Haziran 2007’de tanıştığımız iPhone 10. yılını geride bıraktı. Geride bıraktığımız yıllar içerisinde teknoloji sektöründe ilklere imza atan Apple’ın inşa ettiği akıllı cihaz ekosisteminin her zaman en önemli aktörü olan iPhone, zaman içinde günlük kullanımın da ötesine geçti ve iş dünyası için verimlilik adına en kıymetli araca dönüştü. Bugün iPhone özellikle dijital odaklı iş yapanların tabiri caizse eli ayağı olmuş durumda. iPhone kimimiz için profesyonel çekim yaptığımız bir video kamera kimimiz için ise ofis dışında iş bitirdiğimiz bir bilgisayar olarak gerçek anlamda dijital çağın iş makinesi ağırlığıyla arzı endam ediyor. iPhone’un hayatımızdaki ve özellikle iş yaşamımızdaki bu etkisini ortaya koymak adına sektörün farklı disiplinlerinden isimlere “iPhone hayatınızda neleri değiştirdi?” diye sorduk..
İhsan Elgin, Startups.Watch ve FinTech İstanbul Kurucu Ortağı
iPhone’un hayatımızı değiştirdiği iki alan: Verimlilik ve iletişim
Hayatımızı iPhone değil, iPhone’un yarattığı uygulamalar dünyası değiştirdi diyebiliriz. Özellikle metropol hayatında yaşayan bizler için trafikte, serviste, çocukların kursunun bitmesini beklerken yaşadığımız zaman kaybını, iPhone’un uygulamalar dünyası ile minimize etmeye başladık. Trafiği öngören uygulamalar sayesinde alternatif rotalar geliştiriyor, çocukların kurs saatinin bitmesini beklerken maillerimizi temizliyor, kitap okuyor ya da sevdiklerimizle haberleşiyoruz. Öte yandan, bu yeni dünya bizlere teknolojiye daha uzak kitleler için farklı bir iletişim yöntemi olduğunu da göstermeyi başardı. Bugün birçoğumuzun anne-babalarımız ile bile en az bir Whatsapp grubu, Facebook’ta ortak fotoğrafları var. Özetle, iPhone aracılığı ile erişim sağlayabildiğimiz uygulamalar dünyası zamanımızı daha verimli kullanmamızı sağlamakla birlikte; teknolojiye daha uzak olan kitlelerin de bu alanda kullanabileceği yeni iletişim çözümlerine adapte olabilmesine olanak tanıdı. Bunlar beni en çok etkileyen iki alam; verimlilik ve iletişim.
Serdar Urçar, Mentor ve Melek Yatırımcı
iPhone hızla kişisel bir akıllı telefondan, bir iş istasyonu olmaya doğru yol alıyor
iPhone herşeyden önce insan- teknoloji ilişkisini başka bir boyuta taşıdı, teknoloji ile sıradan kullanıcıyı hiç olmadığı kadar yakınlaştırdı. Bunu inanılmaz yalın ve basit tasarlanmış, kullanıcı arayüzü sayesinde yaptı. Ben başlı başına bunun devrimsel bir nitelik taşıdığına inanıyorum. Bugün 7 yaşındaki bir çocuk da, 70 yaşındaki bir kişi de bu cihazı aynı rahatlıkla kullanabiliyor. Bunun yanı sıra, iPhone oluşturduğu uygulama dükkanı/ çözüm ekosistemi mantığı ile kendisini sadece akıllı bir telefon olmaktan öteye, bir çözüm ve eğlence portföyüne açılan bir kapı olmaya taşıdı. Ve bu portföyün oluşturduğu inanılmaz katma değer ile kullanıcılarına bir cihazın özelliklerinden çok daha fazlasını sunabildi. Son olarak kurumsal kullanım tarafında da iPhone hızla kişisel bir akıllı telefondan, bir iş istasyonu olmaya doğru yol alıyor. Hem kurumların kendi uygulamalarını mobile taşımaları, hem de büyük bir hızla çoğalan mobil iş uygulamaları ile iPhone ve diğer akıllı telefonlar, bir verimlilik aracına dönüşüyorlar.
Timur Akkurt, Gazeteci, YouTuber
Geçmişinize bakın lütfen, bir insan hangi ürün ile ilgili bu heyecanı sürekli koruyabilir. Bu Apple’ın en büyük başarısı işte..
