‘Public Parts’ adlı kitabınızda internetin özgürlüğünü savunarak gizliliği korumak için çıkarılan kanunları eleştiriyorsunuz. Bu şekilde düşünmenizin en önemli sebepleri nelerdir?
Gizliliğin korunmaya ihtiyacı olduğuna inanıyorum. Ayrıca halka açık olmanın da korumaya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. İnternet herkese yayıncı olma, kitlelere hitap etme ve diyalog kurma, araştırma yapma ve kitlesel olarak hareket etme imkânı veriyor. Bunlar interneti regüle etmek isteyen enstitüler için tehlikeli ve güçlü araçlar. Bu nedenle özgür ve açık interneti savunmamız gerektiği inancındayım.
İnternet ve paylaşım hayatımıza neler katıyor?
Paylaşmak diğer insanlarla bizi birbirimize bağlıyor. Kolektif bir bilgi akışı oluşturarak ona katkı yapıyoruz. Paylaşım sayesinde birlikte hareket edebiliyoruz. Tüm bunlar özünde sosyal davranışlar.
‘Gutenberg The Geek’ kitabını yazmak için sizi cesaretlendiren ne oldu? Steve Jobs ve Gutenberg arasındaki benzerlikler, farklılıklar neler?
Modern matbaacılığın babası olarak kabul edilen Gutenberg’in hikâyesi benim için ilham kaynağı oldu. Onun iş yapış biçimi ile günümüz girişimcilerinin iş yapış biçimi arasındaki paralel yönler dikkatimi çekti. Gutenberg yeni bir teknolojiye hakim olmayı, kapital bularak bir ürünü baştan sona tasarlamayı ve sonucunda bir değer yaratmayı başarmış. Tüm girişimcilerin karşılaşabileceği zorluklarla boğuşmuş. Bence dünyayı değiştirdi. Steve Jobs’la bazı benzerlikleri var ama bence daha çok Sir Tim Berners-Lee’ye (HTML işaretleme dilini geliştirerek Dünya Çapında Ağ (WWW) olarak da tanımlanan bilgi paylaşım sistemini kurmuş olan profesör) benziyor. İki adam da kendi zamanlarında halka ait ve açık olmanın gücünü gösteren – Gutenberg’in zamanında yazılı basın, Berners-Lee’nin zamanında bağlantı- araçlar yarattılar.
Çok sık güncellediğiniz Buzzmachine.com bloğunu ne kadar zamandır yazıyorsunuz? Blog için yarattığınız içeriğin temel özellikleri neler?
11 Eylül olaylarından bir hafta sonra bloğumu yazmaya başladım. İlk jet kulelere vurduğunda, yıkılan kuleden sadece bir blok uzaktaydım. Daha sonra söylemek istediğim çok şey olduğunu düşündüm ve kısa bir süreliğine blog açıp yazmaya karar verdim. Ama düşündüğüm gibi olmadı ve tüm zamanımı blog için ayırmaya başladım. Blog tutmak, medyayı bir ürün imal etme yeri gibi değil de bir sohbet ortamı gibi algılamamı sağladı.
Başarılı bir girişimcinin ana özellikleri neler olmalı?
Öncelikle girişimciler iyi dinlemeyi bilmeli. Hedef müşteri kitlelerini ve faaliyete geçmek istedikleri pazarı dinlemeliler. Pazardan öğrendikleri ışığında değişime her zaman çok açık olmalılar. Bir değer yaratmalı, sürdürülebilir bir iş kurmalılar.
27 Mayıs’ta Digital Age Summit’e konuşmacı olarak katılacaksınız. Konuşmanızın içeriği nasıl olacak?
Summit’e katılmayı sabırsızlıkla bekliyorum. İnternetin ve yayılımının modern zaman çizelgemize nasıl uyum sağladığından bahsedeceğim. İnternetin gelişiminin henüz çok başında olduğumuzu düşünüyorum, ne olduğunu ve onun sayesinde nasıl bir değişimin olacağını henüz bilmiyoruz. Bunun tanımını çok yakında anlayacağız ve bu yüzden de internetin regüle edilmesi ve sınırlandırılması çok yakın görünüyor.
‘İnternetin gelişimi henüz başlangıç seviyesinde’ röportajı Digital Age Nisan 2014 sayısında yer alıyor.
Yorumlar