“Her zaman korktuğunuz şeyi yapın” demiş ABD’li şair Ralph Waldo Emerson. Korkularımızla yüzleşmek, baş döndürücü ve sarsıcı olabilir, bu doğru yolda olduğumuzu gösterir. Bu türbülans potansiyelimizde olan en iyi versiyonumuza dönüşmemizi sağlayan doğal kaynağın ta kendisidir.
Ben de bu anlayışla, korkularımı yaratıcı sürecimi tetikleyen bir güce çevirerek, hayatı yaşama şeklimi dönüştürüyorum. Üniversitenin ilk yıllarından itibaren mobil pazarlamadan dijital medyaya, stratejik danışmanlıktan ürün yönetimine, girişimcilikten dijital dönüşüm yönetimine, tasarım odaklı düşünce sisteminden marka deneyim yönetimine birçok alanda deneyimler biriktirdim. On iki yıldır işim insanların hayatlarını hangi servislerle, ürünlerle daha kolay, güzel ve etkin hale getirebiliriz, kullanıcıların markamıza sadakatini nasıl geliştirebiliriz’i düşünmek oldu. Dünyanın çeşitli ülkelerinde, bazen gençlik, bazen kadınlar, bazen CEO’lar bazen de sadece mobil kullanıcılar arasında bilinirliğimizi ve kullanımlarımızı artırabiliriz ve şirketimizi yatırımcılar gözünde nasıl daha değerli kılabiliriz gibi sorulara cevaplar bularak, bunlara dair programlarını tasarlayıp yönettim.
Şimdi bu öğrenimlerimi, kendi hayatımı tasarlamak ve dünyayla anlamlı bir ilişki kurmak üzere kullanmaya karar verdim. Bu yazıda faydasını gördüğüm iş ve özel hayat öğrenimlerimi şirketleriniz, start-up’larınız veya kendi özel hayatlarınız için kullanmanız üzere paylaşıyorum. Baştan belirteyim; iş/ sosyal/ kişisel hayat çizgileri arasında öyle de büyük bir fark yok! İşte, başlıyoruz.
İlk adımı içinizde atın
İçinizdeki düşman olmadan, dışarıdaki hiçbir düşman size zarar veremez. Başarısız olacağınızı söyleyen o sesten korkmanıza rağmen, mükemmel olma safsatasını bir kenara bırakıp ilk adımı atma cesaretini gösterebilirsiniz. İstediğinizi elde etmek için mükemmel olmanız gerektiğine ne zaman inandınız? Unutun gitsin, dünya bunun tersine örneklerle dolu! Konfor alanınızı terk edin. Sizi oyuna sokacak ve başarmanızı sağlayacak şeyler; cesaret, inancınız, büyüme ve sınırlarınızı genişletme yeteneğiniz.
Korkularınızın çoğunun durumu ve başkalarını kontrol etmeye çalıştığınızda ve kontrol edemediğinizde oluştuğunu fark ettiniz mi? Rekabeti, çalışanlarınızı, pazarı, siz tersini sansanız bile çocuğunuzu bile kontrol edemezsiniz. Ve en iyisini bildiğiniz sanrısını bırakıp, keşfetmeye ve öğrenmeye kendinizi tekrar açtığınızda, gelişim dediğimiz sihirli anahtarın “klik” sesini duyarsınız. CEO olmak için, girişiminize inancınızı korumak, ailenize iyi bir hayat sağlamak için çok uğraştığınızı ve kolay olmadığını biliyorum, peki şimdi biraz ipleri gevşetip yine yeniden keyif almaya var mısınız? İyi bir haberim var; buna mecbursunuz, çünkü sadece bu adımı atacaklar gelişmeye ve hayatta kalmaya devam edecekler.
Devamı ileriki sayfada…
Yorumlar