İnovasyon ve endüstriyel tasarım çözümleri şirketi Alfanorm’un Başkanı, İnovasyon Düşünürü ve Tasarım Mimarı Ateş Öztan, geleceği şekillendiren kişiler arasında gösterilen Elon Musk’a benzer profillerin Türkiye’den de çıkması olasılığının iki faktöre bağlı olduğunu belirtti. Bu faktörlerin “kişisel yetenekler” ile bireyin “yetiştiği ve ürettiği ülkenin şartları” olduğunu ifade eden Öztan, Türkiye’nin kişisel yetenekler açısından yeteri kadar güçlü ve üretken olduğunu ancak üretim ortamı açısından oldukça zayıf olduğunu dile getirdi.
Amerikalı mucit ve girişimci Elon Musk’ın hayatına bakıldığında, yetiştiği yer olan Güney Afrika’nın ülkemizle benzer özelliklere sahip olduğunun altını çizen Öztan, “Bu denklemin çözülmesi gereken kısmı, Amerika’da yaratılan ortamın Türkiye’de nasıl yaratılacağıdır. Bir başka soru da aynı ortamı yaratıp Elon Musk’ın bir kopyasını mı yaratmak istiyoruz? Bu düşünce tarzı bir tuzağa dönüşebilir. Doksanlı yıllarda Bill Gates, sonrasındaki dönemlerde Zuckerberg ve bugünlerde ise yerli Elon Musk yaratmaya çalışmak yanlış. Bunun yerine, gelecekte kim hangi alanda öncü olacak bunu aramak, tahmin etmek ve bulmak zorundayız.” dedi.
1. Üstünlüklerimiz neler?
Türkiye’nin diğer ülkelere göre üstünlüklerini tanımlaması gerekiyor. Bu üstünlükler içinden hangilerinin, gelecekte hem Türkiye’nin hem de dünyanın bir ihtiyacını karşılayabileceğini belirlememiz öncelik taşıyor.
2. Üstün yeteneklilerin ne kadar farkındayız?
Belirlenecek konu ve alanlara yönlendirilecek doğal ve üstün yeteneklilerin hangi özelliklere sahip olması gerektiği, nasıl seçileceği ve eğitileceği belirlenmelidir. Doğal ve üstün yeteneklileri eğitecek kişilerin alacakları eğitim de önem taşımaktadır.
3. Ne kadar özgünüz?
Silikon Vadisi’nin bir kopyası yerine, ülkemize özgü çalışma ortamının ne olması gerektiğini bulmalı ve bu ortamları yaratmalıyız. Bu ortamları yaratmanın en basit yolu, buralarda çalışmasını düşündüğümüz insanlarımızın ihtiyaçlarını ve istediklerini belirlemek ile mümkündür.
4. Destek yeterli mi?
Yeni fikir ve icat çalışmalarına sanayiden destek bulmak zor olacağı için, devlet bu alanı sahiplenmeli ve destek sağlamalıdır. Devlet, potansiyel gördüğü kişi veya kurumlara tamamen ticari şartlar içinde siparişe dayalı işler vererek, bu kişi ve kurumların satılabilir iş yapma alışkanlığı kazanmalarını sağlamalıdır. Ancak bu destek karşılıksız hibe olarak değil ortam sağlama, eksik yönlerini tamamlama, uluslararası tanıtım pazarlama yüküne ortak olma veya tamamını yüklenme şeklinde olmalıdır.
5. Tanıtımımız yeterli mi?
Dünyada başarılı olmuş Türkleri, bu kişilerin hikayelerini ve ürünlerini toplumun tüm katmanlarına tanıtacak halkla ilişkiler faaliyetini sürekli yapmamız ve toplumun bu kişileri rol model olarak almalarını sağlamalıyız.
Yorumlar