Ticari başarıyı yakalayan ilk dokunmatik ekranlı “akıllı” telefonla Haziran 2007’de tanıştık. Steve Jobs un ekranın alt tarafında bulunan ekran kilidi açma hareketi bir tarihin başlangıcı oldu diyebiliriz. İlk gördüğümde aklım çıkmıştı. Türkiye’de resmi kanallardan satışı olmadığı için ABD’den almak zorunda kalmıştım. O zamanda pasaporta telefon kaydettirme kültürünü öğrenmiş oldum. İlk modelinden son modeline kadar büyük bir zevk ve heyecanla beklediğim, keyif alarak kullandığım bu serinin şimdi 10.yılı. Geçmişinize bakın lütfen, bir insan hangi ürün ile ilgili bu heyecanı sürekli koruyabilir. Bu Apple’ın en büyük başarısı işte. Sadece telefon ile değil piyasaya çıkarttığı tüm ürünlerle ilgili bu bağı tüketicisiyle kuruyor. Şimdi Eylül ayında çıkması tahmin edilen yeni iPhone’u bekliyoruz. Net bir model adı bile olmamasına rağmen herkes onunla ilgili varsayımlarda bulunuyor. Üzerinde durulması gereken asıl konu bu bence. Son olarak Steve Jobs çok önemli bir liderdi. Hakkının yenmemesi gereken bir kişi var. O da hiç süphesiz Tim Cook bence. Hatta hepimizin endişesi vardı. Steve Jobs gibi bir liderden sonra o koltuğun hakkını verecek mi diye. Net söylemeliyim hakkını vermeyi geçin, üzerine çıktığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Hakan Akben, Dijital İletişim Danışmanı
iPhone ve geliştirici ekosistemin başlattığı mobil dijital devrim, benim bağımsız bir bilgi işçisi olarak hayatımı kazanmamı sağladı..
Ben bir bilgi işçisiyim. Yaptığım iş bilgi edinmek, bunları çeşitli bağlamlarda kategorize edip arşivlemek ve müşterilerimin istediği formatlarda çıktıya dönüştürmek. Çalışırken herkes gibi ben de özgür olmak istiyorum. Mesaimdeki verimliliğin ofiste geçen saatlerle değil, teslim ettiğim işlerle ölçülmesini istiyorum. Bu bağlamda ben eski düzenin çizdiği sınırlarda barınamayacak bir kara kuğuyum. 2007 yılında iPhone ve geliştirici ekosistemin başlattığı mobil dijital devrim, benim bağımsız bir bilgi işçisi olarak hayatımı kazanmamı sağladı. Steve Jobs’ın insanların zihnine ektiği fikir tohumları, cihaz ve markadan bağımsız olarak dünyadaki tüm endüstrilerin iş yapış biçimlerini değiştirdi. Eğer bu olmasaydı benim gibi insanlar plaza köşelerinde emekliliğini bekleyen meczuplar olarak hayatlarına devam edecekti. Teşekkürler, Steve reis.
Timur Sırt, Gazeteci
iPhone’un yarattığı asıl değişim sektöre getirdiği yeni deneyim ekonomisi
iPhone tanıştığımız ilk dokunmatik ekran değildi. Dolayısıyla getirdiği asıl değişim -iPhone 4’ten bu yana bütün ürün lansmanlarına katılan biri olarak söylüyorum- benzersiz deneyimi oldu. Biz önceden sadece ürün testi yapardık, şimdi deneyim paylaşmaya çalışıyoruz. Yani deneyim ekonomisi kavramıyla iTunes’dan uygulama mağazası AppStore’a kadar farklı bir itibar yönetimiyle karşılaştık.
Onur Özcan, Programatik ve Veri Analizi yöneticisi
iPhone, zaman içinde vücudumuzda tam anlamıyla bir post-human uzvu olarak gelişti
iPhone aslında kendi hayatımız içerisinde ayrı bir hayat yarattı. Öncesinde müzik dinlemek, webde gezmek, fotoğraf çekmek ya da oyun oynamak için farklı cihazlara ihtiyaç duyarken, iPhone ilk versiyonlarında dahi basit bir arayüz ve yeterli bir donanımla bu ihtiyaçları tek bir cihazda toplamayı başardı. Sonrasında AppStore’un gelişmesi, macOS, watchOS gibi Apple evrenindeki diğer ürünlerin işletim sistemleriyle entegre çalışmaya başlaması ve sosyal medya da dahil olmak üzere tüm iletişim araçlarını barındırmasıyla birlikte iPhone, tam anlamıyla vücudumuzda bir post-human uzvu olarak gelişti. Öyle ki bugün otomobil bakarken bile iPhone’la ne derece entegre olabildiği ya da Siri ile entegre çalışabilen uygulaması olan bankadan para transferi gerçekleştirmeye kadar birçok alanda karar mekanizması olarak hayatımıza dahil oldu.
