Skip to main content

Ülkemizde faaliyet gösteren yerli ve yabancı mobil araç çağırma girişimlerine hangi özellikleriyle öne çıktıklarını sorduk. Uygulamalardan kimisi yüksek sayıda araca sahip olmasını örnek gösterirken, diğerleri de tam şeffalığı öne çıkarıyor.

BiTaksi Nazım Salur Kurucusu diğer mobil araç çağırma uygulamalarıyla farklarını şu şekilde açıklıyor:Yüksek sayıda sürücü ile çalıştığımız için BiTaksi üzerinden taksi bulmak daha kolay. Ayrıca puanlama sistemiyle sürücüleri kendi aralarında yarıştırarak performanslarını yükseltiyoruz.” Nazım Salur ayrıca  Sürücü Sadakat Programı ile de çeşitli hediyeler verip, marka aidiyetini sağladıklarını belirtiyor. Öte yandan, Salur’a uygulamanın kullanımıyla ilgili son kullanıcı tarafında kafa karışıklığı olup olmadığını da soruyoruz. Salur, “Bizim uygulamayla  ilgili bir kafa karışıklığı yok. Diğerleriyle ilgili yorum yapmak istemiyorum” cevabını veriyor.

Careem Kurucu Ortak ve CEO’su Mudassir Sheikha, diğer şoförlü araç çağırma servislerinden iki sebeple ayrıldıklarına inanıyor: “Bunlardan birincisi, bu coğrafyada kendimizi yetiştirmiş olmamızın sonucu olarak bölgeye hâkimiyet; ikincisi ise, misyonumuzun insanların hayatında fark yaratmak ve öncelikli olarak yerel topluluk üzerine odaklanmak olması.” Sheikha’ya göre, pazarı bu şekilde kapsamlı olarak anlayabilmek, insanların ihtiyaçlarını en güvenilir şekilde tamamlamamızı sağlıyor. Sheikha, diğer noktaları ise “İnsanların ihtiyaçlarına örnek olarak üyelerin yolculuk sırasında ve sonrasında doğrudan arayabileceği bir çağrı merkezinin olması, ileri tarihe araç rezervasyonu yapılabilmesi, aynı anda birkaç rezervasyon yapabilme ve nakit ödeme olanaklarını sayabiliriz” şeklinde sıralıyor.

Yasal zeminde yolculuk önemli

Olev Kurucusu Ertunç Çiriş, Olev’in ilk farklılık olarak şehiriçinde adresten adrese ulaşım alanında ilk yerli uygulama olma özelliğine sahip olduğunu söylüyor. “En önemli özelliklerimizden birinin tamamen yasal bir zeminde hizmet sunmak olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’de kurulu bir şirket olarak, kazancımızın vergimizi ödüyoruz ve sadece kazancının vergisini ödeyen araç sahipleri ile çalışıyoruz” diyen Ertunç Çiriş, araçların konforu ve temizliği ile sürücülerin yaklaşımı gibi hizmet kalitesini kapsayan konularda da iddialı olduklarını kaydediyor.

Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı’nın verdiği bilgiye göre,   mobil uygulamalarını kullanmak basit ve tek tuşla araç çağırılabiliyor. Neyran Bahadırlı, “Çağırdığınız araç tipini tek tuşla belirleyebiliyor, çağırdıktan 5 dakika içerisinde çağrıyı iptal edebiliyorsunuz. Tüm Uber yolculukları kayıt altında, geçmişe yönelik veriler de şeffaf olarak tutuluyor. Uber’de yolcular kendi yolculuk rotalarını diledikleri kişilerle mesaj olarak anlık olarak gönderebiliyorlar. Yani her anlamda bir şeffaflık söz konusu” diyor. Uygulama içerisindeki yardım tuşu ile 7/24 Uber destek ekibine ulaşabiliyorsunuz. Dünyanın her yerinde aynı uygulama ile yolculuk yapabiliyorsunuz.

Araç çağırma uygulamaları mevzuatla ilgili umutlu konuşuyor

Mobil araç çağırma uygulamalarının önlerinde duran en önemli sorunların başında mevzuata ilişkin sorunlar geliyor. Girişimler bu sorunun farkında ve ilgili düzenleyici kurumlarla görüşülerek sorunların aşılacağını düşünüyor.

