Skip to main content

Mesafeli satış sözleşmesinin yanındaki kutucuk tıklanarak kabul beyanı açıklanan metin için bir damga vergisi ödenmesi gerekmediğini düşünüyorum. Bunun aksi bir yorumun Damga Vergisi Kanununa aykırı olacağı gibi böylesi bir durumda e-ticaret şirketlerine yaklaşık yüzde 1’lik ek bir maliyet gelecek

Bildiğiniz üzere vergi mevzuatımızda “Damga Vergisi” olarak adlandırdığımız bir vergi türü var. Kabaca tanımlamak gerekirse; kanunda belirtilen sözleşme ve bazı işlemlerden, üzerinde yazılı bedel esas alınarak oransal ya da maktu yani değere bakılmaksızın sabit bir rakamın vergi olarak devlete aktarılması diyebiliriz. Burada belirtilen sözleşmeler de genel olarak fiziken imzalanan sözleşmeler olarak karşımıza çıkmaktadır.

“Damga vergisi ile dijital hayatın ne ilgisi var ki,” dediğinizi duyar gibiyim. Maalesef artık damga vergisi mevzusu elektronik ticaret yapanların ilgi alanına girmek zorunda. 15.07.2016 Tarihli “Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” un 28. Maddesi ile Damga Vergisi Kanunu’nun ilgili kısmına madde eklendi ve Mesafeli Satış Sözleşmeleri de Damga Vergisi alınacak metinler olarak kabul edildi. Sadece Mesafeli Satış Sözleşmeleri değil toplamda 6 tip tüketici sözleşmesi damga vergisine tabi kılındı. Ama burada konumuz elektronik hayat olduğu için sadece mesafeli satışlara ilişkin düzenlemeye değineceğim.

Bu kanun medyada torba kanun olarak adlandırılan türden bir metin. Ama yatırım ortamını iyileştirmek başlığıyla yola çıkan bir kanunda mesafeli satış sözleşmelerinin damga vergisine tabi tutulması biraz ironik oldu. Bugüne kadar bu konu hiç tartışılmamış bir konu değildi. Daha evvel de mesafeli satış sözleşmelerinin damga vergisine tabi olması gerektiği konuşulmuş, hatta bazı şirketlere vergi otoritesi tarafından denetimlere gelinerek damga vergisi tahakkuk ettirilmediği tutanak altına alınmış ve idarî işlemler yapılmaya çalışılmıştı. Sonrasında İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 29.05.2013 Tarihli bir özelgesinde mesafeli satış sözleşmelerinin elektronik imza kullanılmak ve bedel içermek suretiyle yapılması halinde damga vergisine tabi olacağı yönünde verdiği görüş ile bu tartışmalar bitmişti. Uygulamada hepimizin her e-ticaret alışverişimizde gördüğümüz üzere bu sözleşmelerin e-imza ile imzalanması söz konusu olmaz. Sadece yanında bulunan kutucuk tıklanarak sözleşme kabul beyanı verilir ve alışveriş tamamlanır.

E-imza ile imzalanan mesafeli satış sözleşmelerine damga vergisi gelirse…

Konuyu bu açıdan değerlendirdiğimizde zaten mesafeli satış sözleşmelerinin damga vergisi konusunda uygulamada bir sorun yokken neden kanunda bu sözleşmelerin damga vergisine tabi olduğu yönünde ekleme yapıldı, bunu anlamak oldukça güç. Kanun koyucunun iradesi gerçekten yanındaki kutucuk tıklanarak kabul edilen bu metinlerden, ihtiva ettiği bedel üzerinden Binde 9,48 oranında vergi almak mı? Yoksa uygulamada bir boşluk olduğunu görüp bunu mevzuata tabi kılmak mı? Bunu anlamak şu aşamada pek mümkün değil. Ancak vergi otoritelerinin uygulamalarını görüp ona göre bu konuda yorum yapabileceğiz.

Benim kanaatim ve temennim e-imza ile imzalanan mesafeli satış sözleşmelerinden damga vergisi alınacağı yönünde. Yani, mesafeli satış sözleşmesinin yanındaki kutucuk tıklanarak kabul beyanı açıklanan metin için bir damga vergisi ödenmesi gerekmediğini düşünüyorum. Bunun aksi bir yorumun Damga Vergisi Kanununa aykırı olacağı gibi böylesi bir durumda e-ticaret şirketlerine yaklaşık yüzde 1’lik ek bir maliyet gelecek ve günde binlerce satış işlemi yapan bu tür şirketlerin damga vergisini beyan etmeleri bile çok ciddi operasyonel yük getirecek.

Umarız kısa süre içerisinde bu konu sektörün lehine sonuca bağlanır ve tekrar tartışmaya mahal kalmaz.

Av. Gökhan Uğur Bağcı