Skip to main content

Düğün.com’un 2 bin çiftle yaptığı ankete göre çiftlerin sadece yüzde 2’sinin bu yıl yapacağı düğünlerini iptal ettiklerini görüyoruz. Türkiye’de düğünlerin yaklaşık 3’te 2’sinin yaz aylarında yapıldığını düşündüğümüzde sektör için henüz ciddi bir kayıptan söz edemeyiz.   

Covid-19 süreci başlarında, evlenecek çiftler ve sektördeki firmalar kısa bir süre endişe yaşadılar ve literatürümüze yeni arama terimleri girdi: “Düğünler ne zaman başlayacak?”, “Yasaklar ne zaman kalkacak?” gibi. Düğün.com olarak biz de tüm mesaimizi üyemiz olan 50 bin firma ve 400 bin çiftin sorunlarını çözmeye harcadık. Bu yaklaşımımız, iki tarafın da ihtiyaç ve sorunlarını yakından takip edebilmemizi sağladı. Sürecin sektöre olan etkilerini çiftler ve işletmeler açısından analiz edecek olursak durumu daha net anlayabiliriz.

Çiftlerin sadece yüzde 2’si düğünü iptal ettiler

Düğün sektörü, yaz aylarında turizmden sonra, Türkiye ekonomisini canlandıran ikinci büyük sektör. Örneğin İstanbul dünyada en çok düğün yapılan şehirlerden biri. Türkiye’de her yıl 550 bin çift evleniyor. Yıllardır nasıl bir düğün yapacağını, gelinliğinin nasıl olacağını, masa süslemelerinden davetiye tasarımına kadar her türlü detayı planlayan bu 550 bin çiftten 100 bini, bu yıl Covid-19 salgını sebebiyle düğününü ertelemek zorunda kaldı. 2 bin çiftimizle yaptığımız ankette ise bu çiftlerimizin sadece yüzde 2’sinin bu yıl yapacağı düğünü iptal ettiğini gördük.

Peki nasıl oluyor da bu kadar büyük bir salgında bile çiftlerin sadece yüzde 2’si düğününden vazgeçiyor? Cevap aslında çok basit; evlilik planı yapan çiftler uzun zamandır bugüne yönelik planlar yapıyor, harcamalarını şekillendiriyor. Birçok çift evini tuttu, belki kira ödemeye başladı, mobilyalarını aldı, düğün mekanı ücretlerini verdi, gelinliklerini satın aldı, tüm yakınlarına evleneceklerini açıkladı ve böyle bir gündemle karşı karşıya geldiler.

Evlilik masrafları birçok kişi için ev, araba satın alımı sonrasında tek seferde yaptığı en büyük harcama kalemini oluşturuyor. Düğünün yapılacağı yer, şeker, davetiye, makyaj, gelinlik, damatlık, nişan ve kına harcamaları derken listeye 60’dan fazla harcama kalemi giriyor. Bunlar sadece çiftlerin harcadıkları. Bir de davetlilerin yaptığı harcamalar var. Bir düğüne ortalama 250 konuk katılıyor. Bu, her yıl ortalama 150 milyon kişinin düğünlere katılması demek. Davetliler her seferinde saç-makyaj yaptırıyor, elbise alıyor, yaklaşık 25 milyar TL’lik takı takıyor. Davetlilerin 3’te 1’i düğün için şehir değiştiriyor, konaklama ve ulaşım için harcama yapıyor. Tüm bu harcamaları değerlendirdiğimizde düğün, yaklaşık 1,5 milyon kişinin hizmet verdiği, 120 milyar TL’lik dev bir sektör.

