1 Şubat’ta gerçekleşecek olan kullanıcı deneyimi ve kullanılabilirlik konferansı UXistanbul’un keynote konuşmacılarından Facebook Tasarım Programı Müdürü Michelle Morrison, tasarım kültürü konusu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“Tasarım dünyasında, kültür renk paleti ya da tercih edilen yazı tipi değildir. Tasarım kültürü, değerleriniz ve düşüncelerinizle nasıl hareket ettiğinizin bir sonucudur” diye konuşan Morrison, “Tasarım kültürü, tasarımdaki hareketlerinize yön veren düşünce sistemidir. Bu, metodoloji, çalışmalarınızın arkasındaki karar verme süreçleri, tasarım yoluyla iletişim kurduğunuz değerler ile çözdüğünüz sorunlar ve çalıştığınız insanlarda gördükleriniz anlamına gelir. Kısacası, tasarım kültürü iletişim, güç dinamikleri ve organizasyonel tasarım olarak üç bileşenden oluşur ve eylemlerinizin düşüncelerinizi nasıl yansıttığıdır” dedi.
Tasarım bir ülkenin tümüne uygulanabilir
Sadece şirketlerin değil ülkelerin de tasarım kültürü oluşturmaları gerektiğine dikkat çeken Morrison, “Tasarım bir ülkenin tümüne uygulanırsa, daha iyi ulaşım sistemleri, oylama araçları, bilgiye erişim ve tümleşik platformlar olur. Örneğin, önceki ABD Başkanı Barack Obama’nın 2008 yılındaki seçim kampanyası, bağış kabul etmek için modern tasarımdan ve web teknolojisinden yararlanan ilk siyasi kampanyalardan biriydi. Çalışkan ve hızlı hareket eden bir tasarım ekibi kurarak, fikirlerini iyimser bir kampanyaya dönüştürmeyi başardılar. Bunu doğru insanlar ve destek sistemleri olmadan gerçekleştirmek mümkün değildi” diye konuştu.
Büyümeyen şirket, ürün ve kültür ‘ölür’
Tasarım kültürü oluşturmanın devam eden bir süreç olduğunu ifade eden Michelle Morrison, şunları söyledi: “Silikon Vadisi’nde, büyümeniz durduğunda ‘öleceğinize’ dair yaygın bir inanç vardır. Bu şirketler, ürünler ve kültür hakkında söylenebilir. Ben, şirketiniz büyüdüğü sürece kültürünüzün de onunla birlikte ölçeklenmesi gerektiğine inanıyorum. Bu, herkesin kendisini eleştirdiği, sürekli iyileştirmeye yatırım yapılan ve birlikte çalışılan insanlar için sistemlerin bir düzene konması anlamına geliyor. Facebook’tan önce Square’de çalışırken, şirketin 100 olan toplam çalışan sayısının 2 bine çıktığına tanıklık ettim. Şirket genelinde her hafta tasarım, ürün ve büyümeyi tartışmak için toplantı yapmak bir ritüel halini almıştı. Açılış konuşmasından kilit noktalara kadar, bu toplantılardaki tüm temas noktaları önceden tasarlanırdı. Bu toplantılar, tüm şirketin paylaştığı ortak bir kültür dili oluşturulmasına yardımcı oldu.”
Facebook’ta tasarım kültürü DNA’da
Morrison’un verdiği bilgilere göre, Facebook’ta tasarım kültürü şirket DNA’sına derinlemesine yerleşmiş durumda: “Facebook’un misyonu insanları birbirine bağlamak. Bu misyon, herkes tarafından ücretsiz olarak kullanılabilir olan araçları oluşturan tasarım kültürüne dönüşüyor ve tasarımın çok önemli bir yer tuttuğuna inanıyor. Şu an Facebook’un tasarım programlarını yönetiyorum ve işe yeni girenlerin Facebook yolculuklarının başlangıcından itibaren onlarla çalışıyorum. Her hafta büyük sınıflarda, değerlerimize, uygulamalarımıza ve sorumluluklarına uygun olarak yeni çalışma arkadaşları yetiştiriyoruz. Her hafta daha da büyüyen bu programlar, temel tasarım kültürümüzü korumamızı sağlıyor. Her ölçekten ekip tarafından hayata geçirebilecek bu tür ritüeller, yeni fikir ve uygulamalara da kapı açacaktır.”
Yorumlar