2018 tüm endüstriler için zor bir yıl oldu. Ajans ekosistemi açısından yaşanılan en önemli zorluklar nelerdi?
2018, hem ulusal hem de global anlamda ekonomik kaygılar ve belirsizlikler yaşanılan bir sene oldu. Bu sebepten markalar reklam harcamalarında daha temkinli ilerlemek istedi. Bazı markalar reklam kullanımlarını azalttı ve yeni yatırımlarını askıya aldılar ve dolayısıyla bu da harcanan bütçelere olumsuz yansıdı. Ayrıca markaların ana faaliyet konusu olan hizmet kalemlerinde nakit akışındaki düzensizlikler, mecra kullanımında kampanya bütçelerinin tahsilat kısmına da yansıdı. Dolayısıyla reklam bütçelerinin vadeleri zorunlu olarak uzadı.
Yeni teknolojiler ajans dünyasında iş yapma kültürünü nasıl değiştiriyor?
Markaların reklam kullanımında, performans ölçümlemesi ve raporlamada şeffaflık beklentisi yeni teknolojilerin üretilmesinde en önemli itici güç oldu. Ayrıca yayıncılar mevcut envanterlerini daha verimli ve kârlı değerlendirebilmek için pazara yeni giren teknolojilere daha olumlu yaklaştılar. Ajanslar hizmet kalemlerinden kreatif ve raporlama kısımlarında online platformları daha etkili kullanmaya başladı. Bu da maliyet yönetiminde avantaj sağladı.
2019’da marka ve ajans ekosistemi sizce en çok hangi konular üzerinde duracak?
Her sene dijital medyada bazı konular trend oluyor. Önemli olan bu trendin gelip geçici bir model olmayıp reklamveren, ajans ve mecra üçlemesinde her tarafa katkı sağlayan sürdürülebilir bir yapıda olması. 2019 trendlerine bakmak için Avrupa reklam ekosistemine daha yakından bakmak ve oralardaki deneyimleri incelemek gerekiyor. Önümüzdeki sene içerik pazarlama, marka ve ajansların daha fazla gündeminde olacak gibi görünüyor. Video envanterleri, ses ve görüntü etkileşimli modeller ve mobil kullanımların yüzdesel olarak artacağını öngörüyorum.
Inhouse iş yapmanın giderek yaygınlaştığı yeni düzende öne çıkma adına neler yapmalı?
Ekonomik krizler, ilkel insanın ihtiyaçları için takas yaptığı dönemlerden beri dünyanın her bölgesinde var olan bir süreç. Dolayısıyla bu sene kriz yılı şu sene ekonomi çok kötü olacak şeklindeki söylemleri kabul edemiyorum. Ben, işini çok iyi bilen, çok çalışan, üreten, yenilikleri takip eden ekiplerin her zaman başarılı olacağına inanıyorum. Özsermayesi, deneyimi veya marka birikimi olmadan, yüksek bütçeli ama az sayıda markasına güvenerek ekibini büyüten ajansların hayatını uzun soluklu ve sağlıklı sürdürülebileceğine inanmıyorum.
Kriz dönemleri olarak adlandırılan dönemlerde iş birliktelikleri geliştiren, mevcut ekibini koruyup kontrolsüz büyüme peşinde koşmayan ajansların sektörde kalıcı olacağını düşünüyorum. Ayrıca, sektördeki yöneticilerin rakip firma, rakip ajans tutumundan çıkıp iş birliktelikleri gerçekleştirdiği takdirde ekiplerini daha verimli kullanıp daha başarılı olacaklarına inanıyorum.
Yorumlar