Skip to main content

Elektronik para, yasal altyapıya kavuştu

Yeni kanuna göre, kendi hizmetleri için kendi sistemleri aracılığıyla veya banka aracılığıyla ödeme alan şirketlerin epara konusunda lisans almasına gerek olmayacak. Örneğin, ön ödemeli hediye kartı veren mağazalar ile otoyol geçiş ücretlerini PTT veya banka ile toplayan Karayolları Genel Müdürlüğü bu kanun kapsamına girmemiş olacak.

Elektronik para işlemleri ve ödeme hizmetlerini sunan firmalar, uzun zamandır Türkiye’de herhangi bir mevzuata tâbi olmadan, mevcut bankalarla anlaşma yaparak faaliyetlerini sürdürüyorlar. Mevduat toplamanın yanı sıra ödeme kabul etme, havale ve elektronik fon transferleri için sadece bankalar lisans sahibi olduğu için, fatura ödeme hizmetleri, kredi kartı ve elektronik para işlemleri hep bankalarla birlikte yürütülmek zorunda kaldı. Bunun bir tek istisnası cep telefonu operatörleriyle mikro düzeyde yapılan mobil ödeme sistemleri oldu. Zaten bu yöntemde bile bankalar yine kullanılmak zorundaydı.

27 Haziran’da Resmî Gazete’de yayımlanan Ödeme Ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri Ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’a göre, artık Ödeme Sistemleri ve Elektronik Para Hizmetleri sunan firmalar, doğrudan BDDK’dan lisans alarak faaliyet yürütebilecekler. İkincil düzenleme olan yönetmelikler henüz yayımlanmadı, ancak yönetmelikler yayımlanana ve yayımlandıktan itibaren 1 yıl geçene kadar mevcut firmalar hizmetlerine devam edebilecekler.

Yeni kanunda epara lisansı almaya gerek kalmayacak

Elektronik para, aslında nakit paranın tam karşılık değerini ifade eden veri (data) olarak saklanan ve nakledilen bir değerdir. Karşılığın nakit olarak ayrılması zorunludur. Örneğin, ön ödemeli kartlar, kod numarası bulunan oyun kartları, akbil denilen butonlar, köprü otoyol geçişlerinde de kullanılabilen NFC veya RFID teknolojisi kullanan etiketler, kartlar, SMS ile mikro ödemeler, cep telefonları, aslında elektronik paranın kullanımını ve dolaşımını kolaylaştıran teknolojilerin sadece bir kısmını oluşturuyor.

Avrupa Birliği direktifine göre, epara, arz edenin yükümlülüğünü temsilen elektronik bir alette muhafaza edilen ve kullanıcılar tarafından genel kabul görmüş bir ödeme aracı olarak kullanılabilen parasal değerleri ifade ediyor. Teknoloji gelişmeye müsait olduğu için ve yepyeni epara ürünlerinin çıkabileceği de göz önüne alınarak geniş bir tanım yapmaktan özellikle kaçınılıyor.

Yeni çıkan kanuna göre, kendi hizmetleri için kendi sistemleri aracılığıyla veya banka aracılığıyla ödeme alan şirketlerin epara konusunda lisans almasına gerek olmayacak. Örneğin, ön ödemeli hediye kartı veren mağazalar ile otoyol geçiş ücretlerini PTT veya banka ile toplayan Karayolları Genel Müdürlüğü bu kanun kapsamına girmemiş olacak.

Bu kanunu en çok isteyen firmaların başında kuşkusuz PayPal geliyordu. Zira, PayPal, birçok ülkede faaliyet göstermesine rağmen uygun bir lisans tipi olmadığı için Türkiye’de resmî olarak elektronik para ihracı ve ödeme işlemi yapamıyordu. Şimdi artık gerekli başvuruları yaparak Paypal ve WebMoney gibi uluslararası elektronik para şirketleri lisans sahibi olabilecekler.