Meta olarak 2021 Ekim ayında Metaverse vizyonumuzu açıklamamızla birlikte Metaverse konuşmaların odağı haline geldi. Metaverse açıklamamız, sadece şirket olarak bir sosyal medya şirketinden “sosyal teknoloji” şirketine dönüşümümüzün değil, bir teknoloji ve internet devriminin de habercisi oldu.
Bu yazıda son 4 ay içerisinde en fazla duyduğumuz sorulardan bazılarını sizler için cevaplamaya çalışacağım.
Metaverse nedir?
Metaverse’ün tanımıyla başlayalım. Metaverse, sizinle aynı fiziksel ortamda olmayan insanlarla birlikte yaratabileceğiniz, keşfedebileceğiniz, interaksiyona geçebileceğiniz, sosyalleşebileceğiniz ve oyun oynayabileceğiniz bir sanal ortamlar serisi.
Metaverse nerede yaşar?
Artırılmış gerçekliğe (Augmented Reality-AR) bugün mobil cihazlarımızdan kolayca ulaşabilirken sanal gerçekliğe (Virtual Reality-VR) sanal gerçeklik gözlükleri ile ulaşabiliyoruz. Gerçek ve sanal dünyayı bir araya getiren karma gerçekliği (Mixed Reality-MR) bugün Facebook ve Instagram üzerindeki Hedef Algılayan AR Filtreler (Target Tracker AR Effects) ve Lokasyon Bazlı AR Filtreler (Location-based AR Effects) ile deneyimleyebiliyoruz, Rayban Stories gözlükleri ile de karma gerçekliği yakında deneyimleyebileceğiz. Fiziksel dünya ile sanal öğelerin kesişimi etrafımızda gittikçe artıyor ve Genişletilmiş Gerçeklik (Extended Reality-XR) kavramının böylece gündelik hayatımızda yerini aldığını görüyoruz. Bu teknolojiler kapsayıcılık seviyelerine göre Artırılmış Gerçeklik, Karma Gerçeklik ve Sanal Gerçeklik olarak sıralanırlar. Bizi en fazla içine alan, sanal dünyaya taşındığımız Metaverse deneyimini Oculus Quest Sanal Gerçeklik Gözlük Setleriyle yaşayacağız. Oculus Quest ile deneyimlenebilen, Oculus Store’dan indirilebilen Meta Horizon Venues ve Horizon Workrooms, bugün Metaverse’e giriş niteliğinde deneyimlenebilir.
Neden Metaverse hayatımıza giriyor?
İnternet üzerinden insanların bilgisayarlarla ve insanların insanlarla kurdukları ilk iletişimler metin bazlıydı. Sosyal medyanın çıkışı ile ilk olarak profil resimleri, fotoğraf paylaşımları hayatımıza girdi. 2004 yılında Facebook’un, 2010 yılında Instagram’ın kuruluşu ile daha fazla fotoğraf ve sonrasında daha fazla video bazlı paylaşım görür olduk.
Instagram hayatına bir fotoğraf paylaşım uygulaması olarak başladı ve logosunun ilhamını buradan aldı. Bugün platformlarımızda paylaşımların çoğunu videolar oluşturuyor. Bu videolar ses, müzik, metin, GIF, etiketler, avatar ve artırılmış gerçeklik araçlarıyla destekleniyor. 2014 yılında Meta, o zamanki adıyla Facebook, kuruluşundan sadece iki sene sonra bir kickstarter girişimi olan Oculus’u satın aldı. Bugün dünyada 171 milyon insan, bir formda sanal gerçeklik gözlüklerini/setlerini kullanıyor.
2019 yılında Meta’nın sahibi olduğu Spark AR Studio, Artırılmış Gerçeklik Filtreleri tasarlayabilmeleri için herkese açıldı. Bugün dünyanın neresinde olduğunuz fark etmeksizin Spark AR üzerinden AR filtre tasarlayabilir ve paylaşabilirsiniz. Çok basit bir başka örneği, mesajlaşmalarımız üzerinden verebiliriz. Eskiden sadece metin bazlı SMS’ler atarken bugün WhatsApp ve Messenger üzerinden fotoğraflar, videolar, emojiler, GIF’ler, Sticker’lar, ses kayıtları, avatarlar yollayabiliyoruz, görüntülü konuşmalarımız sırasında artırılmış gerçeklik filtrelerini kullanabiliyoruz.
