akabinde özellikle bir kurumdan aldığı reaksiyonun bütün bu tartışmaların özünde çok önemli bir değeri olduğunu altını şöyle çiziyor: “Facebook Libra’yı ortaya koyduğunda ABD Senatosu dedi ki gel bunu bize anlat. Burada bitcoin’in anonim olmasının değeri ortaya çıkıyor. Aynı senato bitcoin ile ilgili birini çağırmak istese çağırabileceği kimse yok. Bu bile aslında bitcoin’in bir değerler bütünü olduğunu gözler önüne seriyor.”

Türkiye’de neler oldu?

En önemli gelişmelerden bir tanesi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın kendi kriptoparası ile ilgili yaptığı çalışmaları zaman zaman kamuoyu ile paylaşması oldu. Son gelişmelere göre Blokzincir tabanlı dijital merkez bankası parası 2020’de uygulamaya konularak, anlık ödeme sisteminin tasarım ve yazılım geliştirme aşamaları tamamlanacak ve test çalışmalarına başlanacak. Diğer çok önemli gelişme ise; Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK)’ın kriptoparalarda şüpheli işlemlerle alakalı tanımda değişikliğe gitmesi oldu. Daha önce kriptopara borsalarına Bitcoin almak üzere yapılan tüm transferler “şüpheli işlem” olarak değerlendiriliyordu. Değişiklikle birlikte artık  MASAK sadece kriptopara alım satımını kendi başına şüpheli işlem olarak değerlendirmeyecek. Ancak müşteri profiline uymayan sıklık ve tutarda veya kaynağı bilinmeyen, kişinin mali profili ile uyumlu olmayan işlemlerin şüpheli sayılacak. Peki hem Merkez Bankası’nın hem de MASAK’ın aldığı bu kararlar sektörü nasıl etkiler, Özgür Güneri şöyle cevaplıyor: “Bir merkez bankasının kendi kriptoparası üzerinde çalıştığını açıklaması hem sektöre güven açısından hem de bu sektörün kalıcı olacağını ispatlaması açısından kıymetli idi. Diğer önemli gelişme MASAK(Mali suçlar..) rehberinde yaptığı değişiklikti. MASAK’ın kararı ise şu açıdan önemli. Bu karar bir nevi Türkiye’de regülasyonun kriptoparalara çok negatif yaklaşmadığı tam tersi bazı alanlarda son derece olumlu baktığının bir sinyali olarak algılanmalı.