Skip to main content

Türkiye’de spor medyasının ve klüplerin, dijitaldeki gelişmeleri göz önüne almaları ve teknolojinin imkanlardan yararlanarak pazarlama faaliyetlerinde üstünlük kurmaya çalışmaları son dönem dikkat çeken bir durum. ComsCore verilerinden yola çıkarak Türk…

Türkiye’de spor medyasının ve klüplerin, dijitaldeki gelişmeleri göz önüne almaları ve teknolojinin imkanlardan yararlanarak pazarlama faaliyetlerinde üstünlük kurmaya çalışmaları son dönem dikkat çeken bir durum. ComsCore verilerinden yola çıkarak Türk sporunun dijitalleşme sürecini sizler için yorumladık.

Türk insanının spor yapmaktan çok izlemeyi sevdiği bir gerçek. Son yıllarda özellikle İnternet’e olan erişim oranının artması ve sosyal ağlarla birlikte izleyicilerin spor medyası ile adeta bütünleşmesi  bu ilgiyi büsbütün perçinlemiş durumda. Üstelik bu ilgi artık kadınlı-erkekli  7’den 70’e tüm ülkenin hemen her platforma sohbet olarak taşıyabileceği bir düzeyde. ComScore Şubat 2012 verilerine göre Türkiye’de 14 yaş üstü ev ve iş yeri İnternet kullanıcıları arasında yapılan değerlendirmede spor sitelerini takip eden tekil ziyaretçi sayısı 16 milyon 472 bin. Bu rakam geçtiğimiz yıl aynı döneme göre yüzde 17 daha fazla. Türk sporunun futbol odaklı olduğu ve geçtiğimiz yıl Türk futbolunda yaşanan, pek çok kişiyi futboldan soğutan olaylar göz önünde bulundurulduğunda bir artış daha büyük bir önem arz ediyor.  Demografik değerlendirmelerde ise 15-24 yaş arası erkeklerin spor sitelerini en fazla takip eden grup olduğunu görüyoruz. Türk kadınları en az erkekler kadar spor sitelerine ilgi gösteriyor. 18 yaş üstü spor sitelerini takip eden kadın sayısı 8 milyon 966 bin.

Türkiye Avrupa’da lider

Şubat ayında  Avrupa’da spor sitelerini ziyaret eden kişi sayısı yüzde 15’lik bir artış göstererek yaklaşık 177,1 milyona ulaştı. Yani Avrupa’da İnternet kullanıcılarının yüzde 45,8’i bir spor sitesini ziyaret etti. Türkiye’deki spor sitesi ziyarteçileri ise Avrupa katagorisinin yüzde 70,7 ile en hızlı artışını göstererek 16,4 milyon kullanıcıya ulaştı. Dünyada ise Türkiye yüzde 70,9’luk ziyaretci oranıyla lider olan ABD’nin ardından ikinci sırada yer alıyor. Yüzde 70’lik ziyaretçi oranıyla spora olan ilgisini kanıtlayan İrlanda 3. sırada yer alırken, İspanya yüzde 65,9 ve İngiltere yüzde 64,3’lük ziyaretçi oranlarıyla listedeki yerini alıyor. Türkiye’de tekil ziyaretçi sayısı açısından en çok takip edilen spor sitelerine baktığımızda ise ilk üç sırada Milliyet Spor, Sahadan.com ve Milliyet karşımıza çıkıyor. Bu sitelere olan erişimler de oldukça yüksek.

Bahis siteleri önemli bir dönüm noktası

Spor siteleri  Türkiye’de aslında 1998’den bu yana oldukça yoğun şekilde ziyaret edilen siteler. Ancak 2004 sonunda Türkiye’de spor bahislerinin Iddaa markası ile yaygınlaşması bu ilginin katlanarak artmasına neden oldu. Bu gelişmeyi sporda dijitalleşme sürecinin dönüm noktalarından biri olarak görebiliriz. Türkiye’de en çok takip edilen spor sitelerinden olan ve üyelerine aynı zamanda bahis hizmeti de sunan Maçkolik Kurucu Ortağı Erdem Yurdanur,  bahis sitelerine olan ilginin artması spora olan ilgiyi nasıl tetiklediğini şöyle anlatıyor: “Öncelikle iddaa oyunu şans kadar hatta daha fazla bilgiye dayanır. Hangi takımdaki hangi oyuncunun ne durumda olduğu, takım ve oyuncuların hangi istatistiklere sahip olduğu gibi bilgiler çok önemli. Böyle olunca bahise meraklı bir kişinin spora da meraklı hale gelmesi çok doğal. Biz Mackolik.com ve Sahadan.com olarak zaten daha çok sporun istatistiksel tarafına odaklanmış durumdayız ve bu siteler bugün Türkiye’nin en populer siteleriyse demek ki,  bahise olan ilgi spora olan ilgiyi de artırıyor.”

