Skip to main content

Chatbot’lar yaygınlaştıkça hukuki meseleler kaçınılmaz hale gelecek.


Facebook Messenger’ın firmalara ve geliştiricilere chatbot altyapısı vereceğini ilan etmesinden sonra, chatbot’ların ikinci dönemi başlamış oldu. Bot denilen ve kendisine verilen görevleri otomatik olarak yapan yazılımlar, hayatın birçok alanında zaten uzun yıllardır kullanılıyordu. Bot yazılımlar ile otomatik veri toplama, veri yazma, veri analiz etme gibi çeşitli görevler yapılabiliyor.

Chatbot’lar ise botların sohbet edebileni ve sorulara cevap verebileni. Chatbot’ların çalışma mantığı, önceden yüklenmiş sorulara ve ifadelere önceden yüklenmiş cevapları yazarak veya konuşarak verebilmekten başka bir şey değil. Ancak chatbot’ları özellikli kılan esas önemli unsur ise, doğal dil işleme tekniklerini kullanarak farklı ifadelerle, eş anlamlı kelimelerle, deyimlerle, imla ve gramer kurallarıyla cevap verebilmesini sağlamak.

Chatbot’ların öğrenenleri de var elbette. Zaman içinde, bir bebeğin konuşmayı öğrenmesi gibi kendi kendine öğrenen yapay zekâlı chatbot’lar, hazırcevap özellikleriyle kullanıcıları etkilemeyi başarıyor. Bazı chatbot’ları insandan ayırt etmek bile güç. Şirketler, markalar chatbot’lar sayesinde müşterileirne danışma, sipariş, teknik yardım ve yönlendirme gibi birçok farklı hizmetleri sunabiliyorlar. Siri, Allo, Cortana gibi asistan özellikli ve yapay zekâ altyapısı bulunduran chatbot’lar mobil cihazlar için olmazsa olmaz kabul ediliyor.

Bazı chatbot’lar avukatlık yapmaya başladı bile. DoNotPay isimli yapay zekâlı chatbot, trafik cezalarına nasıl itiraz edileceği konusunda bilgi veriyor ve bunu sizinle yazışarak yapıyor. Öylesine ki, itirazların yüzde 64’ü başarıyla sonuçlanmış. Uzakdoğu’da dolandırıcılık amaçlı chatbot’lar satılıyor. Chatbot’lar yaygınlaştıkça hukuki meseleler kaçınılmaz hale gelecek. Şimdiden ne tür uyuşmazlıklar çıkacağını tahmin etmek zor değil. Karşılaşılacak ilk risk, chatbot’ların vereceği cevapların ne kadar güvenilir olacağı. Zira, hukuk, finans, sağlık gibi alanlarda chatbot’ların önereceği çözümlerin kullanılması ciddi zararlara yol açabilir. Bazı bot yazılımlar, en iyi doktorlardan bile daha iyi teşhis koyabiliyor olmasına rağmen, sonuçları ne kadar güvenilir kabul edilebilecektir, bilinemiyor.

Diğer bir mesele, chatbot’ların toplamış olduğu kişisel veriler. Bu tür kişisel veriler nasıl işlenecek, nasıl saklanacak ve ne kadarı üçüncü kişilerle paylaşılabilecek? Bunlar da hukukçuların kafa yorduğu başka bir sorun. Chatbot’lar, farkında bile olmadan kişi- sel verileri ifşa edebilir, hatta dedikodu bile yapabilir.

Chatbot’ların dolandırıcılık için kullanılmaları ihtimali de gözardı edilmemeli. Uzakdoğu kökenli chatbot piyasalarında dolandırıcılık, spam ve hile amaçlı kullanılan yüzlerce chatbot yazılımı satılıyor. Güzel bir kızla yazıştığını sanan, ünlü markanın müşteri temsilcisi ile konuştuğunu sanan birçok kişi yüklü miktarlarda para kaptırabiliyorlar. Chatbot’a bir suç itiraf edildiğinde veya bir suçtan bahsedildiğinde, bunun ciddi olup olmadığını anlamayacak chatbot’lar durumu polise bildirse de bildirmese de her türlü mağduriyetin yaşanacağı ortada. Sadece etik olarak değil yasal olarak da bazı konuları şimdiden gözden geçirmekte fayda var. Microsoft’un Tay ismindeki yapay zekâlı chatbot’unun Twitter kullanıcıları tarafından istismar edilerek, 24 saat içinde Hitler âşığı, kadınları aşağılayan, ırkçı bir kişiliğe dönüştürülmesini unutmayarak…