Araştırmalar virüsün dijital dönüşümü şu ana kadar 5,3 yıl hızlandırdığını gösteriyor ve bu hız artmaya devam ediyor. Böyle devam ederse, insanlık gelecekte 10 yıl ileri atlayabilir. Resmen kuantum sıçraması yaşamaya yakınız. Hep beraber 10 yıl sonraya sıçrayacağız.
Teknoloji her alanda hızlandı ancak bazı sektörler diğerlerinden daha çok hızlandı. Kuantum sıçramayı özellikle dijital bankacılıkta, fintech’te, uzaktan çalışma teknolojilerinde, çok kanallı perakendede, hane eğlence teknolojilerinde ve dijital içerik tüketimde yaşayacağız gibi görünüyor. Bu sektörler bolca yatırım alacak.
2021’de bolca bilim konuşacağız
Covid-19’un olumlu yan etkisi: bilim ve teknolojiye güvenimiz artıyor. Covid öncesi aşı sorgulayan bir ülke haline gelmiştik. Bilim kötüydü, bizleri zehirliyordu. Her şeyin dokunulmamış, işlenmemiş, en doğal hali mubahtı. Radikal bir değişim oldu. Bilimle harmanlanmamış her şey tehlikelidir diyenler yüzde 70 oldu Aralık ayında. Sağlık Bakanı’nın Bilim Kurulu iletişimi de halkın bilime güvenmesini ve talep etmesini sağladı. Zararlı yanlış bilgileri çürüten eylemlerin kritik olduğunu düşünüyoruz artık. 2021’de bolca bilim konuşacağız ve bu eylemleri artırmaya çalışacağız.
WhatsApp’ın son hareketi ile birlikte ülkemiz çok daha fazla dijitalde gizlilik, bireysel insan hakları ve özgür iradeyi konuşacak. Bu paralelde uzaydan internet de gündem olacak. Starlink’in peş peşe uzaya fırlattığı yüzlerce mini uydu, internetin ve iletişimin geleceğini yeniden şekillendirecek. SpaceX bu yolculuğun sonunda 42 bin uyduyu yörüngeye oturtacak ve bazı ülkelerin koydukları internet bariyerleri aşılacak. Bu da Çin’i, Rusya’ya önlem almaya sevk edecek. Şimdilik ellerinde önlem araçları yok. Hep beraber bunun sonucunu izleyeceğiz.
StarLink ve Musk’ın vadettiği özgürlük
Elon Musk insanların StarLink’e nasıl erişeceklerine dair ayrıntıları açıkladı. İnanılmaz derecede basit olacağını söyledi ve gezegenin her yerinden özgür küresel internete erişim sağlayacağını söyledi. Dijital kapitalizmin her şey olabileceğini ama özgürlük olamayacağını artık hepimiz biliyoruzdur herhalde. Elon’un elindeki özgürlük nasıl bir özgürlük olacak hep beraber göreceğiz. Bolca konuşacağız bu konuları.
Davranışların internetini (IoB) de konuşacağız bolca. Covid-19 sürecinde yaşadık. Veriler insan davranışlarını şekillendirmek ve yönlendirmek için daha yoğun bir şekilde kullanılacak.
2023’e kadar, davranışımızı etkilemek için küresel nüfusun yüzde 40’ının bireysel faaliyetlerinin dijital olarak izleneceğini tahmin ediyoruz. IoB dijital dünyada insan olmanın ne anlama geldiğine odaklanacak. Akıllı telefonunuzdan, dizüstü bilgisayarınıza, ev içi ses sisteminize, ev ve araba kameralarınıza, cep telefonu kayıtlarınıza bağlanmak isteyen bir sistemden bahsediyoruz. Korkutucu.
5G’ye gecikmeli olsa da yavaş yavaş varacağız. ABD’nin Huawei’ye yönelik hareketleri nedeniyle hızın düştüğü 5G’de, hareketlenme yine başlayacak. Huawei’nin 5G’sinin yasaklanması Çin’in 5G teknoloji devrimini durdurmayacak. ABD bunun bir Çin devlet projesi olduğuna itiraz ederek getirdi bu yasakları. İtiraz ettikleri Çin Kalkınma Bankası’nın desteği. Ama geçmişe baktığımızda, ABD’nin teknolojik atılımlarının arkasında da ABD ordusunu görürüz. ABD ordusu, dünyadaki devlet tarafından finanse edilen teknolojik yeniliklerin en güçlü kaynaklarından biriydi. Önce icat ederdi, sonra sürdürülebilir olması için özel sektöre devrederlerdi. Yani Çin’den bir farkları yoktu. Bu anlamda ABD’nin itirazı kendisinin oyundan düşmüş olmasına. Sonucunu birlikte seyredip, konuşacağız. Keşke bu konuda sadece konuşmasak ve biz de harekete geçsek.
Elektrikli araçları konuşmaya devam edeceğiz
Tesla’nın değeri altı kat arttı. Diğer otomobil üreticileri elektrikli araç planlarını erkene çekti bile. Ancak burada Türkiye için fırsatlar var. Batının bu konuda bagajları çok daha fazla. Ellerindeki otomobil markaları bu denli hızlı dönüşemeyecek. Biz ise sıfırdan başlıyoruz. Sıfırda olmak ilk defa daha avantajlı. Türkiye elini hızlı tutarsa, oyunda avantajı yakalayacak. Konuşmuyoruz, yapıyoruz bu sefer.
Büyük veri işlemede kuantum çağını konuşmaya devam edeceğiz. İnsanlar her gün 2,5 eksabayttan fazla veri oluşturuyor ve veri işleme teknolojileri bu hıza yetişemiyor. Şu anki altyapı yetersiz. Dolayısıyla 5G yeteneklerinin yükselişiyle birlikte yeni altyapıya da geçmiş olacağız. Klasik ikili bilgi işlem performans sınırlarına ulaştı. Orası artık kapanan dönem. ABD dünyanın en iyi kuantum teknolojisini inşa etme yarışına girdi bile. Önümüzdeki 10 yıl içinde kuantum bilgi işleme teknolojilerine 1,2 milyar dolardan fazla yatırım yapmayı planlıyor. Kuantum hesaplama, kuantum fiziği, bilgisayar bilimi ve bilgi teorisini birleştiriyor ve biz tüm bunları konuşacağız.
Konuşacak daha çok şey var ama benden şimdilik bu kadar. 2021’in dijitali konuştuğumuz kadar, ürettiğimiz bir yıl olması dileğimle, yazıma burada son veriyorum.
Yorumlar