Skip to main content

YouTube’un kurmuş olduğu ve diğer video platformlarının da kullandığı bildirim sisteminin kötüye kullanma örnekleri yüksek sayıda. Normal şartlarda, kişilik haklarının ihlali veya hakaret sebebiyle kaldırılamayan videolar, sistemin kötüye kullanılması sebebiyle telif hakları ihlali gerekçesiyle yayından kaldırılabiliyor.

Geçen ay YouTube ve benzeri video platformlarında telif hakkı sorunlarının nasıl aşılmaya çalışıldığından bahsetmiştik. [Bölüm 1: dgtl.ag/2rw90lo] [Bölüm 2: dgtl.ag/2rw90lo]

Video platformları, telif hakları uyuşmazlıklarını kendi içinde oluşturdukları özel inceleme birimlerinin yanı sıra dünyanın çeşitli ülkelerinden içerik ve çözüm ortağı olarak kabul ettiği meslek birlikleri, yapımcı firmalar, içerik ajansları ve çok kanallı ağlar aracılığıyla çözebiliyor.

Dünyada ve Türkiye’de birçok video, telif haklarının ihlali nedeniyle yayından kaldırılabiliyor veya amatör videolarda olduğu gibi, izlenme sayısının çokluğuyla oluşan reklam gelirleri kullanılan müziğin yapımcısına doğrudan aktarılabiliyor.

YouTube’un kurmuş olduğu ve diğer video platformlarının da kullandığı bu bildirim sisteminin kötüye kullanma örnekleri de yüksek sayıda. Normal şartlarda, kişilik haklarının ihlali veya hakaret sebebiyle kaldırılamayan videolar, sistemin kötüye kullanılması sebebiyle telif hakları ihlali gerekçesiyle yayından kaldırılabiliyor. Müzik, TV ve sinema dünyasındaki yoğun rekabet nedeniyle birbirlerinin içeriklerini haksız yere şikâyet edenler de cabası. YouTube sistemin kötüye kullanılmasını önleyememekten dolayı yoğun şekilde eleştiriliyor, ancak bu işi yüz milyonlarca içeriğin olduğu ve onbinlerce şikâyetin olduğu bir ortamda hakkıyla yapabilmek çok mümkün değil.

2013’te Nintendo kendi oyunlarındaki ekran görüntülerini yayımlanan kullanıcıların yayınlarını engellemek istedi. 2 yıl süren çekişme sonunda Nintendo oyun görüntüsü yayımlayan kullanıcılarla reklam gelirlerini paylaşmayı kabul etti. Viacom ve İngiliz Premier Ligi gibi büyük yayıncılar, kendi içeriklerinin başkaları tarafından yayımlanmasını engellemediği gerekçesiyle YouTube’u dava ettiler. YouTube savunmasında, yayıncıların kendi haklarını kendisinin koruması gerektiğini YouTube’un böyle bir görevi olmadığını belirtti. Uzun süren yargılama sonrasında davalar anlaşmalarla bitti. Ancak anlaşma şartları kamuya açıklanmadı.

2012’de bir Alman Mahkemesi kullanıcıların yüklediği içerikten dolayı YouTube’un da doğrudan sorumlu olduğunu hükme bağladı. Davayı açan Alman müzik meslek birliği GEMA, YouTtube’u yeterli korumayı sağlamamakla suçlamıştı. Sonuçta 2016 yılında GEMA ile de anlaşma sağlandı.

Çağatay Akman, Aleyna Tilki ve Balıkesir’in Çılgın Eşekleri
Türkiye’de 2,5 yıl kadar engelli kalan YouTube’un ilginç bir açılma hikâyesi olduğundan bahsetmemek olmaz. Atatürk’e hakaret içeren videolardan dolayı YouTube, mahkeme kararına rağmen bu videoları çıkarmamıştı. Daha sonra Almanya’daki bir yetkili ajansa Kültür Bakanlığı tarafından yetki verildi ve ilgili hakaret videoları, 2010 yılında, Atatürk’ün telif hakkı korumalı görüntülerini barındırdığı ileri sürülerek YouTube’dan kaldırılmıştı. Mahkeme de bu videoların kaldırılması üzerine YouTube erişim yasağını kaldırmış oldu.

Henüz bu yıl, Çağatay Akman isimli genç bir şarkıcının Gece Gölgenin Rahatına Bak isimli şarkısı 200 milyon izlenmeyi geçtikten hemen sonra, bu şarkının Anna RF isimli bir grubun Jump isimli şarkısından alıntı olduğu iddia edildi ve şikâyet üzerine video YouTube’dan kaldırıldı. 2 hafta sonra şarkı tekrar yayındaydı. İşin ilginç yanı, bu şarkının esas kaynağının Mehmet Ali Sezer isimli bestecinin 1994 tarihli Her Şeyim Oldun isimli şarkı olması.
Aleyna Tilki’nin 300 milyondan fazla izlenmeye sahip olan Cevapsız Çınlama şarkısı, telif hakkı nedeniyle YouTube’dan kaldırıldı. Daha sonra bunun yanlış bir bildirim olduğu anlaşıldı.

Yanlış bildirimler konusu deyince, Balıkesir’in Çılgın Eşekleri videosunu anmak şart oldu. 2008’de yüklenen ve iki eşeğin çiftleşmesini konu alan video 2014 yılına gelindiğinde o kadar izlenmişti ki, o yıl Kalbimin Tek Sahibi şarkısıyla büyük çıkış yapan İrem Derici bu eşeklerin izlenme sayısını bir türlü aşamadığını esprili bir şekilde dile getirmişti. Sonrasında eşeklerin videosunun destekçileri ile İrem Derici hayranları arasında YouTube izlenme şampiyonluğu yarışı başladı. En sonunda eşeklerin videosu telif hakkı şikâyetiyle yayından kaldırıldı. “Telif haklarıyla eşeklerin ne alakası olabilir,” şeklinde tepkiler çoğalınca eşeklerin videosu tekrar yayına girdi. Bu eşek videosunun neden bu kadar çok izlendiği apayrı bir araştırma konusu olmalı. Konuya devam edeceğiz.