Dünyada, 2013 yılı daha çok mahremiyet ihlalleri ile geçti denilebilir. Diğer bir önemli konu ise, telif haklarıydı.
İnternette bilgi özgürlüğü ile serbest erişimi savunan ve sansürün kaldırılmasına yönelik eylemleriyle tanınan Aaron Swarzt intihar etti. Hakkında 13 ayrı dava açılan Swartz’ın intiharına giden süreçte, ABD’de telif hakları, yargı süreci ve sanal korsanlık yoğun olarak tartışıldı.
2013 yılının en önemli olayı PRISM skandalıydı. ABD istihbaratının PRISM adlı bir yazılımla, Google, Apple ve Yahoo gibi şirketlerin sunucularından kişilerin eposta bilgilerine ve içeriklerine erişimi olduğu ortaya çıktı. Şirketler bu durumu yalanladı. Eski bir NSA çalışanı Edward Snowden tarafından sızdırılan olay sonrası Snowden kaçtı.
Bitcoin de, 2013 yılının gündeminden hiç düşmedi. Hiçbir merkeze bağlı olmayan ve elektronik olarak dolaşan Bitcoin, merkezi para otoriteleri tarafından temkinli yaklaşılan bir ödeme ve yatırım nesnesi oldu. Bitcoin’le işlem yapan Silkroad.com sitesine yasa dışı ürünler satıldığı gerekçesiyle FBI tarafından el konuldu. Almanya Bitcoin’i kısmen tanırken, Türkiye’de Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) bitcoin ve benzeri sanal paraların barındırdığı muhtemel risklere karşı kamuoyunu uyardı.
CrowdFunding olarak bilinen kitlesel fonlama yöntemi için başta ABD olmak üzere birçok ülke hukukî ve vergisel düzenlemelere başladı.
ABD yargısı, Google ve kitap yazarları arasında 8 yıldır devam eden tartışmaya son noktası koydu. Kararda, yazarların telif hakları korunduğu sürece, Google tarafından dijitalleştirilen kitapların araştırılabilmesinin bilim insanlarının lehine olduğu ve bütün toplumun bundan yarar sağladığını ifade edildi.
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla, 83 ülkeden aralarında 5 Nobelli yazarın da bulunduğu 530 yazar, ‘Dijital çağda bir demokrasi savunması’ başlıklı kitlesel gözetlemeye karşı ortak manifesto yayımladı.
Siber saldırılar tüm dünyada ciddi bir artış göstermeye devam etti. ABD’den sonra İngiltere de siber ordu kurarak, bu yapının savunma amaçlı değil, gerektiğinde saldırı amaçlı da çalışabileceğini açıkladı.
2013’te Türkiye’de bilişim hukukunda öne çıkanlar
Türkiye’de en çok tartışılan konu kuşkusuz sosyal ağlardı. Özellikle Gezi Protestoları zamanında aktif olarak kullanılan Twitter sansürlü medyaya karşı yek haber kaynağı oldu. 20’den fazla Twitter kullanıcısı gözaltına alındı. Bazı kullanıcılar gazeteler tarafından hedef gösterildi. 2013 yılı Twitter ve Gezi olaylarından dolayı açılan davalarla gündemin baş sırasında oldu.
Yılın başında Bireysel Katılım Sermayesi hakkında çıkan yönetmeliğe göre, yeni projeler için yatırım yapan ve katkı sağlayan işadamlarına vergisel teşvik getirildi. Türkiye’de gittikçe artan internet girişimciliği için bu durum yeni finans kaynakları yaratabilecek.
Elektronik Para kavramını Türkiye’de ilk defa telaffuz eden bir yasa çıktı. Bu yasaya göre, ön ödemeli kart, akbil, NFC veya RFID teknolojisi kullanan etiket, kartlar, SMS mikro ödemeleri artık BDDK tarafından lisanslanacak.
Kişisel verilerin korunmasına yönelik bir demokrasi paketi açıklanmış olmasına rağmen bu konu başka bahara kalmaya devam etti. Devlet Denetleme Kurulu, kişisel verilerin gizliliğinin ihlalinin en çok kamu kurumları tarafından yapıldığını raporladı.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da 10 bine yakın internet sitesine TİB ve mahkemeler tarafından erişim engeli getirildi.
İnternette içerik kaldırmanın kolaylaştırılmasına ilişkin yeni bir kanun tasarısı TBMM’nin önüne geldi. 5651 sayılı yasada bazı değişiklikler öngören tasarıda, ne yazık ki içerik çıkartmak ve site kapattırmak daha da kolaylaşacak.
Redhack ve benzeri yapıların siber saldırıları artış gösterdi. Siber saldırıları engellemek için Siber Güvenlik Kurulu kuruldu. Ayrıca Siber Olaylara Müdahale Ekipleri de kamuya yönelen herhangi bir siber saldırıya müdahale edecek.
Elektronik fatura, kayıtlı elektronik posta ve elektronik ticaret konusunda yeni düzenlemeler yapıldı.
Yorumlar