Skip to main content

Noam Chomsky ve Edward Herman, 1988’de Rıza Mühendisliği kitabını yayımladıklarında kapıya dayanmış olan dijital devrimin farkında bile değillerdi.

Rıza Mühendisliği
Noam Chomsky ve Edward Herman Rızanın İmalatı
kavramını dünya ile tanıştırdılar. Chomsky ve Herman, Rıza İmalatı isimli kitaplarında insanların normalde karşı çıkacağı devlet ve şirket davranışlarına, kitlesel medya manipülasyonları üzerinden, nasıl olumlu bakmalarının veya tepkisiz kalmalarının sağlandığını anlatırlar. Bu başucu eserde kitlesel medya ile kurulu düzenin karmaşık ilişkileri Rızanın İmalatı kavramının temelini oluşturur.
Chomsky ve Herman rıza imalatını etkisiz kılmak isteyenlerin kamusal alanda özgür, demokratik ve katılıma açık bir medya yaratma sorumluluğu ile karşı karşıya olduğunu söyler. Ancak bu eseri yayınladıkları yıl 1988’dir. George Orwell’in 1949 yılında yayınlanan ve distopik bir gelecek için verdiği 1984 tarihinden sadece dört yıl sonra. Chomsky ve Herman bu kitabı yazarken, kapıya dayanmış olan dijital devrimin farkında bile değillerdi aslında. Kitlesel medya sorumluluğundan bahsederken, televizyonu, gazeteleri kastediyorlardı.Bu mecralar rıza imalatlarını hepimizim gözü önünde yapmak zorundaydılar. Kitlesel propaganda uluorta yapılıyordu, kitleseldi ve ana hedef tutumları değiştirmekti. Ama o offline dünya çoktan geride kaldı. Bizim yaşadığımız devir online ağlar devri.Bugün insanın birey olarak katkıda bulunduğu bu online ağlar, kendisine katkı verenlerden daha büyük, özerk ve kendi organize etme kabiliyetine sahip. Bu online ağların iletişim araçları siber, insan etkileşimine hayli duyarlı, sofistike algoritmalarla dolu. Bu algoritmalar insan davranışını analiz edip öngörebiliyorlar ve tutumlardan çok, davranışları değiştirmeye odaklanıyor. Hayattaki tek gayemiz tıklamak, beğenmek, beğenilmek ve tüketmek olunca, işleri de hayli kolay oluyor tabii.

Her tıkladığımızda, kendimizi ifade ettiğimizi düşünüyoruz ama gerçekte bu sistem kendi seçeneklerini bize dayatıyor. Rıza imalatı, rıza mühendisliğine çoktan dönüşmüş durumda. Ve bu mühendislik bize gerçeği olduğu gibi değil, olduğumuz gibi gösteriyor. Kitlesel değil, hayli bireysel iletişim yapabiliyor ve bundan dolayı da etki gücü kitlesel mecralara göre çok daha yüksek ve derin. Rıza mühendisliğinin başını alıp gittiği bu devirde, kitlesel iletişim araçlarını kontrol etmenin, iletişimi propagandaya döndürmenin işe yaramasını beklemek zaten abesle iştigal. Bu 1980lerin stratejisi, bugünün gerçekleri ile ilgisiz. Bu yüzden, sistemin başkasının elinde olduğu bu yeni devirde kitlesel propaganda yaptıkça inandırıcılığınızı kaybedersiniz ve tüm ipleri bu sistemlere kaptırırsınız. Chomsky ve Herman’ın kitabı eskimiş olsa da, önerdikleri çözüm hala geçerliliğini koruyor. Algoritmalar devrinde, devasa teknolojik şirketlerin rıza mühendisliğini etkisiz kılmak istiyorsanız, propagandaya başvurmayacaksınız. Kamusal alanda özgür, demokratik ve katılıma açık bir iletişim yaratma sorumluluğunuzu yerine getireceksiniz. Bu algoritma dünyasına karşı, kendi algoritma altyapınızı oluşturmak zorundasınız. Ülkemiz birinci ve ikinci Endüstriyel devrimi kaçırdı. Şimdi üçüncü devrimin öncesinde kendi altyapısını oluşturmak zorunda. Bunun için de o mühendisleri batıya kaptırmayı durdurabilmesi lazım. Neyse, bu başka bir makalenin konusu…