Skip to main content

HTC Türkiye Pazarlama Müdürü Çağlar Güneş, Vive’ın dijital dünyanın gelişmesine büyük katkıda bulunacağına inandıklarını belirtiyor. Çağlar Güneş ile gerçekleştirdiğimiz video röportajımızı izleyebilirsiniz…

Röportajdan öne çıkan bazı satır başları;

  • HTC Vive 360 derece Full HD VR deneyimi sunuyor. Son olarak ön kameranın eklenmesi ve kablosuz kontrollerin optimize edilmesiyle dış dünya ve iç dünyayı bir anlamda birleştiriyor.
  • Biz dijital dünyanın zenginleşmesine Vive ile birlikte büyük bir katkıda bulunacağımıza inanıyoruz. Vive ile birilikte yaşadığımız dünyayı bir nebze olsun değiştirebileceğimiz fikri bizi çok heyecanlandırıyor.
  • İçeriğin sanal gerçekliğin diğer bacağı olduğunu düşünüyoruz. Tüketiciyi mutlu eden ve onların deneyimini tatmin eden gerçekten sanal gerçekliğin inandırıcı akıcı doğal olmasını sağlayacak ve onları bir anlamda içine alacak içerikler sunmayı planlıyoruz ve bu anlamda tüm dünyayla işbirliği yapıyoruz.
  • Vive, kendi segmentini ve kendi deneyimini yaratacak bir sanal gerçeklik gözlüğü. Vive’a günlük yaşamımızı dijitalize edecek farklı bir iş modeli olarak baktığımız için ilerideki yaşamımızı değiştirecek bir ürün olarak bakıyoruz.

    Sanal Gerçeklik Teknolojilerinin Altın Çağı
    Uzun yıllardır hayatımızda olan sanal gerçeklik 2015 ve 2016’nın ilk günleri itibariyle tam anlamıyla altın çağını yaşıyor. Markaların birbiri ardına sundukları ürünler, bu alanda geliştirmeler yapan girişimlerin aldıkları önemli yatırımlar, içerik tarafında yüzleri güldürecek laboratuvar çalışmaları ve çok daha fazlası ile sanal gerçeklik gümbür gümbür geliyor…

[videojs mp4=”Toplanti_export.mp4″ width=”490″]

Markalar açısından sanal gerçeklik takipçilerle daha anlamlı ve derin bir ilişki kurmak anlamına geliyor. Bu teknolojinin doğru kullanımı markaların müşteri iletişiminde karşılaştığı pek çok problemi ortadan kaldırıyor ve müşterilere istenilen mesajı iletmek ve dikkat çekmek daha kolay hale geliyor.  Markalar eğitim, mekân tanıtımı, etkinlik, marka yerleştirme gibi çok farklı alanlarda bu teknolojiyi kullanabiliyorlar. Bununla birlikte sanal gerçeklik doğası gereği duygular üzerinde geleneksel medyadan daha etkili. Beynimiz mekâna bağlı olayları hatırlamaya eğimli olduğundan sanal gerçeklik deneyimlerini daha uzun süre hatırlayabiliyor.