Bu 33 yıllık internet yolculuğu, bize deneyimlerimizin teknoloji ilerledikçe derinleştiğini gösteriyor. Sadece metin bazlı paylaşımlarla başlayan iletişimimiz, bugün artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik gibi gelişmiş teknolojilerin demokratize edilerek milyonlara ulaşmasıyla çok daha sürükleyici ve kapsayıcı hale geldi. Bu temel olarak, insanların daha fazla içeriği olan, daha doyurucu deneyimleri tercih etmesinden kaynaklanıyor. Kısacası, birbirimizle olan iletişimlerimizde ve dijital deneyimlerimizde seviye atladık ve atlamaya devam ediyoruz. Meta olarak biz de, daha önce mobile geçisimizde olduğu gibi, bu gelişime öncülük ediyoruz. Bütün ürünlerimiz daha derin, daha zengin bağlar kurmak icin tasarlanıyor. Instagram akışınızda arkadaşınızın fotoğrafı altına yaptığınız yorumdan Oculus Quest’te uzakta yaşayan akrabanızla aynı odada buluşup sohbet edip sosyalleşmenize kadar platformlarımızda her deneyimin amacı bağ yaratmak.
Peki neden şimdi?
Dijitaldeki büyük dönüşümlerin gerçekleşebilmesi için içerik üreticilerinin, tüketicilerinin ve dönüşümü sağlamak için gerekli teknolojilerin belirli seviyeye gelmiş olması gerekir. Metaverse ve Sanal Gerçeklik için en önemli gerekliliklerden biri hızlı internet. 2025 itibarıyla dünya nüfusunun yarısının 5G internete erişimi olacağı öngörülüyor. Bununla birlikte 3D Rendering süreleri gittikçe kısalıyor, 3D assetlerin üretimi kolaylaşıyor. 3D modellemedeki gelişmeler, Metaverse’deki gerçekçi görünen içeriğin üretimi için son derece önemli. Öte yandan, dijital varlıkların üretimi ve sahipliği demokratikleşiyor. DappRadar datasına göre 2021 yılında NFT’lerin satışı 25 milyar dolarlık değere ulaştı. Görsel kimliğimize ve dijital varlığımıza dair bu assetler, farklı dijital evrenlere taşınabilirler, Metaverse’de satın alınabilirler. Aynı zamanda, Metaverse’ün ilk basamakları olan AR ve VR teknolojilerine gittikçe alıştık ve severek kullanır hale geldik. 2020 Eylül ayında Facebook IQ tarafından yapılan “Emerging Trends” araştırmasına göre 18-64 yaş arası kişilerin yüzde 82’si son bir sene içinde Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojisini kullandıklarını söylüyorlar. Yine aynı araştırmaya katılanların yüzde 86’sı AR deneyimlerine açık olduklarını dile getirirken yüzde 74’ü AR’ın online ve offline arasındaki boşluğu kapatabileceğini ve bunun markalarla interaksiyona geçmenin eğlenceli bir yolu olduğunu söylüyor. Tüm bunlar olurken Oculus Quest gibi ürünlerle sanal gerçeklik deneyimlerine erişim gittikçe artıyor.
Yine Metaverse’ün yapı taşlarından olan yapay zeka teknolojisi bugün zirvesini yaşıyor. Bu sene Ocak ayında yeni nesil Yapay Zekâ Süper Bilgisayarı’nı (AI Research Supercluster-RSC) geliştirdiğimizi duyurduk. Dünyanın en hızlı yapay zeka süper bilgisayarlarından olan RSC, yeni ve daha iyi yapay zeka modelleri geliştirerek, yüzlerce dilde işlem yaparak, yeni Artırılmış Gerçeklik araçları üreterek Metaverse’ü inşa ederken bize yardımcı olacak.
Bu gelişmeler ve veriler bize Metaverse’e geçişe hazırlandığımızı gösteriyor. Ancak elbette bu birlikte inşa edeceğimiz bir yol ve birlikte çıktığımız bir yolculuk. Bu süreçte içerik üreticileri, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve politika belirleyicilerle birlikte çalışmanın ve Metaverse’ü birlikte geliştirmenin önemine inandığımız için bunu bir yolculuk olarak tanımladık ve Metaverse vizyonunu Metaverse lansmanından önce duyurduk. Metaverse’ün herkes için güvenli, kapsayıcı, güçlendirici ve demokratik olması için dünyadan teknoloji konusunda uzman farklı üniversitelerin bağımsız araştırmalar gerçekleştirmesini sağlıyoruz, XR Programları yürütüyoruz, yetersiz temsil edilmiş grupların daha fazla temsiliyeti için bu gruplardan olan içerik üreticilerine, yazılımcılara, mühendislere destek oluyoruz. Geleceğin sorumlu bir şekilde yaratabilmesi için başlangıç olarak 50 milyon dolarlık bir yatırım yaptık. Şimdi bu yolculuktaki adımları birlikte inşa ediyoruz.
Gelecekte bizi neler bekliyor?
