Aslında siyasî bir e-seçimin diğer e-oylamalardan bir farkı bulunmuyor. Sadece şu anda uygulanmakta olan e-oylama, e-anket ve e-seçimlerde hesaba katılmayan güvenlik ihtiyaçları siyasî seçimlerde çok önemli bir yer tuttuğu için kesinlikle sağlanmak zorunda. Bu güvenlik ihtiyaçları arasında seçmenin gizliliği, oyunu kanunlara göre kullanabilmesi, sistemin güvenilirliği, oyların doğru sayılması, oyların değiştirilememesi, sahte oy kullanılamaması ve sistemin saldırılara karşı sağlam olması gibi noktaları sayabiliriz.
E-seçimde neye ihtiyaç duyuluyor?
Deniz Çetinkaya (ODTÜ-Bilgisayar Yüksek Mühendisi) ve Orhan Çetinkaya’nın (ODTÜ-Uygulamalı Matematik Enstitüsü)hazırladıkları “E-seçim Uygulamaları İçin Gereksinimler ve Tasarım İlkeleri” başlıklı çalışmasında e-seçim için temel ihtiyaçlar “zorunlu” ve “zorunlu olmayan” şeklinde toplam 29 başlık altında toplanıyor. Zorunlu ihtiyaçlar arasında seçmenin gizliliği, seçimin dürüstlüğü, oyun zorla kullandırılamaması ve boş oy kullanma hakkı bulunuyor. Zorunlu olmayan ihtiyaçlardan bazıları ise özel elektronik oy pusulası kullanma, sistemin ölçeklenebilirliği ve sistemin kullanım esnekliği şeklinde sıralanıyor.
E-seçimlerde iki model
E-seçim alanında değişik ülkelerde çalışılıyor ve değişik uygulamalar yapılıyor. Bu noktada genelde iki yaklaşımdan söz edilebilir. Deniz ve Orhan Çetinkaya’nın çalışmasında bu modeller, oylamanın belirli oy kullanma yerlerinden yapıldığı seçimler ve oylamanın internet üzerinden yapıldığı seçimler şeklinde değerlendiriliyor. Oylamanın internet üzerinden yapıldığı seçimler daha çok posta yoluyla da oy kullanılabilen ülkelerde denendi. Bu modelde, posta yoluyla oy kullanılması seçmenin oyunu bir zarfa koyup posta yoluyla seçim bürosuna göndermesi ile yapılıyor. Belçika, Hollanda, ABD, Rusya, Azerbaycan, Brezilya, Paraguay ve Hindistan belirli oy kullanma yerleri ile genel elektronik seçimler düzenlendi. Almanya, Kanada, Portekiz, Danimarka, Venezüella, Avustralya ve Japonya’da da aynı şekilde küçük ve orta ölçekli denemeler yapıldı. İngiltere, İsviçre, Fransa, İspanya, Hollanda ve Estonya gibi Avrupa ülkeleri ise internet üzerinden seçim ve referanduma imza attı. Bu şekilde internet üzerinden seçim çalışmaları İtalya, Danimarka, Portekiz, Almanya ve Avusturya’da da sürüyor.
E-seçimde muhtemel güvenlik saldırıları
E-seçimlerde muhtemel güvenlik saldırılarından ilk akla gelenler seçmenin oyunun değiştirilmesi, bozulması ve silinmesi ve bu yolla seçim sonucunun değiştirilmeye çalışılması öne çıkıyor. Bununla birlikte boş oyların doldurulması, sayım sonuçlarının toplu olarak bozulması, sahte oy kullanılması da akla gelen diğer seçenekler. Bu saldırılar bilgisayar korsanları tarafından yapılabileceği gibi, kötü niyetli siyasî oluşumlar ve yetkililer tarafından da denenebilir. Sayım otoritesinin oyları silmesi, oyları değiştirmesi, boş oyları doldurması veya sahte oy kullanması en dikkat edilmesi gereken ihtimaller.