Nazım Salur / BiTaksi Kurucusu

İletişim ve işbirliğine açığız

Bu dünyada yeni oluşan ve hızlı büyüyen bir sektör. Türkiye’de de öncülüğünü BiTaksi yaptı. Sonra başka yerli ve yabancı oyuncular da pazara girdiler. Türkiye’deki yürürlükte olan mevzuat nedeniyle sektörün gelişmesinin önünde bir çok zorluk var. Burada mevzuatın daha liberal ve rekabetçi olarak yeniden düzenlenmesinde fayda var. Biz bu konuda umutlutyuz ve iletişim ve işbirliğine açığız.

Mudassir Sheikha / Careem Kurucu Ortak ve CEO’su

Mevzuata uygun ve saygılı davranıyoruz

Kesinlikle kamu ile iletişime geçmekte hiçbir problem yaşamıyoruz. İletişime geçmekten ziyade ‘’aynı paydada buluşmak’’ daha doğru. Biz, şirketimizin ilk yapı taşından itibaren sürdürdüğümüz işbirlikçi tutumumuzdan kaynaklı olarak bölgenin lider şoförlü araç çağırma hizmetiyiz. Var olduğumuz her pazarda, topluma yararlı olmak amacıyla, kamu ve regülasyona uygun ve saygılı davranıyoruz.  Şoförlü araç çağırma hizmetleri, ulaşım ekonomisinin sadece yüzde 1’ini oluşturuyor. Bu demek oluyor ki,  yüzde 99’luk büyük bir fırsatımız mevcut. Vizyonumuz Orta Doğu ve Afrika bölgesindeki en büyük insan taşımacısı şirket olmak. Endüstride yenilik, teknoloji, Ar-Ge çalışmalarıyla yeni standartlar belirlemek ve Pakistan’dan Türkiye’ye, ayakizlerimizi sürdürmeyi amaçlıyoruz.

Ertunç Çiriş / Olev Kurucusu

Kısa sürede kuralların netleşeceğini öngörüyoruz

Devletimizin ilgili kurumları bu tip teknolojik yatırımları ve gelişmeleri yakından takip ediyor. Biz de Olev olarak birçok ilgili kurumla toplantılar yapıyoruz. Sektörün kendi kurallarını belirlemesi, sektörün yabancı üyelerinin de mevzuata ve vergi sistemine uygun çalışması için görüşlerimizi iletiyoruz. Bu alanda, tahmin edilenden çok daha hızlı yanıt veren ve uyum sağlayan devlet kurumlarımız var. Kısa sürede sektörle ilgili tüm kuralların netleşeceğini öngörüyoruz. Yabancı markaların ülkemiz malî ve hukukî altyapısına uygun çalışmamaları sebebiyle önemli vergi kaçakları oluşuyor. Bu fark sektörde haksız rekabeti yaratıyor. Sektördeki tüm şirketlerin vergi ve çalışma modellerinin detaylı incelenmesi ve uygun çalışmayanlara yaptırım uygulanması gerekiyor.

Neyran Bahadırlı / Uber Türkiye Genel Müdürü

Regülasyon rekabeti ve tüketici huzurunu üst seviyeye taşımalı

Uber hizmet verdiği şehirlerle kanun belirleyicilerle ve komitelerle el ele çalışarak rekabeti ve yenilikleri yasalara uygun bir şekilde hayata geçiriyor. Yerel yönetimlerle işbirliği yapıyoruz, belediyeler ve ulaştırma komiteleriyle ortak stratejiler geliştiriyoruz. Büyük şehirlerde kullanılan araç paylaşımı teknolojisi toplu taşıma sistemlerini tamamlayıcı bir rol üstleniyor. Regülasyonlar mutlaka rekabeti ve tüketicinin huzurunu en üst seviyeye taşıyacak şekilde hazırlanmalı. Bu hem sürücülerin bundan faydalanabilmesini hem erişilebilir ücretleri hem de daha fazla sürücü ortağımızın sisteme dâhil olabileceği bir sistem kurmamızı sağlıyor, böylelikle herkes için ekonomik bir faydaya dönüşüyor.