Önümüzdeki 5-10 sene çok heyecanlı olacak ve bu gelecek hepimiz tarafından yaratılacak. Elbette Meta, Metaverse deneyimi sunan ve bu alanda çalışmalar yapan tek şirket değil ve tek bir tane Metaverse olmayacak, ancak Reality Labs’de geliştirdiğimiz ürünlerle Meta’nın Metaverse ekosisteminin olmazsa olmaz bir parçası olduğunu göreceğiz. Yıllardır komünitelere, dijital içerik üreticilerine, e-ticarete, AR-VR teknolojilerine ve Oculus’a yaptığımız yatırımlarda Metaverse vizyonu kendini gösteriyor.
Önümüzdeki senelerde Metaverse’ün inşa edildiğini görürken bir yandan da AR ve VR teknolojilerinin daha da demokratikleştiğini, üretimlerinin daha kolaylaştığını, tüketimlerinin daha geniş kitlelere yayıldığını göreceğiz.
“Metaverse vizyonu” ne demek?
Metaverse’e şimdiden hazırlanmak demek. Hem gelişmeleri takip ederek hem de Metaverse’e giden yolda aksiyonlar alarak.
Metaverse’e giden yolun ilk adımı, ilk yapı taşı AR. Facebook IQ tarafından yapılan “Emerging Trends” araştırmasına göre platformlarımızda 2020 Eylül ayına kadar 1,2 milyon AR Filtre tasarlandı ve bu rakam her geçen gün artıyor. Bu alanda Spark AR’daki gelişmeler daha yaratıcı, daha yenilikçi AR Filtreleri tasarlayabilmemizi sağlıyor. Örneğin; artık Instagram kamerası da ellerimizi ve vücudumuzu algılayabiliyor ve bu algılama ile farklı interaksiyonlar yaratmamız mümkün oluyor. Bugün, platformlarda Hedef Algılayan Artırılmış Gerçeklik teknolojisi (Target Tracking AR) ile fiziksel dünyadaki tanımlanmış objeden AR Filtre aktive edebiliyoruz. Örneğin, bu obje bir ürün ya da bir poster olabilir. Yine lokasyon bazlı AR Filtreler ile AR deneyimini belirli bir fiziksel alan içerisinde, o alanla birlikte çalışacak ve insanların birbirlerinin interaksiyonlarını görmelerine izin verecek şekilde tasarlayabiliyoruz. Ayrıca, bu sene Spark AR GO beta versiyonunu test ettiğimizi duyurduk. Spark AR GO uygulaması herkesin mobil cihazından kolaylıkla AR Filtre tasarlayabilmesini ve bunların platformlarımızda yayına alınabilmesini sağlayacak. AR teknolojisini anlamak, kullanabilir ve burada iş üretebilir hale gelmek, Metaverse’e giden yolda bugün sağlam bir adım atmanızı sağlar. Sanal ortamlar, farklı gerçeklik seviyelerinde ve farklı kalitelerde üç boyutlu görselliklerden oluşur. Artırılmış gerçeklik teknolojisiyle bu dünyaya kolayca adım atabilirsiniz. Bu yüzden AR Filtreleri üretmenizi, kampanyalarınızın, projelerinizin parçası haline getirmenizi, ölçümleyerek öğretiler çıkarmanızı, hem iş üretimi hem de yetenek kazanımı olarak bu alana daha fazla yatırım yapmayı düşünmenizi öneririz.
Bir başka adım ise Metaverse’de de göreceğimiz dijital içerik üreticileriyle işbirlikleri yapmak ve onlarla yakın çalışmak. NFT üreten sanatçılar, AR Filtre geliştiricileri, sanal ya da fiziksel dünyadaki kanaat önderleri ve daha fazlası bizim için “dijital içerik üreticisi”. Onları anlamak ve onlarla çalışmak yine Metaverse’e giden yolda son derece önemli.
Yarının Metaverse’üne hazırlanmak için markanızın dijital varlığını ve deneyimini bugün 2 boyutlu uygulamalar üzerinden kurmanız kritik. Bir yandan fiziksel marka ve alışveriş deneyimini dijital ortama taşırken bir yandan da platformlarımızdaki ticaret yollarını ve alışveriş alışkanlıkları daha iyi anlayabilirsiniz.
Elbette, VR deneyimleri anlamak ve VR projeler yaratmak ya da bunlara entegre olmak da Metaverse evrenini daha fazla anlayabilmenizi sağlayacaktır. Yine markanızı tamamlayacak dijital ürünler ve servisler sunmak, fiziksel ürünlerinizin sanal versiyonlarını sunmak da atabileceğiniz adımlardan. Kısacası, Metaverse’e giden yolda sağlam adımları bugünün teknolojilerini ve güçlerini kullanarak atmalıyız.
İnternetin geleceği Metaverse ve bu geleceği birlikte inşa edeceğimiz için çok heyecanlıyız.
Görkem Yeğin Mert
Meta Türkiye Kreatif Stratejisti
Yorumlar