Spor yayıncılığının DNA’sı değişiyor

İddaa ile birlikte Türk insanının gerek geleneksel gereksel dijital mecralarda spora olan ve giderek artan ilgisinin pek çok nedeni var. Bunların başında hibrit yayıncılığın yaygınlaşmaya başlamasıyla birlikte spor karşılaşmalarına, haberlere, yorumlara eskiye göre çok daha kolay bir erişimin söz konusu olması. Örneğin, sosyal medya artık en yaygın kullanılan ‘haber ajansı’ konumunda.  Spordaki gelişmeleri sosyal medya üzerinden, geleneksel haber ajanslarına kıyasla ortalama 20-30 dakika daha önce öğrenmek mümkün. Sosyal medyanın bu gücünün farkına varan TV programları da sosyal ağları yayın akışlarına dâhil etmiş durumdalar. Örneğin spor programları, Facebook, Twitter ve İnternet siteleri üzerinden izleyicilerinin gönderdiği soru ve yorumları program içerisinde paylaşıyorlar. Programlarda soruları cevaplandırıp, yapılan yorumlar ışığında olaylar irdeleniyor. Ayrıca sosyal medyada programlar hakkında yapılan olumlu-olumsuz tüm yorumlar değerlendiriliyor.

İzleyici artık daha aktif

Bu yeni yayın formatı izleyiciyi spor medyasının bir parçası yapıyor. Sosyal ağların bu gücünün ve izleciye ulaşma hızının önemli olduğuna dikkat çeken Sports TV Genel Yayın Yönetmeni İlhan Uzundurukan, bilgi çokluğunun getirdiği bilgi kirliliğine de çok fazla kapılmamaya, sosyal medyada yer alan bir haberi güvenilir bir kaynaktan teyit etmeden vermemeye özen gösterdiklerini belirtiyor. Sporcuların ve spor camiasından etkin kişilerin sosyal medyada yer alması yayıncılık içim genel olarak bir avantaj. Onların görüşlerine birinci ağızdan, çok daha çabuk ve anında ulaşabiliyorsunuz. Ama aynı bilgiye herkes aynı anda ulaşabildiği için ‘özel röportaj’ ‘haber atlatma’ gibi kavramlar giderek önemini yitiriyor.

Spor gazeteleri dijitali sevdi

Basılı yayında TV gibi dijitalin önemine kısa sürede vakıf oldu. Birçok spor gazetesi 2000’lerin başından itibaren İnternet siteleriyle, son birkaç yıldır ise mobil platformlarda yer almaya başladılar. Dijitalin hemen her mecrasında var olan Türkiye’nin önde gelen spor gazetelerinden Fanatik’in İnternet Yayın Müdürü Mert Köroğlu teknolojik dönüşüm sonrası basılı spor medyasının geleceği konusunda şunları söylüyor: “Her şeyin baş döndürücü bir hızla değiştiği ve hızla tüketildiği bu süreçte sektörün ilk ve en uzun soluklu yayın mecrası olması sebebiyle basılı gazeteden kolay kolay vazgeçilemeyeceğini ve bugünlerde kaybetmeye başladığı itibarını bir gün mutlaka geri kazanacağını düşünüyorum.”

Teknolojinin katkısı büyük

Spor medyasının dijitalleşme sürecine bir diğer önemli katkı da 3D ve HD teknolojilerinin yaygınlaşması. Özellikle 3D yayınlanan spor karşılaşmaları izleyiciler için bugün çok yeni olmasa da  yayınlar için hâlâ önemli bir heyecan unsuru.  Bununla birlikte mobil teknolojilerin gelişimi de spor medyasında bilgiye erişim açısında önemli bir fark. Eskiden telefonların yapabilecekleri sınırlı olduğundan İnternet sitelerinde paylaşılan içerik ile mobilde verilen içerikler çok farklıyken, bugün neredeyse mobilden herşeyi verilebiliyor. Bu anlamda son birkaç yılda mobil kullanım çok ciddi şekilde artmış durumda.

