5G için geri sayım başladı. Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ömer Barbaros Yiş’e göre; kullanıcı terminallerinin olgunlaşmasıyla birlikte, Turkcell müşterileri 5G’yi deneyimleyebilir hale gelecek. 5G ile ilgili Turkcell cephesinde merak edilenleri ve Teknoloji Zirvesi’ni Ömer Barbaros Yiş’e sorduk.
Bu yılki Turkcell Teknoloji Zirvesi’nin genel değerlendirmesini yapabilir misiniz?
Turkcell’in düzenlediği Teknoloji Zirvesi artık gelenekselleşti ve Türkiye’nin en büyük teknoloji buluşması haline geldi. Elbette Turkcell olarak bu buluşmaya ev sahipliği yapmak büyük bir gurur kaynağı. Zirve ile hedefimiz “Sen Yap Diye” mottomuzdan yola çıkarak sadece kendi müşterilerimize değil tüm Türkiye’ye hedeflerine varmaları için yılmadan çalışmaları mesajını vermekti. Bu mesajımızı Yaani Sesli Asistan ile kendi dilimizdeki yapay zekaya merhaba diyerek daha da perçinledik. Genel Müdürümüz Murat Erkan’ın Yaani Akıllı Asistan performansı da bu zirvenin unutulmazı oldu. 20’nin üzerinde oturumda 70’i aşkın fikir önderiyle 10 binden fazla davetlinin bir araya geldiği zirvede, iş ortaklarımız da kendi çözümlerini ortaya koydu. Ziyaretçiler, Ericsson’un sürücüsüz (otonom) aracının yanı sıra Huawei’nin Mate X katlanabilir cep telefonunu Türkiye’de ilk kez deneyimleme şansına sahip oldu. Özetle her yönüyle tam bir teknoloji buluşmasıyla keyifli bir zirveye imza attık.
Bu yılki zirvede 5G ve hayatımıza katacakları en fazla öne çıkan konular arasında idi. Turkcell’in 5G vizyonunu kısaca anlatır mısınız?
Turkcell, 4.5G için kurduğu şebekeyi 5G’ye de hazır olacak şekilde tasarladı. Bu sayede 5G için hazırlıklarımıza 4.5G ile birlikte başlamış olduk. Mevcut şebekemizde yazılım güncellemeleri ile var olan spektrumumuzu kullanarak 5G servisini sunabileceğimiz gibi, yeni tahsis edilecek spektrumları da kullanarak yepyeni servisleri hayata geçirebilecek hazırlığa da sahibiz. Saniyede 1.2 gigabitlik hızla dünyanın en yüksek hızını veren operatörlerden biriyiz. Türkiye dışında bu hızları sağlayan ülkeler İsviçre ve Japonya. NGMN (Next Generation Mobile Networks), ITU, GSMA, 3GPP gibi kuruluşların da etkin üyelerinden biriyiz. NGMN kuruluşunda ülkemizi temsil eden tek operatörüz. Üniversite iş birliklerimiz de bulunuyor. Başta İstanbul Teknik Üniversitesi olmak üzere ODTÜ’nün de yer aldığı ve diğer üniversitelerimizde 5G anlamında önemli çalışmalar, Ar-Ge projelerini gerçekleştiriyoruz.
5G özelinde iş ortaklarınızla yaptığınız çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
Huawei ile Haziran 2017’de 5G testi, Netsia ile Şubat 2018’de RAN deneyimlemesi, Eylül 2018’de Huawei ile ilk 5G sinyalinin verilmesi, Samsung ve İstanbul Teknik Üniversitesi ile Kasım 2018’de FWA deneyimi, Ericsson ile 3.5 GHz bandı üzerinden uçtan uca uluslararası 3GPP standartları ile uyumlu 5G bağlantısı, Huawei Türkiye ve Lapis Havacılık Teknolojileri işbirliğiyle Turkcell 5G Drone çalışmalarını gerçekleştirdik. Son birkaç yıldır, Turkcell olarak bizim de geliştirilmesine katkı sunduğumuz ULAK baz istasyonu ile mobil altyapı tarafında ciddi bir mesafe kat ettik. Bu noktada Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ve BTK’ya da ayrıca teşekkür etmemiz gerekiyor. 4.5G’nin 3. yılını kutladığımız 1 Nisan 2019’da, 5G alanında dünyada bir ilke imza atmanın gururunu yaşadık. Dünyada ilk kez, 4.5G için kullandığımız frekanslar üzerinden 5G sinyali verdik. Bu çalışmayı, şebeke teknolojileri ekiplerimizin çalışmalarıyla İstanbul, Ankara ve İzmir’deki örnek canlı sahalarımızda, mevcut frekanslarımız üzerinden yaptık.
5G için son kullanıcı terminalleri hazır olduktan, 5G için ek frekanslar kullanıma açıldıktan ve endüstriyel çözümler geliştirildikten sonra bu sahalarımızın sağladığı 5G sinyali dijital çağın Türkiye’deki önemli kilometre taşları olacak. Burada 5G’de yerli ve milli ekipmanlar ve çözümler geliştirilmesinin yolunu açacak adımlar atılması da çok kritik öneme sahip. Kullanıcı terminallerinin olgunlaşmasıyla birlikte, müşterilerimiz 5G’yi deneyimleyebilir hale gelecek. 5G çalışmalarımıza önümüzdeki dönemde hız kesmeden devam edeceğiz.
Günlük yaşamı birçok açıdan etkileyecek 5G’nin sizce iş yapma biçimlerimize temel etkisi ve katkısı ne olacak?
Kamuoyunda 5G çoğunlukla internet hızı gibi algılanıyor. Bu doğru ama çok eksik bir öngörü. Yüzlerce cihazın aynı anda internete bağlanması, neredeyse gerçek zamanlı veri iletimi ve hayatın her alanında internet kullanılması 5G altyapısıyla mümkün olacak. 5G sadece yeni bir haberleşme teknolojisi değil, aynı anda ilk dijital dönüşüm teknolojisidir. Bireysel, kurumsal ve sonunda ülke olarak tümüyle dijitalleşeceğimiz bir dönem yaşayacağız. Son günlerde daha sık duymaya başladığımız bir tanım var; Akıllı şehirler. İşte 5G’nin en önemli farkı burada ortaya çıkacak. Önce şehirleri ve sonunda ülkenin tamamını akıllı hale getirecek internet altyapısı 5G ile mümkün olabilecek. Ayrıca 5G ile birlikte sensörlerin daha efektif kullanılması şehirlerde yaşayan insanların yararına olacak çoğu çözümü de beraberinde getirecektir.
5G ile birlikte yüksek hızlı internetin daha fazla kitlelerle buluşması ekonomik büyümeye katkıda bulunacaktır. Yine 5G’nin doğru iş modeli ile ekonomik katkıya dönüşeceği de açıktır. Avrupa hayata geçen Endüstri 4.0 uygulamaları, Amerika’da sunulmaya başlanan Sabit Kablosuz Erişim Hizmeti, 5G’nin iş modeline dönüşen önemli uygulamaları arasında sayılabilir. Bu sayede sadece yeni teknolojinin sağladığı ekonomik katkı değil aynı zamanda bu iş modelinin geleneksel yöntemler ile yapılmasından sağlanan tasarruf da katkı hanesine yazılacaktır. 5G teknolojisini doğru iş modeliyle deneyimlemenin ekonomik faydalarının yanı sıra bu teknolojiyi ilk üretecek ülkeler arasında yer almanın da ciddi avantajlarını yakalayacağımız bir zamanı yaşıyoruz.
Yorumlar