İsveç’in başkenti Stockholm’de bulunan Epicenter isimli bir şirket elemanlarının eline ofis içinde daha rahat çalışma imkânı tanıyan mikroçipler yerleştiriyor. RFID (radio-frequency identification) adı verilen çipler bir anten barındırıyor ve pile ihtiyaç duymuyor. Kimlik kartı yerine ellerini okutarak kapıları açan ofis çalışanları akıllı telefonlara bağlanıyor, fotokopi çekebiliyorlar.
Buluşu ofis ortamına uyarlayan CEO Patrick Mesterton amaçlarından bahsediyor:
“Çip büyük bir pirinç tanesi boyunda. Yaklaşık 12 milimetrelik mikroçip bir şırınga yardımıyla derinizin altına yerleştirilerek bir RFID kodu yolluyor. Bu kod çevrenizdeki teknolojilerle iletişime geçebilmenizi sağlıyor. Çipinizi kullanarak kapıları açabiliyorsunuz, yazıcıların güvenlik şifresini kırabiliyor, hatta cep telefonlarıyla iletişime geçip, iş kartınızı ve tüm irtibat bilgilerinizi bir başka telefona aktarabiliyorsunuz.”
Mikroçipe sahip olup olamamak kişinin kendi iradesine bırakılıyor.
Sanatçı Anthony Antonellis 2013 yılının Ağustos ayında, elinin içine yerleştirdiği bir RFID çip ile akıllı telefonuna sanat eserlerini kaydedip depolayabilmenin önünü açmıştı.
Ancak 2014 yılında ABD’de mikroçiplerin kayıp çocukların bulunması gibi hayat kurtaran buluş adı altında, toplumu kontrol altına almayı amaçlayan hain bir plan olup olmadığı tartışılmıştı.
Kaynak: euronews
Yorumlar