90’lı yılların sonlarında hiç unutmadığım bir açık bankacılık reklamı vardı. Açık bankacılık şubesini ilk defa Beşiktaş Çarşı’ya girerken sol tarafta görünce bana çok özel ve farklı gelmişti. Tabii o zaman bankacılık ne bilmiyordum ama algısı çok ilginçti. Başlık ve hikâye sizi yanıltmasın; günümüzün açık bankacılığından bahsederken hafta sonları açık şubeleri bir tarafa koyup, gerçekten bankanızın her anlamda açık olup olmadığına bakmak gerekir. Peki nedir bu açık banka?
Sizi özellikle PSD2 veya bunun gibi birçok direktifin açıklamalarıyla boğmaktansa 3 maddede açık banka nedir sıralamaya çalışacağım;
1. İş ortaklıkları API servisleri üzerine kurulu: Singapore Fintech Festivali dünyanın bu konudaki en büyük organizasyonu. Kasım ayı içinde gerçekleşti ve o hafta boyunca 70’ten fazla fintech ile toplantı yapma şansı bulduk. Toplantıların ilk 5 dakikasında istisnasız duyduğumuz tek bir cümle oldu: ‘API’lariniz var değil mi?’. Gördüğünüz gibi bu tam olarak bir soru bile değil. Zaten var olduğu varsayılan ve yoksa karşı tarafın yüzünün buruştuğu genel bir beklenti. Açık banka, kendi servislerini dışarı açmaya uyumlu ve hazır (açmak istemeyebilir), geleceğin iş ortaklığı modellerini bunun üzerinden kurabilen, hatta uzun kuyruk etkisini yaratmayı bunun üzerine kuran bankadır. Kısa tanımıyla; ekosistemlerle kendi arasında yeni bir dil geliştiren bankadır, teknolojisi bugün API, yarın başka bir şey olabilir.
2. Dağıtım modeli farklı: Açık bankanın en değerli kaynağı uygulama dükkânlarındaki app’leri değildir. Sadece kendi dijital varlıkları üzerinde büyümez, aynı zamanda tüm ekosistemi kaldıraç olarak kullanır. Bazen kendi ürünleri bile olmaz. Bunun en büyük örneklerinden biri Almanya’daki N26’dır. Bir tane bile kendine ait ürünü yoktur. Bazen başkalarının ürünlerini kendi platformlarında kullanır, bazen kendini bir servise çevirip farklı platformlara girer.
3. Görünmez servisleri olan: Bir yerde ödemenizi yaparken bir anda aslında kendi bankanızın bir servisi ile ödeme yaptığınızı ama bunu hissetmediğinizi anladığınız an sizin bankanız açık banka olmuş demektir. Bir elektronik ticaret sitesinden alışveriş yaparken veya bir e-devlet portalinde vergi ödemenizi yaparken bir anda şifrenizle ödemenizi bankanız aracılığıyla yapabilmek bankanızın sizin olduğunuz yerde olmayı önemseyen bir banka olduğunu gösterir.
Gördüğünüz gibi açık banka olmak öğle yemeğinde hizmet vermek değil artık. Tüm bu bahsettiklerimi yapabilmek için en önemli nokta ise insan kaynağı. Özellikle bu yeni ekonomiyi anlayabilen ve bu konuda tecrübesi olan bankacılar bulmak dijital bankacılık veya IT ekibine adam almaktan daha büyük bir stratejiyi gerektiriyor. Bu insan kaynağının devamlı ekosisteme bağlı ve öğrenen bir yapının üzerine inşa edilmesi gerekiyor.
İşin özü, açık bankacılık işi sadece bir sandbox açmak ve API’lar yazmaktan ibaret bir iş değildir. Yeni iş modelleri geliştirmek ve ekosistemi iyi anlamak gibi farklı kaslarınızı kullanmanızı gerektirir. Özellikle Avrupa’da büyük gelişmelere gebe olan açık bankacılığın en önemli etkisini sınır ötesi bankacılık fırsatları arayan şirketlerin farklı kullanımlarında izliyor olacağız. Umarım 2018 yılı bu açıdan gelişmiş bir çok yeni modeli görebileceğimiz bir yıl olur. Hepinize sağlıklı, huzurlu ve açık bir 2018 dilerim.
Yorumlar