Skip to main content

Ipsos’un gerçekleştirdiği Salgın ve Toplum araştırmasının verilerine göre, aşıya güvenmediği için aşı yaptırmayacağını belirtenlerin oranı son bir haftada artış gösterdi. Kasım ayında bu oran yüzde 10 iken, Aralık’ın ilk haftasında yüzde 18’e yükseldi.

Koronavirüs vakasının Türkiye’de ilk kez Mart ayında görülmesiyle beraber virüs ülke gündeminde ilk sıraya yerleşmişti ve normalleşme süreci başlayana kadar vatandaşlar salgını en önemli sorun olarak tanımlamıştı. Bu dönemde salgın yüzde 84 seviyesine kadar yükselmişti. Kısıtlamaların esnetilmesiyle beraber salgınla ilgili endişeler nispeten azalmış ve bu durum ekonominin salgını geçerek tekrar ilk sıraya yerleşmesine neden olmuştu. Kasım sonuna gelindiğinde ise günlük vaka sayılarının ortalama 30bin olduğu bir döneme giriş yapıldı ve vatandaşların yüzde 45’i salgını en önemli sorun olarak işaret etti. Bugüne gelindiğinde salgın ve ekonomi arasındaki fark arttı. Ülkenin en önemli sorunu denildiğinde yüzde 49’u salgın, yüzde 38’i ekonomiye atıfta bulunuyor.



Toplumda koronavirüs aşılarına yönelik güven henüz oluşmadı

Aşı çalışmaları yoğun bir şekilde devam ederken, toplumda hangi aşının ne kadar etkili veya güvenilir olduğuna dair tartışmalar başladı. Ipsos’un Koronavirüs Salgını ve Toplum Kamuoyu Araştırmasında; en çok gündeme gelen 5 aşıya vatandaşların güven duyup duymadıkları soruldu. Genel itibariyle, aşılara ilişkin güven düzeyi düşük ve bu neredeyse hepsi için geçerli. Özellikle Çin’in Sinovac aşısına dair toplumda büyük bir güvensizlik hakim… Vatandaşların sadece yüzde 11’i Sinovac aşısına güven duyuyor. Tüm aşılar arasında güven skorunun yüksek olduğu tek aşı, BioNTech ve Pfizer’in birlikte geliştirdiği aşı (yüzde 41). Vatandaşları aşı yaptırma konusunda teşvik etmek için Çin Sinovac aşısının bilimsel verilerle daha iyi anlatılması gerektiği görülüyor. Aksi halde, toplumsal bağışıklık kazanmak için istenilen seviyenin yakalanamaması riski söz konusu olabilir.



Toplumda aşı yaptırmama eğilimi güçleniyor

Salgının sona ermesine dair en büyük umut hala aşı, ancak aşı yaptırmakla ilgili toplumda bir uzlaşma olmadığını veriler net bir şekilde ortaya koyuyor. Hatta zaman içinde aşı yaptırmayı düşünenlerin oranında 8 puanlık bir düşüş görülüyor.  Vatandaşların yüzde 43’ü aşı kullanıma hazır olduğunda yaptırmayı düşünüyor, ancak yüzde 26’lık bir kesim aşı yaptırmama eğilimi içinde… Aşıyla ilgili kafalarda soru işaretlerinin zaman içinde azalıp aşı yaptırma eğiliminin güçlenmesi gerekirken, ülkemizde tam tersi bir durum yaşanıyor. Ekim sonunda aşı yaptırmam diyenler %18 iken, Aralık başında bu oran yüzde 26’ya ulaştı. Ipsos bu araştırması ile erkeklerin kadınlara kıyasla aşı yaptırmaya daha sıcak baktığını tespit etti (erkekler: yüzde 48, kadınlar: yüzde 38). Kadınlar ise erkeklere göre aşı yaptırma konusunda daha kararsız kaldığı görülüyor. (Kadınlar: yüzde 35, yüzde 27).

Satın alınacak olan aşıya güvenmediği için aşı yaptırmayacağını belirtenlerin oranı son 1 haftada artış gösterdi.

Ipsos’un Koronavirüs Salgını ve Toplum Kamuoyu Araştırmasının 34. Döneminde; satın alınacak olan aşıya güvenmediği için aşı yaptırmayacağını belirtenlerin oranın son bir haftada arttığı izlendi.  Aşı yaptırmayı düşünmeyenler veya kararsız olan bireyler, koronavirüs aşısının yeni olmasından ötürü olası yan etkilerinden endişe ettiklerini ifade ediyor. Diğer bir ifadeyle aşıların güvenirliği konusunda toplumda büyük bir tedirginlik var. Bu gerekçeyi, ülkemizde satın alınacak olan aşıya güven duyulmaması takip ediyor. Kasım ayında bu oran %10 iken, Aralık’ın ilk haftasında yüzde 18’e yükseldiği görülüyor. Sonuç olarak, satın alınması planlanan Çin aşısına düşük güvenin etkisi burada da ortaya çıkıyor..