Türkiye e-seçim yapmak…
Dünyada dahi örnekleri az ya da sınırlı iken Türkiye’de e-seçim yapmak mümkün olabilir mi? Bu soruya HAVELSAN’ın “e-sandık” projesi merceğinden cevap arıyoruz
HAVELSAN, üç sene önce 7 Haziran seçimlerinde kullanılması için geliştirdiği elektronik seçim sandığı (e-sandık) sistemini 12. Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı’nda tanıttı. HAVELSAN Seçim Sistemleri Proje Yöneticisi İsmail Göktaş, Türkiye’de 5-10 yıl sonra yapılacak seçimlerde oyların e-sandık sistemiyle kullanılacağını belirterek, “Bu sistem ile hem geçersiz oyları engellemeyi hem de 5-10 dakika içinde Türkiye genelindeki tüm sandıkların sayılabileceğini iddia ediyoruz” diyor. Göktaş, seçimlerde elektronik bir sandık üretmeye karar verdiklerini ve bu projeyi 2010 yılında başlattıklarını söylüyor ve ekliyor: “Projeyi 2013 yılında tamamladıktan sonra tanıtımına başladık. E-sandık projesinin amacı sandıkta seçmenler tarafından elektronik ortamda yapılmasını sağlamaktı.” . Göktaş’ın verdiği bilgiye göre, oy pusulası, dijital bilgi kullanılarak hazırlanıyor ve normal bir oy pusulasndan hiçbir farkı yok. Bu dijital bilgiler seçmen ve sandık bilgilerini içeriyor.
E-sandıkta güvenlik
Uygulamanın güvenliğine ilişkin bilgi veren Göktaş, seçim süresince cihaz çalışırken herhangi bir internet bağlantısı bulunmayacağını dile getiriyor. Göktaş, “Yani cihaza dışarıdan herhangi bir müdahale olmayacak. Cihaz sayımı kendi içinde yapacak. Oy verme işlemi bittikten sonra sandık kurulu başkanı, bina sorumlusu ve memur üyelerin şifreleri girilerek sonucu merkeze gönderilme prosedürü gerçekleşecek. Burada da güvenlik önlemlerimiz var. Biz seçim sisteminin kullanılacağı güvenli bir internet hattı üzerinden sonuçları merkeze göndereceğiz. Sonuçların gönderilmesiyle sistem kendini kapatacak” ifadesini kullanıyor. Göktaş ayrıca ellerinde 60 civarında e-sandık cihazı bulunduğunu ve Türkiye’de seçmen sayısını düşünürsek 150-200 bin civarında makineye ihtiyaçları olduğunu ifade ediyor. Her makinenin bir sandık yerine geçtiği sistemde, seçmenler makineyi kullanabilmek için kimliklerini ibra edecek ve sandık kurulundan rastgele tanımlı QR kod fişleri alınacak. Seçmen elindeki QR kodunu makineye tuttuktan sonra ‘oylamayı başlat’ sekmesine tıklayacak ve istediği partiye oyunu verecek. Oy verme işlemi tamamlandıktan sonra makineden alınan pusula, bu kez gerçek sandıklara atılacak.
YSK’nın seçmen sorgulama mobil uygulaması
Yüksek Seçim Kurulu(YSK) 24 Haziran seçimi öncesi seçmen sorgulama mobil uygulamasını devreye aldı. Bu uygulama ile yurtiçinde ikamet eden seçmenler; askı dönemi içerisinde kendisinin, aynı hanede oturan yakınlarının ve aynı binada oturan seçmenlerin bilgilerini görüntüleyebilir; askı dönemi sonrası kendisinin ve aynı hanede oturan yakınlarının oy vereceği sandık alanı bilgilerini sorgulayabiliyor. Seçim dönemleri dışında seçmen, kendisinin ve aynı hanede oturan yakınlarının seçmen kütüğünde kaydının bulunup bulunmadığını kontrol edebilir. Yurt dışında ikamet eden seçmenler ise yurt dışı seçmen kütüğünde kayıtlı olup olmadığını, kayıtlı ise hangi dış temsilcilikte kaydının bulunduğu bilgilerini görüntüleyebiliyor.
Yorumlar