Taraftar hatlar hâlâ büyük ilgi görüyor

Mobil sektörden Türk spor dünyasına bir diğer katkıda GSM tarafından geliyor. Önce dört büyük kulüp, ardında diğer pek çok futbol kulübüyle işbirliği içine giden Avea’nın sunduğu GSM hatlar hâlâ taraflarca yoğun ilgi görüyor. Avea, Kartalcell, Fenercell, GSMobile, TrabzonCell ve Samsuncell’den sonra İzmir’in en köklü dört takımı Altay, Buca, Göztepe ve Karşıyaka ile işbirliği yaptı. Şu ana kadar 1,5 milyon hat satışı gerçekleştiren Avea, kulüplerin hem faturalı hem de faturasız tarife portföylerini zenginleştiriyor ve pazarda ciddi rekabet oluşturuyor.

Şampiyona özel tarifeler

Avea’nın şampiyonluk yarışı kızışırken taraftara özel sunduğu faturasız Şampiyon tarifesi ile müşteriler hem iletişim ihtiyaçlarını avantajlı bir şekilde sağlıyor hem de kulüplerine destek oluyorlar.Avea’nın geçtiğimiz günlerde numarasını Avea’ya taşıyan bireysel faturasız müşteriler için sunduğu Heyecanlı Paket’e geçen kullanıcılar, takımlarının Süper Lig’de atacakları her golün 50 katı haftalık her yöne SMS ve İnternet paketi kazanıyorlar. Böylece takımlar, attıkları gollerle taraftarına da kazandırmış olacak. Takımına sahip çıkmak gibi psikolojik bir ihtiyaca hizmet veren bu hatlar, tüketiciye katkı sağlayan servislerle birleşince taraftarlar da bu hatlara ilgi göstermeye devam ediyorlar.

Kulüpler dijitale yatırım yapıyor

Spor medyasında yaşanan bu dijitalleşme sürecine spor kulüplerimiz de kayıtısız kalmıyor elbet. Başta dört büyük spor kulübümüz olmak üzere tüm spor kulüplerimiz bu alanda yatırımlarını sürdürüyorlar. Galatasaray Spor Kulübü bu işin öncülerinden. Galatasaray TV’yi tüm dijital platformalara taşıyan kulüp İnternet’ten Digiturk’e iPhone’dan iPad’e tüm mecralarda yayın yapıyor. Galatasaray Klübü Pazarlama ve İletişim Direktörü Ertuğ Sılay iletişim konusunda tüm platformları aktif olarak kullandıklarını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “GS TV dışında dailymotion’da da bir hesabımız varb ve iletişimimiz konusunda burayı aktif olarak kullanıyoruz. Örneğin Fatih Terim’in imza törenini Dailymotion üzerinden 80 bin kişi izledi. Bu arada Gsbonus sahiplerine sunduğumuz açık artrıma sitemizde üyelerimize sadece bonus puanlarıyla alabilecekleri fırsatlar sunuyoruz.  GS Store olarak da çevrimiçi  satışlarımız sürüyor.”

Sosyal medyanın itici gücü

Bir futbolcunun ya da klübünün gün aşırı trend topic olduğu bir ülkede sosyal medyanın spor üzerinde ne kadar etkili olduğunu söylemeye bile gerek yok aslında. Bu gücün öneminin farkında olan klüpler sosyal ağları aktif olarak kullanmaya özen gösteriyorlar. Klüpler özellikle Facebook ve Twitter’da aktifler. Facebook’ta en çok hayranı olan takım ise 6,7 milyon ile Galatasaray. Onu 5,5 milyon ile Fenerbahçe, 3,4 milyon ile Beşiktaş ve 407 bin ile Trabzonspor izliyor. Twitter’da da durum pek farklı değil. Galatasaray’ın takipçi sayısı 1,1 milyon, Fenerbahçe’nin 759 bin, Beşiktaş’ın 155 bin ve Trabzonspor’un ise yaklaşık 55 bin. Trabzonspor Kulübü Kurumsal İletişim Direktörü Altuğ Atalay Facebook sayfalarını beğenenlerin diğer 3 kulübün Facebook sayfalarına göre az sayılabilir olduğunu ancak burada sayfalarını diğerlerinden ayıran bazı özellikler olduğuna dikkat çekiyor: “Diğer kulüp sayfaları, Facebook’ta kendi isimlerini kullanan sayfaları kapatıp oradaki hayranları kendi profillerine aktarmak yöntemini seçmesine rağmen biz açılan bu tür sayfaları bu güne kadar kapattırmayı düşünmedik. Önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili tekrar değerlendirme yapıp yeni aksiyonlar alacağız.”

