Chakraborty ve arkadaşlarının 2016 yılında gerçekleştirdiği bir araştırma, click-bait içeren başlıkların cümle yapılarının ve sözcük kalıplarının bize bazı ipuçları verdiğini ortaya koymuş durumda. Örneğin bu tür linkler çoğunlukla internet argosu (internet slang) içeriyor. Hiperbolik olarak adlandırılan aşırı pozitif ve abartılı sözcükler yoğun olarak kullanılıyor. Bu sözcüklere örnek olarak “nefes kesici”, “yürek burkan”, “büyüleyici”, “dehşet verici” ve “olağanüstü” gibi sözcükleri göstermek mümkün. Bir başka tık tuzağı ölçer ise noktalama… Bu tür başlıklarda merak uyandıran ve heyecanlandıran “!?,…, ***, !!!” gibi noktalama işaretleri tercih ediliyor. “Buna inanamayacaksınız” ya da “çok şaşıracaksınız” gibi belirsiz ifadeler de çok yaygın. Yine click-bait klişesi olarak “biz-siz, ben-sen” gibi kişiselleştirilmiş anlatılar sıklıkla kullanılıyor. Benzer şekilde tık tuzağı içermeyen haber başlıklarında gerçek kimliğe dayalı, nonim isimler yaygınken, bu tür başlıklarda özne çoğunlukla anonim. Yani “O da bunu yaptı!” gibi üçüncü tekil şahıs kullanımı söz konusu.
Sayı ve listeler tık tuzaklarının olmazsa olmazı. “Kanseri önlemek için üç ipucu” gibi ifadeleri görüp de bir kez olsun tıklamayanımız neredeyse yoktur. Bu tür tuzak linklerde yer verilen konular da genellikle hayvanlar, pop kültür öğeleri, yemek referansları, son dakika haberleri ve yeni ya da bilinmeyen kavramlar. Okurlar, tüm bu özellikleri taşıyan tık tuzakları ile karşılaştıklarında temkinli yaklaşabilirler. Yine şüphelendiğimiz bir linke tıklamadan önce, bizi nereye götüreceğini görmek için fareyi bağlantının üzerine getirerek kontrol edebiliriz. Tanımadığımız web sitelerine yönlendiren bağlantılara tıklamayabiliriz.
Okurlar tahmin oyunundan yoruldu
Üzerinde durulması gereken bir başka konu ise bu tür linklerin okurlarca engellenmesi ve imkân varsa şikâyet edilmesi. Sosyal medya platformlarındaki “bu içerik sağlayıcıdan gelen haberleri gizle” (hide all posts from) gibi seçenekleri kullanmak da önemli bir mücadele yöntemi. Böylece içeriğin yayılarak çoğaltılması engellenmiş oluyor.
Açıkçası bu kişisel okuryazarlık bilincine ve farkındalığa ek olarak, arama motorları ve sosyal ağlar da tık tuzağı ile teknolojik yollarla mücadele ediyor. Örneğin Chrome için geliştirilen Stop Clickbait, Clickbait Killer ve This is Clickbait gibi tarayıcı uzantıları var. Bu algoritmaların çalışma mantığı da tık tuzağı içeren başlıkların konusal benzerlikleri ya da dilsel kalıplarından yola çıkarak, diğerlerini de otomatik olarak saptamaya yönelik hibrit bir anlayışa dayanıyor. Bu tür eklentilerin Türkçeyi kapsayacak şekilde yerlileştirilmesi için de yazılımcılara iş düşüyor.
Okurların tahmin oyunundan yorulduklarını ve artık oynamak istemediklerini de belirtelim. Sayfa görünürlüğü sonrası (post-pageview) olarak adlandırılan bir dönemindeyiz. Bu dönemde içerik oluşturucuların okurlarıyla tıklamaya dayalı değil, sadakate dayalı daha derin ilişkiler kurması gerekiyor. Zaten artık reklamverenler de kısa süreli ve geçici ziyaretçileri değil; sık sık aynı siteyi ziyaret edenleri hedefleyebiliyor.
Yorumlar