Düğünlerin yaklaşık 3’te 2’si yaz aylarında yapıldığı için kayıp ciddi değil

Ek olarak her yıl mobilya ve beyaz eşya alışverişlerinin yüzde 30’unun evlenen çiftler tarafından yapıldığını, çiftlerin yüzde 97’sinin bir ev satın alarak veya kiraya çıkarak konut piyasasında 500 binden fazla işleme vesile olduğunu düşününce sektörün ne kadar büyük olduğunu ancak anlayabiliyoruz.
Çiftlerin yanı sıra sektördeki 100 bine yakın firmanın da düğün sektörünün bir an önce normalleşmesini beklediğini hatırlatmakta fayda var. Düğünlerin yaklaşık 3’te 2’si yaz aylarında yapıldığı için henüz ciddi bir kayıptan söz edemeyiz. Süreç nedeniyle Mart, Nisan ve Mayıs aylarındaki yaklaşık 100 bin düğün, bu yılın yaz ve sonbahar aylarına ertelendi. Eğer düğün sezonu bu yaz açılırsa bu 120 milyarlık sektördeki firmalar da şimdiye kadarki ertelemelerden dolayı yaşadıkları kayıpları telafi edebilecekler. Geçmiş yıllarda gördüğümüz yaz dönemi yoğunluğu, bu yıl Kasım, Aralık aylarına kadar devam edebilecek gibi görünüyor. Şimdiden erteleme yapan çiftlerin yaz döneminde hafta sonu için uygun tarih bulma çabalarını gözlemleyebiliyoruz. Bunun etkilerinden biri olarak da bu yıl çok daha fazla hafta içi düğününe denk geleceğimizi söyleyebiliriz.

Yeni normal düğünlerde hangi önlemler alınacak?

Sektörün sürece uyum aşamasında geçmiş yıllardaki 500 – 1000 kişilik davetlerin yerini, bu yıl daha az katılımcılı düğünlere bırakacağını görüyoruz. Sosyal mesafe kurallarına uyarak, biraz farklı düğünler yaşayacağımız bir gerçek. Yeni dönemde düğünlerde aşağıdaki önlemlerin alındığını sıkça göreceğiz:

  • Sosyal mesafeye uygun oturma düzeni
  • Masalar arası geniş mesafe aralığı
  • Her organizasyon öncesi mekanın dezenfekte edilmesi
  • Uygun noktalara el dezenfektanı yerleştirilmesi
  • Düzenli havalandırma
  • Ambalajlı/kapalı kutuda yiyecek-içecek servisi
  • Kullan-at malzeme ile servis imkanı
  • Maskeli ve eldivenli servis personeli
  • Mekan girişinde ateş ölçümü
  • Çiftlere takı takmak yerine, hediye sandığı uygulaması

Büyük ihtimalle çocukları ve ileri yaştaki büyüklerimizi bir süre düğünlerde göremeyeceğiz. Firmalarımızın bazıları, düğüne katılamayan kişiler için, mekanlarda canlı yayın sistemleri uygulayacak. Halay gibi geleneksel danslar yerini sosyal mesafeye uyabileceğimiz başka geleneksel danslarımıza bırakacak.

Biz de bu dönemde Düğün.com olarak çiftlerimiz ve firmalarımızın süreçten daha az etkilenmeleri için birçok proje geliştirdik. İlkbahar düğünlerinin ertelenmesi nedeniyle yaz aylarında oluşan yoğunluk dolayısıyla çiftlerimize istedikleri tarihlerde hangi firmaların boş olduğunu gösteren ve firmalarla çiftleri eşleştiren bir sistemi hayata geçirdik. Bunun dışında, çiftlerin değişen düğün tarihleri konusunda sözleşmede esneklik sunan firmaları filtrelemelerini sağladık.

Ayrıca düğününü ertelemek zorunda kalan çiftlerimiz için de bir hızlı danışma hattı oluşturduk. Çiftlerimiz telefon, e-mail ya da sosyal medya üzerinden destek ekibimizle iletişime geçerek, bu süreçte bizden de yardım alabilecekler. Düğünler eski ihtişamlı günlerine dönene kadar çiftlerimizin bu mutlu günlerinin en güzel şekilde geçirmeleri için her türlü desteği sunuyoruz.

Kaan Saraç, Düğün.com CMO’su