İşin bir de etik yanı var

Sosyal medyayı klüpler kadar sporcular da aktif bir şekilde kullanıyor. Özellikle Twitter futbolcular için kimi zaman itiraf yer  kimi zamansa rakiplerine sövdükleri er meydanı. Sporcuların yaptıkları paylaşımlar zaman zaman klüplerle ve taraftarla aralarında gerginliklere neden oluyor. Ertuğ Sılay Galatasaray Kulübü olarak sporcularına sosyal ağ paylaşımları konusunda herhangi bir sınırlama getirmediklerini,  sadece etik değerlerine ve kulübe zarar vermemelerini beklediklerini dile getiriyor.  Aynı şekilde Altuğ Talay da bu güne kadar futbolcularına sosyal medya paylaşımları konusunda herhangi bir kısıtlama getirmediklerini belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Futbolcularımızın bu konuda yeterince bilinçli olduğuna ve hem kendilerini hem de kulübü olumsuz yönde zarara uğratacak bir paylaşımda bulunmayacaklarını düşünüyoruz. Yine de zaman zaman sosyal medya kullanımıyla ilgili kendilerine bilgilendirmeler ve yönlendirmeler yapıyoruz.”

Maçkolik Kurucu Ortağı Erdem Yurdanur

‘Futbolun Wikipedia’sı olmaya çalışıyoruz”

Biz İnternet, mobilin hemen hemen her platformu, akıllı TV’ler gibi her yerde olmaya çalışıyoruz. 30 kişilik yazılım ekibimiz sadece kendi hayallerinin peşinde koşan bir ekip olduğundan sadece zamanla yarışıyoruz. Türkiye’de yakaladığımız başarıları dünyada da yakalamak önümüzdeki dönemdeki en büyük hedefimiz ve yeni yıl daha çok bu hedefe yönelik çalışmalarla geçecek. En büyük iddiamız Mackolik’in kendi konusunda dünyanın en kapsamlı futbol sitesi olduğudur ve bunu dünyada da başararak bir nevi ‘Futbolun Wikipedia’sı olmaya çalışıyoruz.

Fanatik İnternet Yayın Müdürü Mert Köroğlu

Fanatik’in dijitaldeki yolculuğu

“Fanatik’in 1995 yılında basılı gazeteyle başlayan ve 2000 yılında İnternet’le devam eden yayın serüveni bugün mobil mecrada Fanatik Mobil markasıyla devam ediyor. Dijital mecrada cihaz sahiplik rakamlarına göre iş ve ürün geliştirme modeli uyguladığımız için şu anda sadece normal mobil ve iPhone uygulamalarımız mevcut ama çok kısa bir süre içerisinde ülkemizdeki sahiplik oranları hızla artmakta olan Anroid telefonlar, tablet bilgisayarlar ve tabii ki Ipad için özel uygulamalarla kullanıcılarımızın karşısına çıkmaya hazırlanıyoruz. Özellikle iPad uygulamamızın hem tasarım hem de uygulama anlamında çok iddialı olacağını söyleyebilirim. Ayrıca iPad’de diğer mobil mecralarımızdan farklı olarak özel bir yayın politikası izleyeceğiz ve burada da pek çok yenilik kullanıcılarımızı bekliyor olacak. Gazete olarak sosyal medyayı aktif olarak kullandığımızı söyleyebilirim. Ülkemiz özelinde sosyal medyanın baş aktörleri konumundaki Facebook ve Twitter mecraları üzerinden kullanıcılarımızla doğrudan iletişim kuruyoruz. Her iki mecraya özel yaptığımız yayınlar ve kullandığımız farklı enstrümanlarla kullanıcılarımızla iletişimimizi sıcak tutmaya çalışıyoruz.”

-Digital Age mayıs sayısı