Ann Handley: “Önemli olan müşterileriniz için kullanışlı bir içerik yaratmak”

Dijital içerik oluşturmanın ana hatları için; içeriğin amacı, kullanıcı kişilikleri, tercih edilen kanallar ve daha fazlasını belirleyen bir grafikten bahsedebiliriz. Bu adımlar, bağlılığı gerektirdiğinden ve yalnızca bir seferlik oluşturulan kampanya olmadığından bir bakıma hayat döngüsünü oluşturuyor. Karışık adımlar bütünü gibi görünen bu durumu özetleyebilirim. Kendi içeriklerini oluşturan pazarlamacıların şu dört temel soruyu yanıtlaması gerekiyor: Hedef kitleniz kim olacak?, İçerikle birlikte hangi algıyı sunmak istiyorsunuz?, Hedef kitleniz için bu durum neden önemli olsun? ve Sonraki adımda onların ne yapmasını bekliyorsunuz?

DNA’nızla eşleşen içerik yaratmak, içerikte hedeflediğinizi ortaya çıkarıyor: Bu hedefiniz de ne sattığınızdan ziyade neyi temsil ettiğinizle ilgilidir. Kendi müşterileriniz için ne yaptığınızdır. Yani müşterilerinize yardımcı ve onlar için kullanışlı olabilecek içerik yaratın. Onlara hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olun, bu sayede onlar da size sadık olur. Burada önemli olan, iyi bir içerik üreticisi olmak değil; asıl önem verilmesi gereken iş yaptıracak bir içerik oluşturmada en iyisi olmak. O yüzden her zaman aklınızda bulundurun: İçeriğinizle etkileşime geçen birinin sonrasında ne yapmasını istersiniz? Düzenli olarak güncellemelerinizden haberdar olmak için sitenize kayıt olmasını ister misiniz? Peki ya ürün satın almalarını? Daha fazla içerik indirmelerini? Bunun gibi soruları yanıtlayarak, kısaca kendi hedeflerinizde net olmanız gerekiyor. 

Nike, harika bir global marka. Procter and Gamble da öyle. Bunların dışında Oreo. Ancak bu popüler markalara göre daha küçük markalar,  daha az bütçe ve kaynaklarla oldukça iyi işler ortaya çıkarıyorlar. Örneğin, Kuzey Amerikalı ev ürünleri satan mağazası Lowe’s, İskoçya’da küçük yer döşeme şirketi McKay Flooring, Boston’da küçük VC şirketi Open View Venture Partners. Bu şirketlerin hepsinin sahip olduğu ortak bir özellik bulunuyor. Kendi içeriklerini inatla müşteri odaklı olarak üretiyor. Ayrıca onlar, müşterilerinin işine yarayabilecek içerik üretiyorlar. 

Türk Hava Yolları buna iyi bir örnek olabilir. THY, eğlenceli ve kullanıcılarla etkileşim yaratan birkaç sosyal medya kampanyası ve viral videolar üretti. Markanın önemli bir şekilde içerik pazarlamasını benimsemesinde dengelendiği görülüyor. Procter and Gamble’ın ‘Being Girl’ Türk sitesi de bir başka Türk markasının oluşturduğu başarılı bir kampanya örneği. 

Bence markaların inanılmaz bir potansiyeli bulunuyor. İçerik pazarlamasını; herhangi bir ürün ya da hizmeti tanıtmada doğal olarak daha zengin, daha esnek, daha faydalı bir yol olarak görüyorum. 

Kesinlikle. Blogu, bir şirketin sahip olduğu bir alan olarak tanımlayabilirim. Ancak Twitter ve diğer sosyal mecra kanallarında böyle bir sahiplik söz konusu değil. Bu yüzden kendi içeriğiniz için bir yer oluşturmanız önemli. Kiraladığınız bir alanda kendi evinizi inşa etmeyeceğiniz gibi, kendi tüm içeriğiniz ve sosyal varlığınızı da sahibi olmadığınız bir mecrada oluşturmak istemezsiniz.