Pro Evolution Soccer 2017’yi incelerken sıklıkla Fifa 17 ile karşılaştırma yapmıştım. Fifa 17’yi incelerken ise PES’le herhangi bir karşılaştırmaya girmeyeceğim. Çünkü Fifa bu sene her konuda PES’ten katbekat üstün durumda. Bu durumu nedenleriyle birlikte anlatmaya çalışayım.
Öncelikle bir futbol oyunuyla alakalı beklentilerimiz nelerdir? Mümkün olduğunca hatasız, akıcı bir oynanış. Mümkün olduğunca farklı takım seçebilme imkanı. Mümkün olduğunca az grafik hatası, saçma sapan teknik sıkıntılar. Mümkün olduğunca eğlenceli vakit geçirebileceğimiz modlar. Bunları sıralayabiliriz. Fifa işte tam bu noktada devreye giriyor ve bize şuan için mümkün olan en iyi futbol oyununu veriyor. Oyunla ilgili en genel görüşümü başta söylüyorum, Fifa bu sene uçuyor.
Fifa, oynanışını ve eğlenceli modlarını oturttuğundan beri son birkaç senedir belli bir standartın altına hiç düşmüyor. Hatta bir çok konuda her sene üzerine koyarak ilerliyor. Ultimate Team, Kariyer, Online maçlar ve şimdi de ‘Yolculuk’ adını verdikleri sinematik hikaye modu.
EA Sports, Fifa 17’nin ilk duyurusunu gerçekleştirdiği andan itibaren özellikle ‘Yolculuk’ modunu ön plana çıkaran bir tanıtım kampanyasına girdiler. Daha önce NBA 2K16’da buna benzer bir mod görüp sevmiştik. NBA 2K16’da bu iş muhteşem yönetmen Spike Lee’ye emanet edilmişti ve ortaya kimi eksikliklerine rağmen ortaya izlemesi ve oynaması zevkli film gibi bir oyun çıkmıştı. EA de işte bu formülü alıp, Fifa’ya yerleştiriyor. Alex Hunter adında 17 yaşında bir İngiliz’iz. Babamız ve dedemizin yolundan gidip ünlü bir futbolcu olmak istiyoruz. Hayattaki en büyük gayemiz bu. ‘Yolculuk’ işte bu hayalimizi gerçekleştirmek için yaşadığımız yolculuğu anlatıyor. Bizi, Alex Hunter’ın yerine koyuyor. Oyunun ilk dakikasından itibaren O oluyoruz. Onunla nefes alıp, onunla üzülüyoruz, heyecanlanıyoruz. Ve bunu gerçekten yaşıyoruz. EA Sports, çok zor bir işin altına giriyor ve buradan alnının akıyla çıkıyor. Hali hazırda Fifa’nın önceki oyunlarında olan ‘Be a Pro’ moduna bir hikaye yazıp, onu sinematikleştirerek bunu başarıyorlar üstelik. Aslında bu kadar basit değil tabii ki. Bir yıldız olmaya giden yolda oynadığımız oyun kadar verdiğimiz kararlar da çok etkili. Mesela, karakterlerle ya da medyayla olan iletişimimizde kullandığımız tavır (kızgın, sakin, dengeli) bizim takipçi sayımızı ya da teknik direktörle olan ilişkimizi, ilk 11’de yer bulabilme ihtimalimizi ve bir çok değişkeni etkiliyor. Bu laf olsun diye konmuş RPG öğeleri değil üstelik, gerçekten sonuçları ve gidişatı etkiliyorsunuz. Ben bir çok kararı verirken kendimi Alex yerine koydum ve ‘ben olsam kesin böyle yapardım’ dedim. Örneğin, yola beraber çıktığımız, çocukluktan beri en yakın arkadaşımız olan Walker’la ilişkilerimizde çok hırslandım. Sanki gerçekten o an her şeyi ben yaşıyordum. Kısaca, ‘Yolculuk’ gerçekten içine girdiğiniz ve bir filmi yaşadığınız bir ‘oyun’ olmuş. Oyun olmuş diyorum, çünkü tek başına piyasaya sürülse, başlı başına bir oyun olabilecek ölçüde yapılmış. Aklıma gelmişken küçük de bir not düşeyim, ben en çok hoşuma giden kısımlardan biri de şu oldu bu modda. Size oyunun başında hangi takıma gitmek istediğiniz soruluyor. Siz bir oyunu seçiyorsunuz. Ama istediğiniz kadar iyi oynayın, sizi yıldızlarla dolu bir kadronun oyuncusu yapmıyorlar. Mesela ben Leicester’ı seçtim, birkaç maç sonra Vardy sakatlandı. Vardy’nin yerine beni oynatmadılar ben yine yedekteydim. Başka bir yıldız transferi gerçekleştirildi. Böyle ufak ayrıntılar bile oyunu oynarken ekstra zevkler veriyor.