Onbinlerce yıldır insanoğlu kendini salak hissettiği her anda “Keşke beynim daha iyi çalışsaydı” diye düşündü. iPhone, insanoğlunun bu eksikliğini kapatabilen ilk ürün olarak tarihe geçecek. iPhone cebimizdeki ekstra beyin. Sayesinde bilmemek sorun değil, hafızamız sonsuz, sıkılmak diye bir şey yok… Yapay zeka ile insan fizyolojisini birleştirme yolculuğunun ilk adımıdır iPhone. O, beyin gücü pompalayan, elimizin bir parçası artık. Bugün iPhone ve yapabildiklerinden ilham alanlar, beyinlerimizi bir göz kırpışıyla güncelleyebileceğimiz yarınları hayal edebiliyorlar.
Salim Kadıbeşegil, Stratejik İletişim ve Kurum İtibarı Yönetimi Uzmanı
Apple’da marka ile tüketici arasındaki ideal ilişkinin özünü görebiliyorsunuz..
iPhone’la ilgili yaşadığım şu örneği vererek özellikle itibar konusunda nasıl bir etki yarattığını anlatmak isterim. Bir defa İPhone’um bozulmuştu. Hepinizin bildiği gibi bir cep telefonunu servise götürmek, servisle ilgili o süreçleri yaşamak çok yorucu, adeta dünyanız kararıyor. Ben İstanbul’da yaşamıyorum ama tesadüfen bu olay İstanbul’da olduğum bir dönemde oldu. Çok ümitsizce Apple’ı aradım aradım. Başıma neler geleceğini, ne kadar uzun süre telefondan ayrı kalacağımı bilmeksizin aradım. Bütün notlarım, telefon numaralarım vs her şeyim orada. Bütün bunları peşinen kabul ederek aradım. Bana ertesi sabaha randevu verdiler. Saat 10:30 da gittim Apple Store’a. Mağazadaki genç çocuklardan biri geldi. Telefona baktı, yedekleri var mı diye sordu. Var dedim. Bana yeni bir telefon verdi ve gitti.(Çok detayına girmiyorum) Kararmış olan dünyam bir anda tahmin edemeyeceğiniz bir aidiyete dönüştü. Her şey 2-3 dakikada oldu ve bitti. Bahsettiğim şey aslında son derece basit bir şey. Markalarla tüketici arasındaki ilişkide nereye bakmanız gerektiğinin özü bu. Eğer doğru yere bakıyorsanız, orada markanızın itibarını hiçbir şekilde sıkıntıya sokmayacak altın vuruşlar var demektir.
Yakup Bayrak, Sherpa Kurucusu
iPhone benim için, internetin mobil olan kullanıcıya indiği günü temsil eder
Satın aldığım ilk iPhone’dan önce hangi telefonu kullandığımı bile hatırlamıyorum. Öyle bir “geçmiş silici” etkisi var üzerimde. Steve Jobs’un efsanevi tanıtım sunumunu izlediğimde, hikayenin anlatılışı ve cihazın tasarımının üzerimde bıraktığı etkiyi hiç unutmuyorum. Ancak asıl artçıyı iPhone’u elime aldığımda hissettim: “Bu daha önce kullandığım hiçbir şeye benzemiyor.” diye mırıldanmıştım. Bugün hafızamı zorlayıp “Bana bunu söylettiren neydi?” diye düşündüğümde ise cihazın kabuk ergonomisi, ekran dokunmatiğinin hassasiyeti ve tabi ki interneti bir telefonda daha önce hiç kullanmadığım gibi kullanabilmem olduğunu söyleyebilirim. iPhone benim için, internetin mobil olan kullanıcıya indiği günü temsil eder. O gün bugündür (profesyonel yaşantım gereği kullanmak durumunda kalsam da) başka hiçbir akıllı telefon satın almadım.
Bilal Kabaklı, Puhu TV Ürün Yönetimi Müdürü
iPhone ve sonrasında gelen yenlilikler on yıl sonra hayatımızda olabilecekler ile ilgili zihnimizi kurcalama ihtiyacı oluşturuyor
iPhone’un hayatımıza girmesi ile dijital bir değişim süreci başlamış oldu. Hem son kullancı için, hem de geliştiriciler için arz talep ilişkisi yeni bir denge buldu. Üretimin büyük köklü şirketlerden, tek başına bilgisayarı ile oyun geliştiren bireylere inmesindeki en büyük etkenlerden biri App Store hayatımıza girdi. Bu süreci hızlandıran 7/24 internet erişimi ve insan bilgisayar etkileşimindeki benzersiz yenilikler, on yıl sonra hayatımızda olabilecekler ile ilgili zihnimizi kurcalama ihtiyacı oluşturdu.
Yorumlar