Gelelim Fifa’nın en büyük icadı olan Ultimate Team’e. Rahatlıkla söyleyebilirim şunu, şimdiye kadar yapılmış en iyi Ultimate Team Fifa 17’de. Nesi iyi? Modun temel elementleri aynen yerinde duruyor. Hiçbir değişiklik yapılmamış ki bu iyi bir şey. Modun içerisindeki özelliklerle alakalı önemli yenilikler mevcut. Mesela geçen sene FUT Draft diye bir oynanış eklenmişti hatırlarsanız. Ben özellikle geçen sene ‘coin’lerimi Draft oynamak için biriktiriyordum. Draft bu sene de aynen duruyor. en az Draft kadar eğlenceli farklı bir mod daha eklemiş EA Sports Fifa 17’de, o da FUT Champions modu. Günlük turnuvalara katılıp şampiyon olursanız, hafta sonları düzenlenen asıl turnuvalara giriş hakkı kazanıyorsunuz. Bu da sizi aylık listede, bölgesel listelerde yükseltiyor. Bu ne işe yarayacak peki? Başarınızla doğru orantılı, size gerçek hayata dair ödüller kazanma imkanı verecek. Bir diğer yenilik de, ‘Squad Building Challenges’. Ben bu modu hastalıklı bir zevk alarak oynuyorum. Size kadro kurma görevleri veriliyor, istenilen özelliklere göre kadroyu kurarsanız çeşitli ödüller kazanıyorsunuz. Böylelikle elinizdeki işe yaramaz diye düşündüğünüz her kartı ‘geri dönüştürebilirsiniz’. Ben bazen o kadroları kurabilmek için hırs yapıp saatlerce uğraştığımı ve verilen ödülden daha fazla coin harcadığımı söylesem, hastalıklı zevkten kastımın ne olduğunu anlayabilirsiniz.
Fifa 17’nin bu iki ana modundan ağzımın suyu aka aka bahsettim size. Gerçekten en ufak bir abartım yok. Oyunu yüklediğimden beri deli gibi bu iki modu oynuyorum.
Peki Fifa 17’nin oynanışı nasıl?
Öncelikle bu sene Fifa’nın muhteşem oyun motoru Frostbite ile yapıldığını belirteyim. Ki tüm tanıtımlarında bunun üzerinde durdu EA Sports. Grafiklerde gözle görülür bir güzellik var. Kimi ‘bug’lar gerçekleşse de, bu kesinlikle Fifa 16’yla yarışacak düzeyde değil. Oyununun grafik açısından bu denli büyümesine rağmen bekleme anlarının daha da kısalması, online serverların daha da iyileşmesi ayrı bir artı puan. Fizik motorundaki bu değişim tabi oynanışta kimi değişikliklere de yol açmış. Mesela top kontrolü çok daha iyi bir seviyede. Çalım atmak ve top kapmak da bir o kadar zorlaşmış. Son vuruşlarda ise alıştıktan sonra kontrolün sizde olduğuna inanıyorsunuz. Yani şutun kötülüğü oyunla değil tamamen sizinle alakalı. Bunu hissediyorsunuz. Oynanışla alakalı en büyük değişiklik duran toplarda olmuş. Korner sistemi tamamen değişmiş mesela. Frikiklerde ise, içe doğru açılan ortalarda çok daha iyi sonuç aldığımı söyleyebilirim. Bir de frikik ve penaltıda topun çevresinde kendi yerleşiminizi ayarlayıp, ona göre atışınızı kullanıyorsunuz.
Daha da uzatmadan son cümlelerime bağlayayım. Fifa 17, oynanış açısından Fifa 16’ya alışmış oyuncuları ilk etapta zorlayabilir. Ama alıştıktan sonra, çok daha fazla zevk alacaklarını garanti edebilirim. Gerek modlarıyla, gerekse oynanış açısından karşımızda bir futbol oyunundan fazlası var. Yine bütün sene en fazla vaktimizi alacak şeyin Fifa olacağını rahatlıkla söyleyebilirim.
90/100
Yorumlar